KONCUK: KAMUDA PERFORMANS FELAKET OLUR
BaÅŸbakan Yardımcısı Mehmet ÅžimÅŸek’in 657 sayılı Devlet Memurları Kanununa iliÅŸkin olarak yaptığı açıklamada, “Özel sektöre göre daha yüksek ücret ver, iÅŸ garantisi ver ama performansı ölçme” ÅŸeklindeki ifadelerine Türkiye Kamu-Sen Genel BaÅŸkanı Ä°smail Koncuk cevap verdi
KONCUK: KAMUDA PERFORMANS FELAKET OLUR
BaÅŸbakan Yardımcısı Mehmet ÅžimÅŸek’in 657 sayılı Devlet Memurları Kanununa iliÅŸkin olarak yaptığı açıklamada, “Özel sektöre göre daha yüksek ücret ver, iÅŸ garantisi ver ama performansı ölçme” ÅŸeklindeki ifadelerine Türkiye Kamu-Sen Genel BaÅŸkanı Ä°smail Koncuk cevap verdi.
Yıllardan beri kamuda performansa dayalı bir ücret anlayışının yerleÅŸtirilmeye çalışıldığını ifade eden Genel BaÅŸkan Ä°smail Koncuk, kamu hizmetlerinde performans ölçümünün hakkaniyete uygun bir ÅŸekilde yapılmasının neredeyse imkânsız olduÄŸunu belirtti.
Genel Başkan İsmail Koncuk yaptığı değerlendirmede;
“Son yıllarda ülkemizde kamu çalışanlarının ücretlerinde yapılacak deÄŸiÅŸikliklere iliÅŸkin temel öneri performans ücretine geçilmesi olarak ifade edilmektedir.
Halen kamu kesiminde performansa dayalı ücret uygulaması 399 sayılı KHK’ye tabi olarak çalışanlar ve PTT AÅž’deki idari hizmet sözleÅŸmeli personele uygulanmaktadır.
Yöneticiler tarafından yapılan performans deÄŸerlendirmesi sonucunda alınan puanlara göre çalışanların ücretleri farklı oranlarda artmaktadır. Temel ücret ve kıdem ücretine ilaveten alınan baÅŸarı ücreti temel ücrete iliÅŸkin sorunları çözmenin bir aracı olmadığı gibi; eÅŸit iÅŸe eÅŸit ücret saÄŸlamak için de çözüm yolu deÄŸildir. Özellikle, PTT’de idari hizmet sözleÅŸmeli personel için getirilen performans sistemi çalışanı adeta köleleÅŸtirmeye yönelik uygulamalar içermektedir. Öyle ki, bir posta dağıtıcısının performans ücreti alabilmesi için yemeden, içmeden, dinlenmeden günde 20-30 km yürümesi ve günde 14-15 saat çalışması öngörülmüÅŸtür. Bu da idarecilerin performanstan ne anladığını açıkça ortaya koymaktadır.
Siyasi müdahalelere daha açık olarak çalışılan baÅŸta il özel idareleri ve yerel yönetimlerde çalışan geniÅŸ kesimler için baÅŸarı deÄŸerlendirilmesinin yapılmasında subjektif unsurların, siyasi ve kiÅŸisel kayırmacılığın ön plana çıkması beklenen geliÅŸmedir. Kaldı ki, bütün kurumlarda kamu hizmetlerine siyasetin nasıl etki ettiÄŸi kamuoyunun malumudur.
Kamu yönetimi, özel sektörden iki önemli noktadan ayrılır:
1-Kamu yararını ön plana çıkaran kamu politikası ve teÅŸkilatlanması açısından,
2-Bürokratik yapılanmayı ön plana çıkaran devlet kültürü açısından.
Kamu yararının ön planda olduÄŸu durumlarda, performans ölçümü için gerekli olan kamu kurumlarının hedeflerini kesin bir ÅŸekilde tanımlayamazsınız. Çünkü kamu hizmeti ve yararı, karlılık ve maliyet analizleriyle ölçülemez. Kaldı ki kamu kurumlarının performans deÄŸerlendirme sonuçları da güvenilir olmayabilir. Hâkim, savcı, avukat, denetmen gibi kamu personelinin performanslarını nasıl ölçeceksiniz? SaÄŸlık sektöründe uygulanan performans sisteminin sonuçları hem hasta hem doktor hem de saÄŸlık harcamaları açısından tam bir facia olmuÅŸtur.
Kamu yöneticilerinin politik davranışları ve statüleriyle ilgili gelecek kaygıları verdikleri kararları, özellikle idari kararları etkiler. Kamu hizmetlerinde performans ölçüm sistemi bu açıdan zorluklarla doludur” dedi.