4-5 EKİM 2003 TARİHİNDE YAPILAN TÜRKİYE KAMU-SEN GENİŞLETİLMİŞ ÅžUBE BAÅžKANLARI İSTİŞARE TOPLANTISI SONUÇ BİLDİRİSİDİR.  

Kamu çalışanlarının haklarının korunması ve geliÅŸtirilmesi amacıyla mücadelesini sürdürmekte olan Türkiye Kamu-Sen; kamu çalışanlarının beklentilerini ve ülkenin önceliklerini göz önüne alarak kamuoyunun deÄŸerlendirmesine sunmayı görev saymaktadır" />

TÜRKİYE KAMU-SEN
TÜRKİYE KAMU-SEN
TÜRKİYE KAMU-SEN
Türkiye Kamu Çalışanları Sendikaları Konfederasyonu
  • Anasayfa
  • Kurumsal
    • Türkiye Kamu-Sen
    • Yönetim Kurulumuz
    • İl Temsilcilerimiz
  • Haberler
    • Kamu-Sen
    • Ar-Ge
    • Kazanımlarımız
    • Genel Haberler
    • Sendikalardan
    • KVKK
  • Mevzuat
    • Kanunlar
    • Sendikal Mevzuat
    • Uluslararası SözleÅŸmeler
    • Yönetmelikler
    • Tüzük
  • ArÅŸiv
  • Sendikalarımız
    • Türk EÄŸitim Sen
    • Türk SaÄŸlık Sen
    • Türk Büro Sen
    • Türk Haber-Sen
    • Türk Yerel Hizmet Sen
    • Türk Kültür Sanat Sen
    • Türk İmar Sen
    • Türk. Tarım Orman Sen
    • Türk Ulaşım Sen
    • Türk Enerji Sen
    • Türk Diyanet-Vakıf Sen
  • Kamu-Sen TV
  • KVKK
  • İletiÅŸim
İlkeli, Kararlı ve Cesur Sendikacılığın Tek Adresi
4-5 EKİM 2003 TARİHİNDE YAPILAN TÜRKİYE KAMU-SEN GENİŞLETİLMİŞ ŞUBE BAŞKANLARI İSTİŞARE TOPLANTISI SONUÇ BİLDİRİSİDİR.
  1. Arşiv 07-10-2003 1183 TKS Basın Bürosu
4-5 EKİM 2003 TARİHİNDE YAPILAN TÜRKİYE KAMU-SEN GENİŞLETİLMİŞ ŞUBE BAŞKANLARI İSTİŞARE TOPLANTISI SONUÇ BİLDİRİSİDİR.
PaylaÅŸ twittle
 

Kamu çalışanlarının haklarının korunması ve geliÅŸtirilmesi amacıyla mücadelesini sürdürmekte olan Türkiye Kamu-Sen; kamu çalışanlarının beklentilerini ve ülkenin önceliklerini göz önüne alarak kamuoyunun deÄŸerlendirmesine sunmayı görev saymaktadır
 

Kamu çalışanlarının haklarının korunması ve geliÅŸtirilmesi amacıyla mücadelesini sürdürmekte olan Türkiye Kamu-Sen; kamu çalışanlarının beklentilerini ve ülkenin önceliklerini göz önüne alarak kamuoyunun deÄŸerlendirmesine sunmayı görev saymaktadır.
Türkiye Kamu Çalışanları Sendikaları Konfederasyonu'na (Türkiye Kamu-Sen) baÄŸlı sendikaların genel baÅŸkanları ve yöneticileri ile Türkiye Kamu-Sen il temsilcileri ve ÅŸube baÅŸkanlarının katılımıyla 4-5 ekim 2003 tarihlerinde Afyon'da gerçekleÅŸtirilen GeniÅŸletilmiÅŸ Åžube BaÅŸkanları İstiÅŸare Toplantısı'nda aÅŸağıdaki hususların kamuoyuna duyurulmasına karar verilmiÅŸtir:

