"PAPAZLARI BIRAK Ä°MAMLARA BAK"
Din görevlileri aldıkları maaÅŸları protesto etmek için bordro yaktı" />
"PAPAZLARI BIRAK Ä°MAMLARA BAK"
Din görevlileri aldıkları maaÅŸları protesto etmek için bordro yaktı
"PAPAZLARI BIRAK Ä°MAMLARA BAK"
Din görevlileri aldıkları maaÅŸları protesto etmek için bordro yaktı. Türk Diyanet-Sen tarafından Sıhhiye Abdi Ä°pekçi Parkı'nda düzenlenen eyleme Türkiye Kamu-Sen Konfederasyonu Genel baÅŸkanı Bircan Akyıldız ve konfederasyona baÄŸlı sendikaların genel baÅŸkanları da katıldı.
Eylemde konuÅŸan Türk Diyanet Vakıf-Sen Genel BaÅŸkanı Bilal ESER'in basın açıklamasının tam metni aÅŸağıdadır:
"Bu gün 15 Temmuz 2004. Devlet memurlarının % 6 lık maaÅŸ artışıyla sükutu hayale uÄŸratıldığı, problemlerinin baÅŸka zamanlara ertelendiÄŸi bir günü yaşıyoruz. Devlet memurlarının açlık ve yoksulluÄŸa terk edilmiÅŸliÄŸini yaşıyoruz.
Büyük Türk Milletine doÄŸumundan ölümüne kadar Din Hizmeti sunan Diyanet Ä°ÅŸleri BaÅŸkanlığı çalışanları, ülkesinin ve milletinin en dar günlerinde hep vatandaşının yanında yer aldı. Ona moral verdi cesaret verdi, yaÅŸama sevincini aşıladı ve yarınlardan ümit etmesine katkılar saÄŸladı. Bu Milletin birlik ve beraberliÄŸinin kardeÅŸliÄŸinin çimentosu oldu. Devletine milletine namazlarından sonra dualar etti. Åžerefle sunduÄŸu bu hizmetler önemsenmeyerek, varlığı bile dikkate alınmadı,terkedilmiÅŸliÄŸin ve sahipsizliÄŸin yaÅŸandığı bu günlere gelindi. Artık ne arayanı , ne de soranı kaldı. Ayıp olur diye sesimizi de çıkaramadık.. Modernlikten çaÄŸdaÅŸlıktan insanlıktan nutuk atanlar, dine ve din adamına saygıdan bahsedenler bizi hiç hatırlamadı. Bizim bir insan ve aile reisi olduÄŸumuzun bile farkına varmadılar. Siyasetçisi, idarecisi velhasıl herkes dinini çok sevdiÄŸini ve Din adamlarına saygılarını birer masal misali ifade ederek bizim üzerimizden akla hayale sığmayacak rant elde etmeye çalıştılar. Bir çokları da bizi ancak cenazeleri olduÄŸunda ve sıkıntı anlarında hatırladılar. Ä°ÅŸte bizimle ilgili fotoÄŸraf bu, artık bu fotoÄŸrafın fonunu ve objesini deÄŸiÅŸtirmek DeÄŸerli Diyanet çalışanları senin elinde.
Senin ne ÅŸartlarda görev yaptığına ve geçimini nasıl temin ettiÄŸine ne çalıştığın kurumun yöneticileri ne de siyasiler, hiç kimse merak etmedi. Zaman zaman problemlerimizi ve taleplerimizi ilgili yerlere ilettikse de nasibimize ülkede binlerce iÅŸsiz insanın olduÄŸu söylenerek, ne kadar çalışıyorsunuz da maaÅŸ artışı talebinde bulunuyorsunuz ÅŸeklinde suçlama ve ikazlar düÅŸtü.
Bunlar gürültü çıkarmaz, bir ÅŸey demezler diyerek bizi hep geçiÅŸtirdiler. Bu güne kadar hiç bağırmadık sokaÄŸa çıkmadık. Artık bizlerde dünyanın ve ülkenin gerçek yüzünü öÄŸrendik. Bu sebeble Dertlerimizi ve sıkıntılarımızı kamuoyu ile paylaÅŸmak ve sesimizi duymayanlara duyurmak için Din görevlileri olarak ilk defa sokaÄŸa çıkmaÄŸa karar verdik. Bu çıkışla dertlerimizi feryat edeceÄŸiz. Bizleri SokaÄŸa çıkaran sebepleri DeÄŸerli Diyanet ve Vakıf çalışanları ile birlikte kamuoyuna arz ediyoruz.
