Kamu çalışanları ve emeklilerin 2018-2019 yılı mali ve sosyal haklarının belirlendiÄŸi 4
Kamu çalışanları ve emeklilerin 2018-2019 yılı mali ve sosyal haklarının belirlendiÄŸi 4. Dönem Toplu sözleÅŸme görüÅŸmelerinde Hükümet ile yetkili konfederasyon karşılıklı olarak imzaları atarak memurun ve emeklilerin bütün ümitlerini bir kere daha masada bıraktılar.
2013 ve 2015 yılında “Tarihi baÅŸarı” olarak ifade ettikleri ancak yaÅŸanan kayıplarla “Tarihi hezimete” dönüÅŸen Toplu sözleÅŸmelere daha beteri 2017 yılında eklendi.
Hükümetin yüzde 3,5 + 3,5 teklifini “Müzakere edilebilir ama kabul edilemez” bulan ve “Bu teklif elimize kalemi vermiÅŸtir ama mürekkebi içine koymamıştır” diyen yetkili konfederasyon 0,5 puanlık artışa “Evet” diyerek memurlar ve memur emeklileri için bir kutu mürekkep parası dahi alamadı.
KONCUK: GEÇEN TOPLU SÖZLEÅžMEDE SLOGAN ATANLARIN BU TOPLU SÖZLEÅžMEDE SESİ ÇIKAMADI
İmza törenine katılmayarak dışarıda basın mensupları ile bir araya gelen Türkiye Kamu-Sen Genel BaÅŸkanı İsmail Koncuk, “Sonuçlarına katılmadığım, sonuçlarına saygı duymadığım, 20 milyon insanın beklentilerini boÅŸa çıkaran bir imza töreninde sendika Genel BaÅŸkanı olarak bulunmamı abesle iÅŸtigal olarak gördüm” diyen Genel BaÅŸkan İsmail Koncuk, “Kalemi elimize verdiler ama mürekkebi yok. Adaletin kapısı açıldı kalkınmanın kapısı açılmadı..” Åžimdi soralım, “Kalemin mürekkebi üç buçuÄŸu dört yapınca mı dolmuÅŸ oldu? 0,5 artışla mı doldu? Kalkınmanın kapısı 0,5 puan artınca mı açıldı?” diye sordu. Koncuk; “1 AÄŸustos’ta baÅŸlanan Toplu sözleÅŸmeler aslında dün gece itibariyle sona ermiÅŸti. Bugün saat 11’de imza töreni yapıldı. SaÄŸ olsun sayın Bakan bizleri de imza törenine davet etti. Nezaketen geldik Çalışma Bakanlığına ancak, imza töreninde bulunmayı doÄŸru bulmadım. Çünkü sonuçlarına katılmadığım, sonuçlarına saygı duymadığım 20 milyon insanın beklentilerini boÅŸa çıkaran bir imza töreninde sendika Genel BaÅŸkanı olarak bulunmamı abesle iÅŸtigal olarak gördüm. O nedenle bu imza törenine katılmadım.
Bu Toplu sözleÅŸme süreci aslında sendikacılık etiÄŸi açısından da, “Ben sendikacıyım” iddiasın da olan herkesin ibret alması gereken, ders alması gereken bir süreç oldu. MaaÅŸ zam oranlarının, diÄŸer hakların vs. bunları bir kenara bırakalım ama bu Tolu sözleÅŸme süreci acayip cümlelerin kurulduÄŸu, acayip ifadelerin kullanıldığı ama sonucunun ölü doÄŸduÄŸu bir Toplu sözleÅŸme süreci oldu.
Literatüre yeni cümleler girdi. “Eski Türkiye’nin hesap makinesi yeni Türkiye’nin hesap makinesi...Milletin adamı versin, enflasyon canavarı vermesin…” Dün biraz umutlandım ve “Bir ÅŸeyler olacak herhalde” dedim. O cümle ÅŸu idi, “Kalemi elimize verdiler ama mürekkebi yok… Adaletin kapısı açıldı kalkınmanın kapısı açılmadı..” Åžimdi soralım, “Kalemin mürekkebi üç buçuÄŸu dört yapınca mı dolmuÅŸ oldu? 0,5 artışla mı doldu? Kalkınmanın kapısı 0,5 puan artınca mı açıldı?” dedi.