KAMU YÖNETİMİ REFORMU
IMF'nin ÅŸartları arasında yer alan ve merkezi yapıyı tamamen deÄŸiÅŸtirmeyi devlet memurluÄŸunu yok etmeyi öngören Kamu Yönetimi Reformu Yasa Tasarısı sivil toplum kuruluÅŸlarının görüÅŸleri alınmadan hazırlanmış bir tasarıdır. Kamu yönetimi reformu sadece bir yasal düzenleme ÅŸeklinde algılanmamalıdır. Kamu yönetimi sistemini bütün olarak ele alıp ülkelerin iç dinamikleri doÄŸrultusunda yapılacak köklü deÄŸiÅŸikliklere gidilmelidir. DiÄŸer taraftan küreselleÅŸmenin getirdiÄŸi ve zorladığı 'yeniden yapılanma', 'özelleÅŸtirme' ve 'yerelleÅŸme' gibi kavramlar üniter bir devlet yapısı içinde iÅŸleyen ulusal kamu yönetimi sisteminin dengelerini bozmamalıdır. Kamu yönetimi reformu ile hızlı, etkili, ÅŸeffaf, hukukun üstünlüÄŸüne saygılı, yolsuzlukların bulunmadığı vatandaÅŸ devlet iliÅŸkilerinin iyileÅŸtirildiÄŸi bir yönetim yapısı saÄŸlanmalıdır.

KAMU PERSONEL REJİMİ
Kamu hizmetinde kalite ve verimlilik esasına dayalı, ancak kamu çalışanlarının haklarının korunduÄŸu ve geliÅŸtirildiÄŸi bir kamu personel rejimi özlemine cevap aranmalıdır. Anayasamızın 55. maddesi aynen 'ücret emeÄŸin karşılığıdır. Devlet, çalışanların yaptıkları iÅŸe uygun, adaletli bir ücret elde etmesi ve diÄŸer sosyal yardımlardan yararlanmaları için gerekli tedbirleri alır...' hükmüne amirdir. Bu çerçevede yapılacak düzenlemeler tüm devlet yapılanmasını ve dolayısıyla temel toplumsal iliÅŸkilerin yeniden düzenlemesi anlamına gelecektir. Bu paralelde, yeniden yapılandırma süreci içinde hazırlıkların mutlaka sosyal tarafların temsilcilerinin de içerisinde bulunduÄŸu çalışma grupları ile yürütülmesi bir zorunluluktur. Zira uygulama aÅŸamasında kamuoyunca, özellikle sosyal taraflarca desteklenmeyecek bir uygulamanın baÅŸaralı olma ÅŸansı olmayacaktır.

YEREL YÖNETİMLER REFORMU
Günümüzde merkezi kamu otoritesi ve yerel yönetimlerde reform sorunu daha çok temel tercihler yapma sorunudur. Yerel yönetim reformunun en önemli parçalarından biri yerel yönetimlerle ilgili merkezi yönetim kurum ve kuruluÅŸlarının ivedilikle iyileÅŸtirilmesidir. Denetim kurulları yerel dinamizmin gerisinde kalmıştır. Merkezi yönetimin personel politikası planlama yerine gündelik iÅŸlerin kayıt altına alınması iÅŸiyle sıkışmıştır. Gerekli personelin temini hususunda objektif ve eÅŸitlik ilkesini saÄŸlayacak bir sistem kurulmalıdır. Merkezi idarenin hantallığı personel sayısının sanıldığı gibi fazlalığından deÄŸil, iÅŸlemleri düzenleyen mevzuatın yeni ihtiyaçları karşılayamaması, vatandaşı deÄŸil kamu haklarını korunmasını esas almasından kaynaklanmaktadır. Devletin millet için varolduÄŸu düÅŸüncesi gözardı edilmemelidir.
"Ben yaptım oldu" anlayışı ile reform niteliÄŸi taşıyan çalışmaların uygulanması mümkün deÄŸildir.

AVRUPA BİRLİĞİ
AB yapısı itibariyle elbette her ülke insanının içinde yer almak istediÄŸi bir ailedir. Ancak, bugüne kadar karşılaÅŸtıklarımız bir aile birlikteliÄŸinden çok ülkemiz için aba altında gizlenen sopaların birer birer ortaya çıkarılarak bu aile içerisinde yer almamızın istenmediÄŸi görüntüsünü vermektedir. 'Türklere kimliÄŸini unutturun' anlayışıyla bir çeÅŸit yaptırım uygulamak isteyen AB ülkeleri, samimi bir tablo çizmemektedirler. Türkiye Kamu-Sen devletimizin ülkesi ve milleti ile bölünmez bütünlüÄŸünü zaafiyete uÄŸratmak isteyen her türlü gücün ve düÅŸüncenin karşısında olacaktır.

