Türkiye Kamu-Sen 2007 yılı Genişletilmiş İstişare Toplantısı Nevşehir Esnaf ve Sanatkarlar Kredi Kefalet Kooperatifi salonunda yapıldı
Türkiye Kamu-Sen 2007 yılı Genişletilmiş İstişare Toplantısı Nevşehir Esnaf ve Sanatkarlar Kredi Kefalet Kooperatifi salonunda yapıldı. Toplantıya Türkiye Kamu-Sen Genel Başkanı ve Türk Enerji-Sen Genel Başkanı Bircan Akyıldız, Türkiye Kamu-Sen Genel Sekreteri ve Türk Büro-Sen Genel Başkanı Fahrettin Yokuş, Türkiye Kamu-Sen Genel Mali Sekreteri ve Türk Sağlık-Sen Genel Başkanı Önder Kahveci, Türkiye Kamu-Sen Genel Mevzuat Sekreteri ve Türk Diyanet Vakıf-Sen Genel Başkanı Bilal Eser, Türkiye Kamu-Sen Genel Dış İlişkiler Sekreteri ve Türk Tarım Orman-Sen Genel Başkanı Ahmet Demirci, Türkiye Kamu-Sen Genel Teşkilatlandırma Sekreteri ve Türk Haber-Sen Genel Başkanı İsmail Karadavut, sendikanın Nevşehir il temsilcisi Mustafa Uğur ve sendika üyeleri katıldı.
Toplantının açılışında konuşan Türkiye Kamu-Sen Genel Başkanı Bircan Akyıldız, memur maaşlarının yetersizliğini dile getirerek, maaşlar için yeni bir düzenlemenin yapılmasını istedi. Akyıldız, "Siyasi iradeden seçim yılı olması nedeniyle bir fırsatı değerlendirmelerini istiyorum. Sizden biz hiçbir şekilde iade istemiyoruz, hakkımız olmayanı istemiyoruz, rüşvet istemiyoruz. Sizin bizden gasp ettiğinizi istiyoruz. Bize getirdiğiniz vergi yükü, sosyal güvenlik ve satın alma gücümüzdeki kayıplar nedeniyle, yüzde yüz arttığını iddia ettiğiniz gayri safi milli gelirdeki o artıştan ve hep olumlu gösterdiğiniz Türkiye'deki büyümeden payımızı istiyoruz. Yani şu anda en düşük devlet memuru maaşının siz gelmeden önceki seviyesine çıkartılmasını istiyoruz. En düşük devlet memuru maaşına 300 YTL zam istiyoruz, üst ücret gruplarına bunun azalan oranlarda yansıtılmasını bekliyoruz" dedi.
Başbakan Recep Tayip Erdoğan'ın memurlar hakkındaki söylemleri nedeniyle, memurların vatandaş karşısında itibarını yitirdiğini belirten Akyıldız, bu nedenle 59. Hükümet ve Başbakan Erdoğan'dan özür talep ettiklerini söyledi. Memurlar olarak vatandaşlardan da güleryüz beklediklerini ifade eden Akyıldız, "Sayın Başbakan'ın dediği gibi, kamu çalışanı yan gelip yatmamıştır. Eğer bir yan gelip yatan varsa o da onun yandaşlarıdır. Kamu çalışanına yan gelip yatıyorsun, çalışmadan para istiyorsun diyen Başbakan dahil olmak üzere 59. Hükümet'ten kamu çalışanından özür dilemesini ve kamu çalışanına vatandaş karşısında kaybettirdiği itibarının iade edilmesini istiyoruz. Her şeyden önce ülkemiz, milletimiz için çalışmak, vatandaşımızdan güler yüz görmek ve teşekkür bekliyoruz. Türkiye'de güven ortamı ve samimiyet en büyük arzumuz. Başbakan ilgili ilgisiz her konuda ahkam kesiyor. İşçiye, çiftçiye, memura, esnafa, yatırımcıya 'Hayatından memnun musun?' diye soruyorum. Hepsi 'Hayır' diyor. Pekiyi kim memnun hayatından? Sadece küresel sermaye ve onun tetikçileri memnun. Yine bakıyorum Sayın Başbakan ve Bakanlara, Türkiye'de herkese kızıyor, sinirleniyor ve hiç kimseyi sevmiyorlar. Başbakan işçiyi sevmiyor, memuru sevmiyor, çiftçiyi sevmiyor, esnafı sevmiyor, yargıyı, askeri sevmiyor. Kimi seviyor? IMF' yi, AB'yi ve ABD'yi seviyor. Allah selamet versin. Bu millet senden bunun hesabını sormazsa Allah bizden sorar bunun hesabını" diye konuştu.