1-TeÅŸkilat kanunumuz biran önce çıkartılmalıdır. Anayasanın 136 ıncı maddesinde yerini alan Diyanet Ä°ÅŸleri BaÅŸkanlığı Kurumunun bugün teÅŸkilat kanunu bulunmamaktadır. Din ve Din hizmeti Devlet ve Millet için çok önemli bir husustur. Asla hafife alınamaz. Hafife alanlar bu ülke ve milletle kavgalı olan kimselerdir. Bugün Diyanetle ilgili ÅŸikayetlerin temel sebebi anılan kanunun çıkmayışıdır. Bu günlerde çıkarılması düÅŸünülen teÅŸkilat kanunu ile Diyanet mutlaka, yeniden yapılandırılmalıdır. Bu yapılanma doÄŸru, bütün gurupları farklı düÅŸünceleri, iktidarı ve muhalefeti ile herkesi tatmin edecek ÅŸekilde olmalıdır.
Bu vesileyle Diyanet Ä°ÅŸleri BaÅŸkanlığına; hazırladığınız duyumunu aldığımız TeÅŸkilat yasası taslağını kurum çalışanları ve temsilcileri ile paylaşın yoksa akıbeti Kur'an Kursu yönetmeliÄŸine döner diye buradan ikaz ediyoruz.
2- Din Görevlisi Hukuki bir statüye kavuÅŸturulmalı, görev ve yetkileri Kanunla belirlenmeli, Dernek baÅŸkanının, muhtarın, cemaatin siyasetçinin ve hatırlı seçmenlerin iki dudağından çıkacak sözlerle oyun oyuncak olmaktan kurtarılmalıdır. Bunun hem insani hem de dini bir görev olduÄŸunu önemle hatırlatırız. Zira terör suçluları ile ilgili uyum yasaları çıkartılırken, Din görevlisini hukuki bir statüye kavuÅŸturmamak devletin ve siyasetin en büyük ayıbıdır.
3- Diyanet Ä°ÅŸleri BaÅŸkanlığı ve Vakıflar Genel MüdürlüÄŸü çalışanlarına insanca yaÅŸayabilecekleri ve Ä°tibarlarını koruyabilecekleri bir ücret verilmelidir. Kamuda en düÅŸük maaşı Din görevlileri almaktadır. Din ve Diyanet görevlilerine devlet sahip çıkmalıdır. Hizmet sunduÄŸu insanlara muhtaç, borçlu, boynu bükük olmadan Din hizmeti sunabilecek bir konumda olması Devletin ve ilgililerin önemli görevidir. Din görevlisi Zekata, sadakaya, devir parasına, mevlit peÅŸinde koÅŸmaya muhtaç edilmemelidir. Diyanet çalışanlarının %90' ı; açlık sınırı olan 609 milyon liranın altında, geriye kalan %10 ise yoksulluk sınırının altında maaÅŸ almaktadırlar. Açlık sınırının altında maaÅŸ alan kesimin büyük çoÄŸunluÄŸunu Ä°mam-Hatip ve Müezzin-Kayyımlar oluÅŸturmaktadır.
Diyanet çalışanlarının durumlarının düzeltilmesi için; burdan ısrarla ve yüksek sesle sesleniyorum. Diyanet Ä°ÅŸleri BaÅŸkanlığı yöneticilerinin, personelin bu düÅŸük ücretlerin düzeltilmesi için, hükümet nezdinde ısrarla talep ve takipte bulunmaları gerekmektedir. Hükümetin ve Siyasetçilerin ise; istismara fırsat vermeden bu sıkıntıyı çözmeleri, dine ve din adamına saygılarının göstergesi olacaktır. Sundukları hizmet gereÄŸi konumları ve emsalleriyle adaletli ve uygun maaÅŸ alamayan Diyanet çalışanları ki ; hizmetli, memur, müezzin, imam-hatip, Kur'an Kursu öÄŸreticisi, murakıp, vaiz ve müftülerin insanca yaÅŸayabilecekleri, ayın sonunu getirebilecekleri bir ücretleri olmalıdır. Bugün Diyanet çalışanları maaÅŸlarının yetersizliÄŸi ve çocuklarının eÄŸitim ihtiyaçlarını karşılayamadıklarından, binlerce personel muvafakat baÅŸ vurusunda bulunarak kurumdan ayrılmak istemektedirler. Buna çözüm mutlaka bulunmalıdır.