2/B YASASI
Ülkemizin pek çok problemlerinde ortaya çıkan yanlışlık orman konusunda da kendini göstermiÅŸ, belirli kesimlerin ideolojik ve ön yargılı yaklaşımları ile kamuoyunu yanıltmaya yönelik beyanlarla endiÅŸe verici noktaya ulaÅŸmıştır. 1981 yılından önce iÅŸgal, açma, yerleÅŸme gibi usulsüzlükler neticesi, orman vasfını kaybetmiÅŸ veya kaybettirilmiÅŸ alanların mülkiyet problemi; oluÅŸan fiili durum, nedeniyle orman kenarında ve orman içinde yaÅŸayan vatandaÅŸlarımızın haklarını korumak amacıyla yapıldığı ÅŸeklinde kamuoyuna duyurulması büyük bir yanlıştır. Siyasi irade bu konuda sapla samanı birbirine karıştırmamalıdır.

IRAK VE KIBRIS
Bütün dünyanın merakla takip ettiÄŸi ancak Türkiye için büyük hassasiyet taşıyan Irak konusunda ülkemizin akılcı bir politika izlemesi kaçınılmazdır. Tarihi destanlarla dolu Türk milleti bölgede başına çuval geçiren ABD askerlerini korumak için deÄŸil, burada yaÅŸayan ve zulme uÄŸrayan Kerkük ve Musul Türklerinin güvenliÄŸini saÄŸlamak için bölgede olmalıdır. En önemlisi de Kuzey Irak sınırında meydana gelmesi olası tehlikeleri de ülkemizin geleceÄŸi için oluÅŸacak tehditleri bertaraf etmek için bölgede bulunmalıdır.
Yine Türkiye için hayati önem taşıyan bir diÄŸer konu ise Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin durumudur. AB üyeliÄŸimiz öne sürülerek art niyetle dayatılan bazı taleplerin kabul edilebilirliÄŸi mümkün deÄŸildir. Åžehit kanları ile sulanmış bu güzel vatan parçası üzerinde pazarlık yapılamaz. Kıbrıs Türk'tür, Türk kalacaktır.

MİSYONERLİK
Milli ve manevi bütünlüÄŸümüzü tehlike altına atan haçlı zihniyeti yıllarca er meydanlarında gerçekleÅŸtiremediÄŸini uygulamaya çalıştığı 'misyonerlik' faaliyetleri ile hayata geçirmeye çalışmaktadır. Bu tip faaliyetlere karşı vatandaÅŸlarımızın bilgilendirilmesinin kaçınılmaz olduÄŸu bir gerçektir. Bu manada baÅŸta yazılı ve görsel basın olmak üzere her türlü enstrüman kullanılarak bu tip faaliyetlerin önüne geçilmesi gerekmektedir.

ÖZELLEÅžTİRME
Türkiye Kamu-Sen, IMF'nin çizdiÄŸi kırmızı çizgiler paralelinde uygulanmak istenen özelleÅŸtirme zihniyetine tamamen karşıdır. Yangından mal kaçırırcasına yapılmak istenen bu özelleÅŸtirme hareketleri Türkiye'de varlığını zaten muhafaza eden iÅŸsizlik oranını ikiye katlayacağı gibi, kar eden kuruluÅŸlarımızın birer birer yabancılara peÅŸkeÅŸ çekilmesi ile birlikte ülke ekonomisini de olumsuz etkileyecektir. 'Önüme geleni satarım' anlayışını Türkiye Kamu-Sen olarak tasvip etmemiz mümkün deÄŸildir. Ülkenin öz kaynakları yabancılara peÅŸkeÅŸ çekilemez.