KONCUK: BU KADAR PISIRIK, BU KADAR KORKAK SENDİKACILIK ANLAYIŞI KABUL EDİLEMEZ
Sendikacılık farkından kaynaklı olarak, hükümetin, kamu iÅŸçisine verdiÄŸi zammı sıra memura gelince sakındığını vurgulayarak, “Kamu iÅŸçisine yüzde 12,5 bunların yanında ikramiyelerine 250 TL ve 3000 TL altında alanlara 90 TL iyileÅŸtirme yapan aynı siyasal iktidar, memura gelince kesenin aÄŸzını sıkı sıkı baÄŸlıyor. Neden acaba? Bu sendikacılık farkıdır” dedi. Koncuk, “2015 yılında yine bu salonda imzalanan toplu sözleÅŸme imza töreninde ki o da oldukça kötü bir toplu sözleÅŸmeydi aslında. İşte bu aynı ekip alkışlarla, sloganlarla, “Tarihi baÅŸarı elde ettik” diye naralar atarak imzaladılar. Åžimdi ise sesleri dahi çıkmadı. Yüzlerinden düÅŸen bin parça. Peki neden imza atıyorsunuz o zaman? Size silah mı çektiler, neden imza atıyorsunuz? İmza atılırken resimleri görün, ikisi ayakta diÄŸerleri oturuyor, protesto edercesine. Protesto edecekseniz imza atmayacaksınız.
Toplu sözleÅŸme masasındaki sendika baÅŸkanlarının tepkilerini kamuoyunun takdirine bırakıyorum. İmza atılmış ama, sendika baÅŸkanlarından iki tanesi ayağı kalkmış, diÄŸerleri protesto edercesine masada oturuyor. Gönüllerin razı olmadığı açıkça belli ama yapılan bir ÅŸey yok. En azından hakem kuruluna gitselerdi, 8 gün daha bu konunun Türkiye’de tartışılmasını saÄŸlardı. Bizler de destek verirdik. Meydanlara inebilirdik. Arkamda 1 milyon üye olacak benim ortalığı ayaÄŸa kaldırırdım. Bu kadar pısırık, bu kadar korkak sendikacılık yapılmaz. Böyle bir sendikal anlayış kabul edilemez. Hükümet dediÄŸinin arkasında durdu. AÅŸağı yukarı açıkladığı rakam kadar, kamu çalışanlarına verdi. Niye, diye herkesin kendisine sorması lazım. Kamu iÅŸçisine yüzde 12,5 bunların yanında ikramiyelerine 250 TL ve 3000 TL altında alanlara 90 TL iyileÅŸtirme yapan aynı siyasal iktidar, memura gelince kesenin aÄŸzını sıkı sıkı baÄŸlıyor. Neden acaba? Bu sendikacılık farkıdır. 20 milyon insanı hesaba katmadan yapılan bir zam politikasıdır. Bunları Türkiye Kamu-Sen olarak kabul edemeyiz.”
KONCUK: TÜRKİYE KAMU-SEN OLARAK BU SÜRECİ ORTA OYUNU GİBİ GÖRDÜK
Hükümetin sunduÄŸu son rakamların üstüne yarım puan artınca imza atan yetkili Konfederasyonu eleÅŸtiren Genel BaÅŸkan, kamu çalışanları TÜİK tarafından açıklanan rakamların çok gerisinde geçinmeye mahkum edildi diyerek ÅŸunları sözlerine ekledi:
“0,5 puan artınca mürekkep doldu. O mürekkep artışı ne kadar yapıyor biliyor musunuz, 0,5 puanlık artış en düÅŸük devlet memuru maaşında 11,58 kuruÅŸ artış, ortalama memur maaşında ise 15,4 artış demektir. Mürekkep fiyatlarını da araÅŸtırdım; dolmakalem mürekkebi 44,10 kuruÅŸ, 16TL, 14 TL’de var. Yani 11,58 kuruÅŸ artışla bir ÅŸiÅŸe mürekkep alınamıyor. Bu mürekkep nasıl dolmuÅŸ oluyor sizlerin takdirine bırakıyorum. Bu zam oranları en düÅŸük dereceli memur maaşında yani 15/1 kademede bir memur maaşında 2018 yılının tamamı için 171, 04 kuruÅŸ, 2019 yılının tümü için 221,71 kuruÅŸ artış demek. Ortalama memur maşı için 2018 yılı için toplam 227,49 kuruÅŸ; 2019 yılında ise 294,88 kuruÅŸ artış anlamına geliyor. Yani bu zam oranları ile kamu çalışanlarının insanca yaÅŸamasına yetecek bir artış saÄŸlanamadı. Bütün devletin imkanlarını kamu çalışanları için kullanılsın demiyoruz. TÜİK in açıkladığı rakamların çok gerisinde bir asgari standartla kamu çalışanları geçinmek zorunda bırakılıyorsa, bu masada o toplu sözleÅŸmeyi imzalamaya kimsenin hakkı yok. Onun için Türkiye Kamu-Sen olarak bu süreci bir orta oyunu gibi gördük. Aktör de bellidir. Sendikacılık tarihimiz iyi bir aktör kazanmıştır” diyerek sözlerini noktaladı.
GENEL BAÅžKANIN AÇIKLAMASI İÇİN TIKLAYINIZ.