Akyıldız, sendika olarak ülkenin içerisinde bulunduğu sorunları tespit ederek, çözüm üretmek için siyaset de yapabileceklerini ve bundan siyasi iradenin kendisine çıkacak olan hisseyi almak zorunda olduğunu kaydetti. Siyasetçiler kızsa dahi gerçekleri söylemekten çekinmeyeceklerini kaydeden Akyıldız, "Biz bir kamu çalışanları sendikasıyız, kamu çalışanı kendisi dahil toplumun farklı kesimlerine hizmet sunan insanlar demektir. Yani aynı zamanda toplumun içinde, toplum ile haşır neşir, ciddi bir sivil toplum kuruluşuyuz. O yüzden kendi haklarımızı korumak ve geliştirmek, kendi sorunlarımıza çare aramanın dışında bu ülkenin içerisinde yaşadığı sorunları ve bu sorunların çözüm yollarını aramak, bulmak ve ilgililerle bunu tartışıp görüşlerimizi duyurmak zorundayız. Yani biz siyaset de yapacağız, biz sosyoloji de yapacağız, biz her şeyi yapacağız. Siyaset bundan pay almak ve kendine çıkacak olan hisseyi katmak zorunda. Eğer siyaset kabiliyetini ortaya koyabiliyorsa, burada söylediklerimizi anlayacak, taleplerimizi alacak ve o konuda toplumun beklentilerine cevap hazırlayacak ama siyaset bu konuda beceriksiz ise faturayı ne bize ne de topluma kesmeye hakkı yoktur. Siyasetin topluma ve toplum kesimlerine kızmaya hakkı yoktur. Buradan bir kez daha siyasetçilere sesleniyorum: İster kız, ister sevin biz bildiğimiz doğruları, gerçekleri sizinle paylaşacağız" dedi.
Ortadoğu'da ve Türkiye'nin doğusunda yaşanan gelişmeleri de değerlendiren Akyıldız, Türkiye Cumhuriyeti'nin bölünmez bir bütün olduğunu ve bu bütünlüğü bozmaya kalkacak kişilere hesap soracaklarını vurguladı. Akyıldız sözlerini şöyle sürdürdü: "Yıllardan beri dünyada savaşlar yaşanıyor ve insanlar ölüyor. Ölenler belli, kazananlar belli. Ne yazık ki hep fakir ve inançlı insanlar ölüyor. ABD istediğini elde etmek için istediğini yapıyor. İşte İkiz Kuleler'e yapılan saldırı sonrası Afganistan ve Irak'ta yaptıkları ortada. Binlerce masum insan öldü. Şimdi sırada İran, Suriye, Ürdün ve Türkiye var. Arkasındaki gerçek, gerçekleştirilmek istenen büyük Ortadoğu projesi. Bizim başbakanımız da bu projenin eş başkanı. Büyük Ortadoğu projesinin merkezi de Diyarbakır olacakmış. Bunu Sayın Başbakan söylüyor. Bu projenin arka planı, İsrail'in vaat edilmiş topraklara sahip olmasını sağlamaktır. Körfez Savaşı'nın ardından çekiç gücün sayesinde hemen yanı başımızda bir Kürdistan devleti kuruldu ve bunun adına da Güney Kürdistan denildi. Kuzeyi neresi bunun? Pentagon'da hazırlanan raporlara göre bunun kuzeyinin Türkiye'nin doğusundaki 19 vilayeti kapsadığını herkes biliyor. Herkes aklını başına alacak. T.C devleti bölünmez bir bütündür, bu bütünlüğü bozmaya kalkacak adamdan hesap sormak bu milletin boynunun borcudur".