YÖK YASASI

YÖK kanunu kavga ve saldırganlıkla çözülebilecek bir konu deÄŸildir. Herkesin YÖK gibi çok önemli bir konuda sözlerini tartması gerekmektedir. Bizim inancımız budur.
Değerli Basın Mensupları;
Kamu çalışanlarının sorunlarına gelince; önce kamu kurum ve kuruluÅŸlarının hayatiyetini sürdürme sorunu ile ilgili konula öncelik verilmesi gerektiÄŸi kanaatindeyiz. Zira; altyapısı hazırlanmadan kurumların kapatılması, yeni bir hizmet anlayışının uygulayama konulması hele hele reform niteliÄŸinde uygulamaların baÅŸlatılması oldukça uzun bir süreci gerektirmektedir. Bu anlamda Köy Hizmetlerinin kapatılması, hem çalışanlar, hem de hizmetin muhatabı vatandaÅŸlar açısından oldukça düÅŸündürücüdür. Ülkenin tamamını ilgilendiren ve yapısal niteliÄŸi ve ifa ettiÄŸi görevin önemi dikkate alındığında bu hassas konunun bir oldu bittiye getirilmesi reform adı altında kamuoyuna sunulması kabul edilemez bulunmuÅŸtur. Yine TMO ve Bölge Müdürlüklerinin tamamının kapatılması ÅŸube müdürlükleri ve ajans müdürlüklerin sayısının azaltılması 1934 yılından bu yana çiftçinin hizmetinde olan ve müdahaleci kurum statüsünü bitirmeye yönelik olup, 20 senedir uygulanan Türk tarımını bitirme çabalarının uzantısıdır. Bu anlamda yapılacak yeni düzenlemelerde kamu çalışanlarının temsilcilerinin de görüÅŸleri alınmalıdır.
Bir diÄŸer önemli husus, son günlerde Türkiye genelinde kurum ve kuruluÅŸlarda çalışan bazı idareciler ve kamu çalışanları aleyhinde imzasız ihbar mektupları kampanyası baÅŸlatılmıştır. Bu mektuplar sonucu çok hızlı teftiÅŸ uygulamalarına geçilmekte, bu idareciler ile kamu çalışanlarının maÄŸduriyetine sebep olunmaktadır. Siyasi irade, bu tür uygulamalara itibar etmemeli ve uygulamadan derhal vazgeçmelidir.

Değerli Basın Mensupları;
Kamu çalışanlarının 2003 yılı kayıpları ve 2004 yılı mali ve sosyal hakları ile ilgili geliÅŸmeler bilindiÄŸi üzere toplu görüÅŸme süreci içerisinde bir mutabakat tesis edilerek sonuçlandırılamamış ve uzlaÅŸtırma kurulu kararları da siyasi irade tarafından bütünüyle reddedilmiÅŸtir.
Türkiye Kamu-Sen olarak Bakanlar Kurulu üyeleriyle sürdürmekte olduÄŸumuz görüÅŸmeleri sonuna kadar sürdürmeye kararlıyız. GerçekleÅŸmesi durumunda görüÅŸlerimizi sayın BaÅŸbakan'ı ziyaretimiz sırasında kendilerine aktarmak istiyoruz.
Türkiye Kamu-Sen olarak;
1-Bakanlar Kurulu'nca hukukun üstünlüÄŸü ilkesine ve uluslararası sözleÅŸmelere dayanılarak, kamu çalışanlarının 2003 yılı kayıpları ve 2004 yılı mali ve sosyal hakları ile ilgili UzlaÅŸtırma Kurulu raporu uygulamaya konulmalıdır. Bunun gerçekleÅŸmemesi halinde;
a)Konu ILO'ya intikal ettirilecek olup, bu konuda 151 sayılı sözleÅŸmeye uyulması noktasında siyasi iradenin uyarılması ve uzlaÅŸtırma kurulu kararlarına uyulması hususundaki ısrarımıza destek verilmesi istenecektir.
b)Ayrıca 18 Ekim 2003 tarihinde 11 ilimizde bölgesel mitingler ve yürüyüÅŸler baÅŸlatılacak olup, 2004 yılı bütçesinin TBMM'ne sunulduÄŸu gün baÅŸlamak üzere milletve-eri ve Plan Bütçe Komisyonu üyeleri faks yaÄŸmuruna tutulacaktır.
c)2004 yılı bütçesinin plan bütçe komisyonunda görüÅŸülmesi sırasında komisyon üyeleri bir bir ziyaret edilerek uzlaÅŸtırma kurulu kararlarının uygulanması konusundaki ısrarımız sürdürülecektir. Türkiye Kamu-Sen olarak bütün uzlaşıcı ve samimi yaklaşımımıza raÄŸmen siyasi iradenin duyarsızlığı karşısında sessiz kalmamızı hiç kimse bizden bekleyemez. Bu nedenle sürekli ve radikal eylem sorumluluÄŸu, kamu çalışanlarının ve Türkiye Kamu-Sen'in olmayacaktır.
Siyasi iradeyi buradan uyarmak istiyoruz. Uzlaşıcı ve samimi yaklaşımımıza karşılık veriniz. Türkiye Kamu-Sen, toplumda gerginlik yaratacak eylemlerden ve söylemlerden kaçınmaktadır. Ancak tüm iyi niyetimize ve UzlaÅŸtırma Kurulu kararının uygulanma zorunluluÄŸuna raÄŸmen siyasi irade talebimize karşılık vermediÄŸi taktirde sayın BaÅŸbakan'ın, sayın Bakanların ve milletve-erinin seyahat güzergahları, toplantı alanları, sohbet toplantıları eylem alanımız olacaktır. Siyasi irade, eÄŸer bizi meydanlara gönderiyorsa buna cevap almakta gecikmeyecektir. Artık her meydanda ve her kapıda uçuÅŸan ve patlayan balonlar siyasi iradeye seçim öncesi vaatlerini hatırlatacaktır.

