Toplu görüÅŸmelerde hükümetten kamu personel rejimi ile ilgili talepleri dile getireceklerini söyleyen Türkiye Kamu-Sen Genel BaÅŸkanı Bircan Akyıldız:
KAMU ÇALIÅžANLARINI TALEPLERÄ° TOPLU GÖRÜÅžME MASASINA GÄ°DECEKHükümetin hazırlıklarını sürdürdüÄŸü Kamu Personel Rejimi hakkında bir basın toplantısı düzenleyen Türkiye Kamu-Sen Genel BaÅŸkanı Bircan Akyıldız, "EÄŸer, basında ipuçları verilen taslak, söylenildiÄŸi gibi kusursuzsa, biz de 15 AÄŸustos 2005'te baÅŸlayacak toplu görüÅŸmelerde, eÅŸit iÅŸe eÅŸit ücret, grev hakkı, kurumlar arasındaki ücret adaletsizliÄŸinin giderilmesi, düÅŸük ücretli memurların insanca bir maaÅŸa kavuÅŸması ve iÅŸ güvencesi vaatlerinizi tek tek yerine getirmenizi isteyeceÄŸiz" dedi" />
PaylaÅŸ twittle
Toplu görüÅŸmelerde hükümetten kamu personel rejimi ile ilgili talepleri dile getireceklerini söyleyen Türkiye Kamu-Sen Genel BaÅŸkanı Bircan Akyıldız:
KAMU ÇALIÅžANLARINI TALEPLERÄ° TOPLU GÖRÜÅžME MASASINA GÄ°DECEKHükümetin hazırlıklarını sürdürdüÄŸü Kamu Personel Rejimi hakkında bir basın toplantısı düzenleyen Türkiye Kamu-Sen Genel BaÅŸkanı Bircan Akyıldız, "EÄŸer, basında ipuçları verilen taslak, söylenildiÄŸi gibi kusursuzsa, biz de 15 AÄŸustos 2005'te baÅŸlayacak toplu görüÅŸmelerde, eÅŸit iÅŸe eÅŸit ücret, grev hakkı, kurumlar arasındaki ücret adaletsizliÄŸinin giderilmesi, düÅŸük ücretli memurların insanca bir maaÅŸa kavuÅŸması ve iÅŸ güvencesi vaatlerinizi tek tek yerine getirmenizi isteyeceÄŸiz" dedi
Toplu görüÅŸmelerde hükümetten kamu personel rejimi ile ilgili talepleri dile getireceklerini söyleyen Türkiye Kamu-Sen Genel BaÅŸkanı Bircan Akyıldız:
KAMU ÇALIÅžANLARINI TALEPLERÄ° TOPLU GÖRÜÅžME MASASINA GÄ°DECEKHükümetin hazırlıklarını sürdürdüÄŸü Kamu Personel Rejimi hakkında bir basın toplantısı düzenleyen Türkiye Kamu-Sen Genel BaÅŸkanı Bircan Akyıldız, "EÄŸer, basında ipuçları verilen taslak, söylenildiÄŸi gibi kusursuzsa, biz de 15 AÄŸustos 2005'te baÅŸlayacak toplu görüÅŸmelerde, eÅŸit iÅŸe eÅŸit ücret, grev hakkı, kurumlar arasındaki ücret adaletsizliÄŸinin giderilmesi, düÅŸük ücretli memurların insanca bir maaÅŸa kavuÅŸması ve iÅŸ güvencesi vaatlerinizi tek tek yerine getirmenizi isteyeceÄŸiz" dedi. Akyıldız, isteklerinin gerçekleÅŸmemesi halinde memurlarla hükümetin seçim sandığında hesaplaÅŸacağını açıkladı.
Akyıldız'ın konu ile ilgili açıklaması ÅŸöyle:
Değerli Basın Mensupları,
Uzunca bir zamandır sizlerle bir arada olamamıştık. Türk milleti ve onun bir parçası olan kamu çalışanları zor günlerden geçmektedir. Böylesine zor bir dönemde deÄŸerli katılımlarınızdan ötürü teÅŸekkür ederek, konuÅŸmama baÅŸlamak istiyorum.
