Ülkemizde 8 milyon dolayında engelli vatandaşımızın olduÄŸu tahmin edilmektedir
Ülkemizde 8 milyon dolayında engelli vatandaşımızın olduÄŸu tahmin edilmektedir. Bu rakam ülkemizde her yüz kiÅŸiden on birinin çeÅŸitli nedenlerle fiziksel, zihinsel, ruhsal ya da sosyal yönden kendi kendine yetemeyecek durumda olduÄŸunu ortaya koymaktadır.
Ne yazık ki, bu denli yüksek oranda engelli vatandaşımız olmasına raÄŸmen, sosyal hayatta ve çalışma alanında engelli vatandaÅŸlarımızla aynı yoÄŸunlukla karşılaÅŸmıyoruz. Gerek fiziki ortamın ve yaÅŸam alanlarımızın engelli vatandaÅŸlarımızın rahat hareket etmeleri ve cemiyet hayatına katılabilmeleri için gerekli ÅŸartları taşımıyor olması, gerekse söz konusu vatandaÅŸlarımızın çalışma hayatında yeterince yer edinmelerini saÄŸlayacak özel eÄŸitim ve istihdam imkânlarının sınırlı olması, bugün engelli vatandaÅŸlarımızın toplumdan soyutlanmasına ve kaderleriyle baÅŸ baÅŸa kalmalarına neden olmuÅŸtur. Ülkemizde engelliler için yapılan en önemli faaliyet kaldırım taÅŸlarını yalnızca görme engelli vatandaÅŸlarımız için düzenlenmesinden öteye gidememektedir. Kaldı ki, hizmet olarak adlandırılan bu uygulama dahi göstermelik olmaktan öteye gidememektedir.
Cumhuriyetin başından 1980 yılına kadar engelliler vergiden muaf tutulmuÅŸken, bugün vergi ödemektedirler. Engelli vatandaÅŸlarımızın sosyal yaÅŸama ve çalışma hayatına kazandırılması için çıkarılan kanunlarda belirlenen istihdam zorunluluÄŸu alt sınır üzerinden uygulanmaktadır. 657 Sayılı Devlet Memurları Kanunu’nda belirtilen %3 engelli çalıştırma zorunluluÄŸu engellilerin iÅŸe alınması için azami bir sınır teÅŸkil etmemeli, aksine asgari bir sınır olarak uygulanmalıdır.
Kamu kurum ve kuruluÅŸlarında istihdam edilen 20 bin dolayında engelli memur varken, bir o kadar da engelli memur kadrosu açığı bulunmaktadır. Toplam kamu istihdamı ile kıyaslandığında kanun gereÄŸi kamuda çalıştırılması gereken %3 oranında engelli sayısı 90 bin civarında olmalıdır. Kamu istihdamında dahi engelli çalıştırma zorunluluÄŸu, alt sınırdan uygulanırken özel sektörden engelli istihdamını artırmasını beklemek doÄŸru bir yaklaşım olmayacaktır.
Engellilere; sosyal, kültürel ve ekonomik açıdan toplumsal hayat içerisinde hak ettiÄŸi yerin verilmesi, hayatını sürdürebilmeleri ve aktif bir ÅŸekilde çalışma hayatı içinde olabilmeleri için bir an önce bu düÅŸmanca zihniyetin yok edilmesi ve göstermelik olmayan, gerçek çalışmaların yapılması gerekmektedir.
Ayrıca Devlet, öncelikli olarak tüm engelli vatandaÅŸlarımızın kendi kendilerine yetecek ve her türlü ihtiyaçlarını karşılayacak düzeyde bir gelire kavuÅŸturulmasını saÄŸlamak zorundadır. Bununla birlikte fiziki alanları ve iÅŸyerlerini de engelli vatandaÅŸlarımıza göre dizayn etmeli, engelli vatandaÅŸlarımıza yeni engeller çıkarılmamalıdır. Bizler de engelliliÄŸi acınacak bir durum olarak görmekten vazgeçip her saÄŸlıklı bireyin, bir gün engelli hale gelebileceÄŸi gerçeÄŸini kabul ederek bu bilinçle hareket etmeliyiz.
Engelli vatandaÅŸlarımız ise siyasette, sivil toplum örgütlerinde, sosyal yaÅŸamda ve çalışma hayatında eÅŸit bireyler olduklarını bilmeli, bu doÄŸrultuda hayatın her alanında kendilerine yer edinmelidirler. Engelli vatandaÅŸlarımızın, ülkemizde huzur ve refah içerisinde yaÅŸamalarını saÄŸlamak, ailelerine her türlü desteÄŸi vermek siyasi iktidarın asli görevidir. Engelli vatandaÅŸlarımızı yardımlarla hayata baÄŸlamak yerine kendi yaÅŸamalarını devam ettirebilecek önlemler birincil derecede önem arz etmektedir. Yapılması gerekenleri, bir lütufmuÅŸ gibi göstermek, engelli vatandaÅŸlarımızı derinden yaralamaktadır. Engelli vatandaÅŸlarımız, hiçbir iktidardan lütuf beklememekte; bir birey olarak toplumdaki yerlerini almak, çalışmak ve üretmek istemektedir.
Engellilerimizin sorunlarını önemseyip, çaÄŸdaÅŸ hizmet modellerini geliÅŸtirerek engelli vatandaÅŸlarımızı yalnızca tüketen deÄŸil, üreten ve bağımsız yaÅŸayabilen insanlar haline getirilmesini hedeflemeliyiz. Unutulmamalıdır ki, her insan bir engelli adayıdır. Onları anlamak, onlarla bütünleÅŸmek toplum kurallarının bir gereÄŸidir.
Engelli kamu görevlilerimizi, sorunlarının çözümü için Türkiye Kamu-Sen çatısı altında birleÅŸmeye davet ederken, Engelliler Haftası’nın engelli vatandaÅŸlarımızın her türlü sorununun çözüldüÄŸü, önlerine konulan her türlü engelin kaldırıldığı uygulamalara vesile olacak uygulamalara imza atıldığı bir dönemin baÅŸlangıcı olmasını diliyorum.
İsmail KONCUK
TÜRKİYE KAMU-SEN GENEL BAÅžKANI