4-Devlet Memuru günde 8 saat görev yapmaktadır.Cumartesi-Pazar günlerini hafta sonu tatili olarak geçirirler. ÇoluÄŸu çocuÄŸu ile pikniÄŸe gider, gezmeÄŸe gider, Bayram olur 4 ila 9 gün arasında deÄŸiÅŸen oranda izin kullanır, eÅŸiyle dostuyla bayramlaşır. Din görevlisi bu mevsimde tam 19 saat çalışır. Cumartesi-Pazarı tatil yapmaz, Bayramlarda anasının babasının elini öpmesine bile müsaade edilmez. Okulların kapanmasıyla camilerde çocuk okutmaya baÅŸlar. Resmi tatillerde görevinin başında olan diÄŸer kurum çalışanlarına mesai ücreti ve ek ders ücreti ödenirken, din görevlilerinin bu haktan mahrum edilmesi en büyük adaletsizliktir. Diyanet çalışanlarına yapılan bu haksızlığı kamuoyuna ilan ediyoruz. Bizi görmeyen ve duymayanları biz de görmez ve duymayız.
5- Devletin diÄŸer kurumlarının mevzuatlarında yapılan deÄŸiÅŸiklikle çalışanların maaÅŸ ve sosyal haklarında ortalama 300 milyon civarında düzenleme yapılırken, ortalama 550 milyon maaÅŸ alan ve de 4 çocuklu bir Diyanet çalışanının 2004 Türkiye'sinde % 6 lık zamlarla geçinmesini istemek, IMF programını ve tasarrufu mazeret olarak ileri sürmek insaf ve vicdan sahibi bir kimsenin tavrı olamaz. Diyanet çalışanı üvey evlat deÄŸildir. Bizi unutanları biz de unuturuz..
6- Plan bütçe komisyonunda 2004 yılı bütçesinde Diyanete 15.000 kadro verilmesi ÅŸovunu yapanların, 14.000 civarında boÅŸ kadro bulunmasına raÄŸmen SADECE 400 imam-Hatip kadrosuna atama izni vermelerini anlamakta güçlük çekiyoruz. Siyaseti samimiyete davet ediyoruz. Ayrıca diÄŸer kurum yetkilileri atama izni almak için her türlü mücadeleyi vererek atama izni alırken, eski ve yeni Diyanet yetkililerinin boÅŸ kadrolar için hiçbir sosyal garantisi olmayan, izin hakkı olmayan, nakil hakkı bulunmayan Vekil Ä°mam atamalarına razı olmalarını anlamakta zorlanıyoruz. Halen 6300 civarında vekil Ä°mam-Hatip bulunurken 2500-3000 civarında yine vekil ataması yapılacağı duyumu üzüntü vericidir. Niye asaleten atama yoluna gidilmiyor. Vekil Ä°mam-Hatip atanması uygulamaları Dini ve Diyaneti hafife almaktır.
1965-1975 yılları arasında Ä°mam-Hatip mezunu bulunmadığı için ilkokul mezunları da memur olamadığı için VEKÄ°L Ä°MAM olarak atanırlardı.
Åžimdi bırakın Ä°mam-Hatip Lisesi mezunu, Ä°lahiyat Fakültesi mezunları boÅŸta geziyor. O zaman alaylı - mektepli kavgası vardı, vekil imamların çoÄŸu bu alaylılar denilen guruba mensuptu.
Şimdi insanın sorası geliyor.
Milli EÄŸitime, SaÄŸlık Bakanlığına ve diÄŸer kuruluÅŸlara açıktan atama izni veren Sayın Maliye Bakanı sıra Diyanete gelince niçin açıktan vekaleten atama izni olsun diyor?
Yoksa sayın Bakan kendini alaylılar sınıfından addedip de ilahiyatçılardan geçmiÅŸin intikamını mı alıyor?
İşte, İmamlar, İmam-Hatipliler ve ilahiyat mezunları meydanda hak arıyorlar!
Sayın Başbakanım sesimizi duy!!
7-BaÅŸbakanlığa baÄŸlı diÄŸer kurumlarda ödenen fazla çalışma ücretinin Diyanet Ä°ÅŸleri BaÅŸkanlığı ve Vakıflar Genel MüdürlüÄŸü Çalışanlarına ödenmemesinin hiçbir sebebi ve mazereti yoktur. Adalet istiyoruz. Biri yer biri bakar kıyamet ondan kopar.Kurumlar arasındaki ayırımcılığa bir an önce son verilsin. Ä°ncitenleri, inciteceÄŸimizi buradan ifade ediyorum.
8- Tarihi mirasın bekçisi olan Vakıflar Genel MüdürlüÄŸü kurumumuzun teÅŸkilat kanununun hazırlık safhasında olduÄŸunu biliyor, bir an önce çıkartılmasını istiyoruz. Ecdat yadigarı eserlerin korunması ve gelecek nesillere aktarılması için önemli bir görev icra eden bu güzide kurumun varlığı çok büyük önem taşımaktadır. Bu kurumu yaÅŸatacak olanda çalışanlarıdır. Maddi imkanları ve zenginliÄŸi bulunmasına raÄŸmen çalışanlarının açlık sınırında maaÅŸ alması yakışık almıyor. Unutulmasın ki personeli ihtimamlı olan kurumlar ihtiÅŸamlı olmuÅŸlardır.