Değerli Basın Mensupları,
AKP Hükümeti iktidara geldiÄŸi günden beri devletin her kurumunda adına "reform" dediÄŸi, yeniden yapılanma çalışmaları yapmaktadır. Siyasi irade yapacağı her deÄŸiÅŸikliÄŸin sonuna "reform" tabirini ekleyerek, toplum nezdinde bir sempati yakalamaya çalışmaktadır. Ancak "reform", tanımı gereÄŸi, hakların iyileÅŸtirildiÄŸi ve ileri götürüldüÄŸü bir yapı arz etmesine raÄŸmen siyasi iradenin bu çalışmalarının tamamı, mevcut hakları geri götüren, yükümlülükleri daha da artıran ve ülkemizin üniter ve sosyal devlet yapısını zedeleyebilecek giriÅŸimler olarak dikkatimizi çekmektedir. Yani, reformların reformlukları tartışmalıdır.
Devletimizin yapılanması üzerine yapılan saldırılara baktığımızda, kaynağının AB, ABD, Dünya Bankası ve MF gibi güçler olduÄŸunu görmekteyiz. Siyasi iradenin 3 yıldır yaptığı ya da yapmaya çalıştığı deÄŸiÅŸiklikler; Kamu Yönetimi, Sosyal güvenlik, Kamu Mali Yönetimi, Yerel Yönetimler ve Kamu Personel Rejimi gibi devletimizin temel niteliklerine yöneliktir. AKP'nin bu çalışmalarının esin kaynağı ise ne yazık ki, yukarıda saydığımız dış güçlerin hazırladığı ya da hazırlattığı raporlar olarak gözükmektedir. Kısaca yapılacak bütün düzenlemeler ülke gerçeklerinden ve ihtiyaçlarından uzak dış kaynaklı düzenlemelerdir.
Değerli Basın Mensupları,
Ne acıdır ki, 3 yıldan beri, bazı IMF ya da AB memurları ülkemize gelmekte, malum güçlerin emirlerini siyasi iradeye iletmekte ve Diyarbakır'ı da ziyaret ettikten sonra geldikleri yere geri dönmekteler. Bu ziyaretleri izleyen zaman diliminde de ülkemizde vakit geçirilmeden bir reform rüzgarı estirilerek emirler yerine getirilmektedir.
Aslında dış güçlerin taleplerini ve bu taleplerin altında yatanları bilmemek yada anlamamak mümkün deÄŸildir. Asıl anlayamadığımız siyasi iradenin bu emirleri yerine getirmede gösterdiÄŸi azim ve kararlılıktır.
Değerli Basın Mensupları,
Dışarıdan yapılan baskılar ve siyasi iradenin sözde "reform" aldatmacalarının altında,
· üniter yapılanma yerine yerelci-federalist bir yapı,
· sosyal devlet yerine, düzenleyici -denetleyici devlet,
· uluslar arası sermaye için yönetiÅŸimci karar yapısı,
· kamu hukukuna deÄŸil, özel hukuka dayalı bürokrasi oluÅŸturma çabaları yatmaktadır.
Devletimizin yapılanmasında öngörülen bu deÄŸiÅŸim için de;
· Kamu Yönetimi Temel Ä°lkelerinin Yeniden Düzenlenmesi,
· Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu,
· Yerel Yönetim Yasaları,
· Bölgesel Kalkınma Ajansı Kanunu,
· Üst Kurullar,
· KÄ°T Yasaları,
· ÖzelleÅŸtirme Yasaları,
· Ä°dari Usul,
· Sosyal Güvenlik ve
· Kamu Personel Rejimlerinin yeniden düzenlenmesi gerekmektedir.
Yani siyasi iradenin reformları, tamamen dış güçlerin istediÄŸi yapısal deÄŸiÅŸim sürecinin bir argümanı olarak karşımıza çıkmakta, ne yazık ki, toplumsal sorunlarımızı çözmeyi amaç edinmemektedir.
Değerli Basın Mensupları;
Ülkemizde kamu hizmetini sunan da bu hizmetten faydalanan da durumdan memnun deÄŸildir. BaÅŸka bir deyiÅŸle kamu yönetiminde ve kamu personel rejiminde iyileÅŸtirilmeler yapılması, günün ÅŸartlarına uygun hale getirilmesi artık bir gereklilik halini almıştır. Türkiye Kamu-Sen olarak iyi ve doÄŸru olan her uygulamayı desteklemeyi bir görev biliyoruz.
