DoÄŸu Türkistan Kültür ve Dayanışma DerneÄŸi'nin, Çin hükümetinin DoÄŸu Türkistan'ın Sincan Bölgesinde yaÅŸayan Türkler üzerinde yaptığı baskılar Ankara Çin BüyükelçiliÄŸi önünde protesto edildi
DoÄŸu Türkistan Kültür ve Dayanışma DerneÄŸi'nin, Çin hükümetinin DoÄŸu Türkistan'ın Sincan Bölgesinde yaÅŸayan Türkler üzerinde yaptığı baskılar Ankara Çin BüyükelçiliÄŸi önünde protesto edildi. Protesto eylemine konfederasyonumuza baÄŸlı sendikaların Genel BaÅŸkan ve Yönetim Kurulu üyeleri de destek verdi. Protesto sırasında DoÄŸu Türkistan Kültür ve Dayanışma DerneÄŸi Genel BaÅŸkanı Seyit TÜMTÜRK ÅŸu açıklamayı yaptı:
Uygarlık kelimesi Uygur adından türetilmiÅŸtir.Nedeni Uygurların tarih boyunca dünya uygarlığına olan katkılarıdır.Günümüzde de çok büyük baskı altında olmasına raÄŸmen Uygurlar,medeniyet ölçüleri içinde haklarını aramaya .seslerini duyurmaya çalışmaktadır.
Bizim bu büyük davadaki tutum ve davranışımız asla zayıflığımızdan deÄŸil insanlığa ve insana olan saygımızdan kaynaklanmaktadır.Ancak bu tutum iÅŸgalci Çin tarafından yanlış yorumlanarak, baskı ve zulmünün her geçen gün artmasına neden olmaktadır.
DoÄŸu Türkistan'ın her köÅŸesinden yükselen feryatlar Çin sırının ötesine ulaÅŸmadan kesilmektedir.Dış dünyanın konuya olan duyarsızlığı,vurdum duymazlığı eklenince,DoÄŸu Türkistan için, sorunlar daha da derinleÅŸmektedir.Devlet sırlarını yabancılara vermek suçu ile 8 yıl hapis cezasına çarptırılan ve 6 yıl hapiste kaldıktan sonra Mart 2005 de serbest bırakılan Rabiye KADİR hanımefendinin 3 çocuÄŸu tutuklandı. Rabiye KADİR hanımefendi,DoÄŸu Türkistan insan hakları savunucusu ve Uygur Amerikan derneÄŸi baÅŸkanıdır.2004 de Norveç'te her yıl bir insan hakları savunucuna verilen Rafto ödülünü alan Rabiye KADİR hanımefendinin çocuklarının suçsuz yere tutuklanması,Çin'in DoÄŸu Türkistanlılar üzerindeki baskı ve zulümü ne kadar fütursuzca uyguladığının açıkça göstergesidir.Dünyanın DoÄŸu Türkistan dramına sessiz kalmasının neticesi olarak Çin,gizli ve açık her türlü ihlali yapmaktan çekinmemektedir. Zor ÅŸartlar içinde bulunan DoÄŸu Türkistan halkı insan hakları arayışında insani çizgilerin dışına çıkmamak için gayret gösterirken vatanlarında ezilmekte,hatta hür dünyada da Çin'in baskısını hissetmektedir.Aynı can ve kandan aynı din ve milletten olan Orta Asya Türk cumhuriyetleride DoÄŸu Türkistanlılara karşı anlamakta zorluk çektiÄŸimiz bir baskı oluÅŸturmaktadır.DoÄŸu Türkistanlılara yaÅŸama hakkı vermemektedir.Dünya ile tamamen zıt bir terör tanımı olan Çin'in suçlu olarak ilan ettiÄŸi Uygurları bu ülkeler Çin'e iade etmektedir. Kuran okuyanı, vatanım DoÄŸu Türkistan diyeni,ben Uygur'um ve Türküm diyeni terörist olarak nitelendiren Çin'e bu kardeÅŸlerini iade eden hatta bile bile ölüme gönderen bu kardeÅŸ ülkeler insanlık suçu iÅŸlemektedirler.Son olarak Özbekistan'da Hüseyin CeliLKırgızistan'da İsmail Karim,ve Kazakistan'da Yusuf Karim'i tutuklanmıştır.Ancak tüm çabalarımıza raÄŸmen Kazakistan 15 Mavıs'ta Yusuf Karimi iade etmiÅŸtir.DiÄŸer DoÄŸu Türkistanlıların da iade edilme tehlikesi devam etmtktedir.Bu konuda yaptığımız giriÅŸimlerde cevapsız kalmaktadır.Bir kez daha emperyalist Çin'in dünya barışı için büyük bir tehlike olduÄŸu uyarısını yapmak istiyoruz. DoÄŸu Türkistan'da,Tibet'te,İç MoÄŸolistan'da,soykırım uygulayan tüm komÅŸuları üzerinde baskı kuran Çin,için en kısa sürede tedbir alınması gerekmektedir.Tehlike daha da büyümeden önüne geçilmelidir.Çin'i Rabiye Kadir hanımefendinin çocuklarını ve cezaevlerinde bulunan binlerce masum DoÄŸu Türkistan'lıyı serbest bırakmaya,DoÄŸu Türkistan'dan çekilmeye davet ederken, Orta Asya Türk Cumhuriyetleri ve diÄŸer komÅŸu ülkeleri de DoÄŸu Türkistan'lılar üzerindeki baskıyı kaldırmaya Çin'e iadeleri durdurmaya ve Çin ile ortak hareket etmekten vazgeçmeye davet ediyoruz.