Değerli Basın mensupları;
Hiç kimsenin kamu çalışanlarını ve kamu çalışanlarının hukuki haklarını küçümsemeye ya da yok saymaya hakkı yoktur. Türkiye Kamu-Sen, bu konuda kararlıdır.
Netice olarak;
Türkiye Kamu-Sen olarak bir defa daha tekrar ediyoruz ve siyasi iradeye hatırlatıyoruz. Toplumda gerginlik yaratacak eylem ve söylemlerden kaçınmak istiyoruz. Ancak, yapacak bir ÅŸeyimiz kalmadığı taktirde radikal ve sürekli eylemler çaremiz olacaktır. Yüce Türk milletine sesleniyoruz;
Bizi bu konuda anlayışla karşılayınız. Sizden özür diliyoruz. Ama baÅŸka çaremiz kalmamıştır. Bu sonucun müsebbibi siyasi iradenin ta kendisidir. Bunun hesabını da elbette yüce Türk milleti soracaktır.

Saygılarımla...
 

Geri
İleri
  • 1

Önceki Haber / Sonraki Haber
Genel BaÅŸkandan
Misafihanelerimiz
Kamu-Sen TV
Kampanyalar

Genel Haberler

AİLE YILINDA MEMUR AİLELERİNİN YÜZÜNÜ BAYRAM İKRAMİYESİ İLE GÜLDÜRÜN! AİLE YILINDA MEMUR AİLELERİNİN YÜZÜNÜ BAYRAM İKRAMİYESİ İLE GÜLDÜRÃ
12.03.2025
1380
8 MART DÜNYA KADINLAR GÜNÜ KUTLU OLSUN 8 MART DÜNYA KADINLAR GÜNÜ KUTLU OLSUN
07.03.2025
333
ENFLASYON RAKAMLARI MEMUR VE EMEKLİ İÇİN EK ÖNLEM ALINMASINI ZORUNLU KILIYOR ENFLASYON RAKAMLARI MEMUR VE EMEKLİ İÇİN EK ÖNLEM ALINMASINI ZORUNLU KILIYO
03.03.2025
1358
HOCALI KATLİAMI; UNUTMADIK, UNUTMAYACAĞIZ! HOCALI KATLİAMI; UNUTMADIK, UNUTMAYACAĞIZ!
26.02.2025
404
  • Kamu-Sen
  • Ar-Ge
  • Kazanımlarımız
  • Genel Haberler
  • Sendikalardan
  • KVKK

TÜRKİYE KAMU-SEN © 2025 Tüm Hakkı Saklıdır. Sitemizde bulunan içerikler kaynak belirtilmek suretiyle baÅŸka sitelerde yayınlanabilir.

Adres: Erzurum Mahallesi Talatpaşa Bulvarı No : 160 Kat:7 Çankaya-ANKARA
haber@kamusen.org.tr | Tel : +90 312 424 22 00