Fakat, biz hükümetin Kamu Personel Rejimi baÅŸta olmak üzere pek çok düzenlemesine karşı çıkıyoruz. Bizlerin asıl karşı çıktığı nokta, kamuda yaÅŸanan aksaklıklar bahane edilerek, devletin idari yapısının deÄŸiÅŸtirilmesine zemin hazırlanmasıdır.
Hükümet iktidara geldiÄŸi günden beri kamu personel rejiminde bir reform yapacağını söylemektedir. Hazırlanan taslak da her Bakanlar Kurulu toplantısında tartışılmakta, sık sık basında taslağın içeriÄŸi ve erdemleri hakkında haberler çıkmaktadır. Ancak ne hikmetse herkesin öve öve bitiremediÄŸi taslak, 3 yıldan beri devlet sırrı gibi baÅŸta kamu çalışanlarının temsilcisi olan sendikalardan, sivil toplum örgütlerinden, hukukçulardan ve basından kaçırılmaktadır.
Bütün bunlara ek olarak da her ay bir bakan, düzenli olarak kamuda istihdamın fazla olduÄŸu ve memurların büyük çoÄŸunluÄŸunun hiçbir iÅŸ yapmadan maaÅŸ aldığı yönünde beyanatlar vermektedir. Ne yazık ki, 3 yıldan beri planlı bir ÅŸekilde toplumda memurumuza ve kamu kurumlarına karşı nefret uyandırmaya yönelik beyanatlar hükümet üyeleri tarafından dile getirilmekte ve kamuda yaÅŸanan aksaklıkların kamu personel rejiminde yapılacak reformla giderileceÄŸi vurgulanmaktadır. Konunun muhatabı olan memurlar ve sendikalar da geliÅŸmeleri basından takip etmek zorunda kalmaktadır. Basında taslak hakkında hep olumlu yorumlara yer verilmekte ve halkımız bu konuda büyük bir beklenti içine girmektedir.
Eğer basına konu olan haberler doğru ise;
· kamuda ücret sistemi sadeleÅŸtirilecek,
· performansa dayalı ücret sistemi getirilecek,
· kamuda çalışanlara ek iÅŸ yapma serbestisi gelecek,
· norm kadro uygulamasına geçilecek,
· kamuda sınıflandırma kalkacak, yerine ünvanlara göre sıralama gelecek,
· kurumlar arası ücret adaletsizliÄŸi giderilecek,
· memura grev hakkı tanınacak,
· "eÅŸit iÅŸe eÅŸit ücret" prensibi hayata geçirilecektir.
Hükümetin beyanatlarına bakılırsa, kusursuz bir taslak hazırlanmış, ancak nedense kimseye gösterilmiyor. Durum, Nasrettin Hoca'nın bir fıkrasını akla getirmektedir:
Hoca bir eve misafir olur. AkÅŸam olunca sofraya oturulur. Ev sahibi büyük kepçeyi kendisine, küçük kaşığı da Hocaya vermiÅŸtir. Ev sahibi büyük kepçe ile hoÅŸafı her kaşıklayışında "OH AMAN ÖLDÜM! diyormuÅŸ. Hoca bir kaşık almadan adam hoÅŸafı yarılamış. Hoca daha fazla dayanamamış. Hızla ev sahibinin elindeki kepçeyi almış ve "Yahu,ver ÅŸu kepçeyi, biraz da biz ölelim." demiÅŸ.
Biz de hükümete diyoruz ki; madem bu taslak bu denli iyi, verin ÅŸu taslağı da biraz da biz övelim!
Değerli Basın Mensupları;
Siyasi irade hazırlanan taslağın içindeki tuzakların ortaya çıkmasından endiÅŸe etmektedir. Demokrasinin gereklerini hiçe sayarak, kimseye danışmadan, kapalı kapılar ardında hazırlattığı bu taslağı, her zamanki yöntemiyle, yeterince tartışılmasına müsaade etmeden kanunlaÅŸtırmak amacındadır. Bu nedenle de kamuoyuna açıklamamakta, cilalayıp, boyadığı birkaç maddeyi sürekli gündeme taşıyarak, taraftar toplamaya çalışmaktadır.