9- Kur'an Kursu YönetmeliÄŸindeki sıradan bir deÄŸiÅŸiklik için bir avuç suda fırtına koparanlar, AB çevrelerinin ve ABD destekli Fener Rum patriÄŸinin talepleri doÄŸrultusunda Heybeliada Ruhban okulunun Lozan antlaÅŸmasına raÄŸmen açılması için her türlü giriÅŸimler ve kamuoyu oluÅŸturulurken sesini çıkarmayanların tavırları ikiyüzlülüktür. Bu tür gayretlerde bulunanları, taviz veren çevreler ile hükümet de dahil olmak üzere bu tavırları ÅŸiddetle kınıyoruz. Heybeliada Ruhban okulu bir ihtiyaçtan dolayı açılmıyor. Kilisenin papaz ihtiyacı için Hıristiyan ülkelerde pek çok eÄŸitim kurumu varken Türkiye'mizin üst olarak seçilmesi manidardır. MisyonerliÄŸin yoÄŸun olarak yapıldığı ve her gün birkaç kilisenin faaliyetine müsaade edildiÄŸi bu ortam, Bizansı diriltme hareketinden baÅŸka bir ÅŸey deÄŸildir. Hükümeti ve Diyanet Ä°ÅŸleri BaÅŸkanlığını uyarıyoruz. Oyuna gelmeyin. Zira Meslek okullarına ve Ä°mam-Hatip okulları mezunlarına üniversite imtihanlarında ayırımcı muameleye maruz kalırken, hiç insan haklarından bahsetmeyen TÜSÄ°AD;TESEV gibi küreselleÅŸmenin Türkiye uzantılarının, her ÅŸeyi güllük gülistanlık gösteren Medyanın da bu tavrını asla unutmayacağız. Teslimiyetçi Milli hassasiyeti hafife alan bu zihniyetle mücadeleye bilenerek devam etmeÄŸe kararlıyız.
10- Hükümete de muhalefette iken söylediklerini ve seçim meydanındaki vaatlerini hatırlatıyoruz. Dün memurlar eziliyor diyenlerin, bugün oy aldığı memurları unutup Patronlardan yana tavırlarını yadırgıyoruz. Patrona sefa memura cefa yı layık görenleri asla unutmayacağız.
Yeter artık! SessizliÄŸe prim verilmediÄŸini, bilakis sesini çıkaranlara ve sahibi olanlara ilgi gösterildiÄŸi gerçeÄŸini biz de öÄŸrendik. Artık meselene kendinin sahip çıkma zamanı geldi ve geçiyor.
"Böyle gelmiÅŸ böyle gider" anlayışına dur demenin zamanı geldi!
Çözümsüz ve çaresiz deÄŸilsiniz, çözüm de çare de sizsiniz!
TOPLUMDAKÄ° SAYGIN YERÄ°MÄ°ZÄ° VE Ä°TÄ°BARIMIZI Ä°STÄ°YORUZ...
% 6 LIK KOMÄ°K ZAMMA HAYIR .....
DÄ°N ADAMINI HOR GÖRÜP SAYGISIZLIK EDENLERÄ° KINIYORUZ..
Ä°NSAN ONURUNA YARAÅžIR BÄ°R ÜCRET Ä°STÄ°YORUZ..
YAZ KURSLARI Ä°ÇÄ°N EK DERS ÜCRETÄ° Ä°STÄ°YORUZ..
RESMÄ° TATÄ°L Ä°LE DÄ°NÄ° VE MÄ°LLÄ° BAYRAMLARDA ÇALIÅžMAMIZIN KARÅžILIÄžINDA MESAÄ° ÜCRETÄ° Ä°STÄ°YORUZ..
BAÅžBAKANLIÄžA BAÄžLI DÄ°ÄžER KURUMLARDA ÖDENEN FAZLA
ÇALIÅžMA ÜCRETÄ°NÄ°N DÄ°YANET VE VAKIFLAR ÇALIÅžANLARINA DA
ÖDENMEMESÄ° BÜYÜK HAKSIZLIKTIR. BU HAKSIZLIÄžA SON VERÄ°LSÄ°N....
YETER ARTIK FERYADIMIZI DUYUN....
HÜKÜMET VAATLERÄ°NE SAHÄ°P ÇIK...
SOSYAL GARANTÄ°SÄ° OLMAYAN VEKÄ°L Ä°MAM-HATÄ°PLER BÄ°RAN ÖNCE ASÄ°L KADROYA GEÇÄ°RÄ°LSÄ°N....
Bu meydandan yetkililere sesleniyorum, bu sese kulak verin.
Bu ses sizi de yakar.