Ancak ne Türk memuru ne de Türkiye Kamu-Sen, ülkemizde memuru yok etmeye yönelik bu tuzaÄŸa düÅŸmeyecektir. Evet, Kamu Personel Rejimi, sadeleÅŸtirilmiÅŸ sistem, eÅŸit iÅŸe eÅŸit ücret al benisiyle memurları sözleÅŸme, sendikasızlaÅŸtırma ve iÅŸ güvencesinin yok edilmesi tuzağına düÅŸürmeye çalışmaktadır. Her konuda olduÄŸu gibi bu konuda da gerçekler gizlenerek, karartılarak hedef saptırılmaya çalışılmaktadır.
Oysa bu taslağın özü, memurların 4'te 3'ünün sözleÅŸmeli statüye geçirildiÄŸi, birer yıllık sözleÅŸme esasına göre esnek, part-time, çaÄŸrı usulüne göre çalışmanın hakim olduÄŸu bir kamu personel sistemidir. Bu sistemde iÅŸ güvencesi yoktur. Siyasi iradenin gözetiminde 1 yıllık sözleÅŸme esasına dayalı çalışan vardır. Memurların siyasileÅŸmesi vardır. KadrolaÅŸma vardır. SendikasızlaÅŸma vardır. Bu sitemde uluslar arası sermayenin taleplerine boyun eÄŸmiÅŸ bir kamu sektörü vardır. Bu sistemde kamu hukuku deÄŸil, özel hukuk vardır. Bu sistemde özelleÅŸtirme vardır. Memursuz ve denetimsiz bir ülke özlemi vardır.
Memurları, ülkesinin sırtında bir kambur gibi göstermek isteyen zihniyet; memursuz bir Türkiye özlemiyle yanıp tutuÅŸan, her iÅŸin sözleÅŸmeli personel tarafından gördürüldüÄŸü, iÅŸ güvencesinin ortadan kaldırıldığı, federal bir yapının hayalini kuran küresel sermayeye hizmet etmektedir.
Değerli basın mensupları;
Hazırlanan pek çok kanunla, bir yandan yerelleÅŸme adı altında federal bir yapılanmanın önü açılırken; diÄŸer yandan Kamu Personel Rejimi çalışmalarıyla kamu çalışanlarının mevcut statüsü deÄŸiÅŸtirilmeye, memur güvencesi ortadan kaldırılmaya çalışılmaktadır. Memur güvencesinin ortadan kaldırılmasının yolu da her yıl yenilenecek olan sözleÅŸmeli statüye geçiÅŸ olacaktır.
Kamu yönetiminin yeniden yapılandırılması ve buna baÄŸlı kamu personel rejimi, ülkemizin ve insanımızın geleceÄŸi için oldukça ciddi ve olumsuzluklarla karşılaşılması halinde telafisi mümkün olmayan sonuçlar doÄŸurabilecek hassasiyete sahiptir. Bu nedenle çok tartışılmalı, çok düÅŸünülmeli ve karar alınırken bütün samimiyet ortaya konulmalıdır.
Konunun tarafları aynı zamanda uygulayıcıları da olacaktır. Bu bakımdan endiÅŸe duyulan diyalog süreci, tarafların taleplerine cevap verecek ÅŸekilde sürdürülmelidir. Aksine uygulamalar, bu konudaki çabaları inandırıcı olmaktan uzaklaÅŸtıracaktır.
Nitekim, özellikle Kamu Personel Rejimi'nin yeniden yapılandırılması süreci içerisinde, hazırlıkların mutlaka tarafların temsilcilerinin de içerisinde bulunduÄŸu çalışma gruplarıyla yürütülmesi bir zorunluluktur.
Taraflarca tartışılmamış ve desteklenmemiÅŸ bir uygulamanın baÅŸa rılı olma ÅŸansı yoktur. Devlet iÅŸlerini yürüten çalışanları da doÄŸrudan ilgilendiren bu temel tasarı hazırlanırken sivil toplum kuruluÅŸlarına baÅŸvurulmaması ve hala kamu çalışanları sendikalarının görüÅŸlerinin alınmamış olması kabul edilemez bir davranıştır.
Bu açıdan Kamu Personel Rejimi ile ilgili çalışmalar, eksik ve topaldır; birçok konu etraflı bir ÅŸekilde ele alınmamıştır.
Basına özellikle yansıtılan taraflarına bakıldığında, kusursuz gibi gösterilmeye çalışılan bu taslağın, kurumlar arasındaki ücret farklılıklarını gidereceÄŸi, eÅŸit iÅŸe eÅŸit ücret getireceÄŸi, düÅŸük ücretli memurların maaÅŸlarında belirli bir artış saÄŸlanacağı beklentisi oluÅŸturduÄŸu görülecektir. Ancak diÄŸer taraftan da hükümet 3 yıllık bütçe planı yapmakta, sendikaları ve çalışanların haklı taleplerini yok sayarak, bu süreçte ücretlere yapacağı artışları dahi kendince belirlemeye çalışmakta, toplu görüÅŸme sürecini göz ardı ederek memurlarımıza önümüzdeki dönem için % 4+4 zam vermeyi hesaplamakta ve reklamını yaptığı personel reformunun getireceÄŸi mali yükün kaynağını da bütçeye koymamaktadır. Bu da göstermektedir ki; kamu personel reformunda çalışanların mali ve sosyal hakları ile ilgili yapılacağı söylenen iyileÅŸtirmelerin tamamı hayal ürünüdür.
IMF, ücretlerin yüksek olduÄŸunu belirtmekte, asgari ücretlerin dahi düÅŸürülmesini istemektedir. Ülkemize son gelen IMF heyeti, havaalanından "vergileri artırın ve tabana yayın" talimatı vermiÅŸtir. Oysa zaten dolaylı vergilerin oranı % 70'dir ve ülkemizin vergi yükünü; çalışan, ücretli ve dar gelirli vatandaşımız yüklenmektedir. Bunun yanında enflasyonun kontrol altında tutulması için de harcamaların kısılması, iÅŸçi ve memur maaÅŸlarına zam yapılmaması gibi talepleri olmaktadır. IMF kontrolünde ve onların direktifleri ile hazırlanan bütçenin, kamu çalışanlarının taleplerini karşılaması mümkün deÄŸildir.
Siyasi irade kamu personel reformunu toplumumuza kabul ettirmeye çalışırken, halkımızı ve kamu çalışanını büyük bir beklenti ve umut içine sokmuÅŸtur. Ancak; IMF talimatları ortadayken, siyasi iradenin bu beklentileri karşılayacak iradeyi ortaya koyması mümkün deÄŸildir.
Gerçekleri söylemeyenlerin mumu, ancak bütçe görüÅŸmelerine kadar yanacaktır. Siyasi irade bu saatten sonra ya bu beklentileri karşılayacak ya da kendi uydurduÄŸu sanal umut denizinde boÄŸulup gidecektir.
Buradan, siyasi iradeye seslenmek istiyorum: EÄŸer, kamu personeli rejimi hakkında basında ipuçları verilen taslak, söylenildiÄŸi gibi kusursuzsa, biz de 15 AÄŸustos 2005'te baÅŸlayacak toplu görüÅŸmelerde, eÅŸit iÅŸe eÅŸit ücret, grev hakkı, kurumlar arasındaki ücret adaletsizliÄŸinin giderilmesi, düÅŸük ücretli memurların insanca bir maaÅŸa kavuÅŸması ve iÅŸ güvencesi vaatlerinizi tek tek yerine getirmenizi isteyeceÄŸiz.
EÄŸer bunlar olmazsa, kamu Personel Rejimi ile memura düzen vereceÄŸini söyleyerek memuru yok etmek isteyenlere, memurların da verecek bir cevabı mutlaka olacaktır. O cevap da, kamu çalışanlarının ve ailelerinin önüne seçim sandığı konulduÄŸunda ortaya çıkacaktır. Kısaca yapılacak ilk seçim memurların hesaplaÅŸma seçimi olacaktır.
Genel Haberler
