PaylaÅŸ twittle
Konfederasyonumuza baÄŸlı Türk Tarım Orman-Sen Ankara Åžubeleri EÄŸitim ve Ä°stiÅŸare Toplantısı Genel merkezimizin toplantı salonunda gerçekleÅŸtirildi
Konfederasyonumuza baÄŸlı Türk Tarım Orman-Sen Ankara Åžubeleri EÄŸitim ve Ä°stiÅŸare Toplantısı Genel merkezimizin toplantı salonunda gerçekleÅŸtirildi.
Toplantı, Gazi Mustafa Kemal Atatürk, silah arkadaÅŸları ve tüm ÅŸehitlerimiz için saygı duruÅŸu ve Ä°stiklal Marşı ile baÅŸladı.
KONCUK: TAÅžERON KONUSUNDA BAÅžBAKAN’IN SÖZÜ ÜZERÄ°NE SÖZ SÖYLENMEMELÄ°DÄ°R
Türk Tarım Orman-Sen Ankara Åžubeleri EÄŸitim ve Ä°stiÅŸare Toplantısının açılışında konuÅŸan Genel BaÅŸkanımız Ä°smail Koncuk, çalışma hayatı gündemine dair önemli deÄŸerlendirmelerde bulundu. Koncuk, “EÄŸitim ve Ä°stiÅŸare toplantımızın hayırlı olmasını diliyorum. Çalışma hayatıyla ilgili ciddi problemler yaşıyoruz ama acı olan çalışma hayatının doÄŸrudan ilgilendirdiÄŸi insanların bu yaÅŸananları görmezden gelmeleri hatta bunu düzeltmek adına sorumluluk almaktan kaçınmaları en önemli sıkıntıdır.
Son günlerde bildiÄŸiniz gibi taÅŸeronların kadroya alınması konuÅŸuluyor. Gerçi bu konuda sayın BaÅŸbakan’dan baÅŸka kimsede kadro demedi. AKP’nin seçim beyannamesinde de bunun sözünü verdiler, grup toplantısında sayın BaÅŸbakan “720 bin taÅŸerona ayrım yapmaksızın kadro vereceÄŸiz” dedi. Tabii “TaÅŸerona kadro” dediler ama öncelikle ÅŸunu sorgulamak lazım. 2002 yılında taÅŸeron sayısı kaçtı, bugün kaç? 2002’de 15-20 bin civarı olan taÅŸeron sayısı bugün 720 bine çıkmıştır. Bunu herkesin sorgulaması lazım. Bu 720 bin kadroyu kim ihdas etti? Belediyeler ve özel sektörü dahil edince bu ülkede ki taÅŸeron sayısı 2 milyonu aşıyor.
TaÅŸeron sistem, memleket evlatlarının sömürülmesi, geleceklerinin çalınması demektir. Birileri zengin olurken birilerinin etinin, kemiÄŸinin, kanının un ufak edilmesidir.
Öncelikle ÅŸunu herkes bilmeli, taÅŸerona kadro yoktur. Çalışma hayatında 4-A, 4-B, 4-C, 4-D’den sonra yeni bir sistem olarak 4-E’yi getiriyorlar görünen o. Sayın BaÅŸbakan “TaÅŸerona kadro” diyor, Maliye Bakanı çıkıp “Özel statü” diyor. BaÅŸbakan kadro demiÅŸse bu 4-A’lı çalışma statüsü olmalıdır. Türkiye Cumhuriyetinin BaÅŸbakan’ı olarak söz veriyorsunuz, Maliye Bakanı arkanızdan çıkıp, Sınav, performans vs” gibi ÅŸeyler söylüyor. Diyorlar ki, “Ucube statüye geçebilmek için 12 ay kesintisiz çalışıyor olmak lazım” lazım. Bu insanların yılda birkaç defa iÅŸe giriÅŸ çıkış yaptıklarını bilmiyor musunuz? DeÄŸerli arkadaÅŸlarım, bu ortaya konulan ÅŸartları en iyi ihtimalle 200 bin kiÅŸi taşır. Kusura bakmayın ama siz milletle alay mı ediyorsunuz? Ucube bir sistem getiriyorsunuz, insanların gelecekleri ve umutları ile oynuyorsunuz, bunu asla kabul edemeyiz.
Tabi bu arada yandaÅŸ bir sendika çıkıyor daha ortada fol yok yumurta yok, bana Adana DSÄ° Bölge MüdürlüÄŸünden belgesiyle gelen bir form var, orada çalışan bir kardeÅŸimize ellerinde üye formları ile diyorlar ki, “Gelin bize üye olun, üye olursan sınavı kazanırsın” o arkadaşımızda imzalıyor. Ä°ÅŸte yapılan budur deÄŸerli arkadaÅŸlarım. Böylesine ahlaksızca hareket ediyorlar. Ancak iÅŸin üzücü olan tarafı ise, Türkiye’nin en aydın kesimi olan kamu çalışanları da maalesef bu yaÅŸananlara sessiz kalıyorlar ve bu ahlaksızlığın daha da ilerlemesini saÄŸlıyorlar. Bunlar stajyer öÄŸretmeni, memuru yani herkesi tehdit ediyor. GeçtiÄŸimiz gün Adana’da yürekli bir bayan stajyer öÄŸretmen çıkıp, “Sayın Vali’m stajyerliÄŸim kalksın diye bir sendikaya üye olma zorunluluÄŸumuz mu var?” diye cesaretle soruyor, alnından öpüyorum o öÄŸretmenin, Ä°ÅŸte böyle mücadele edilmeli, kararlı ve dik durulmalıdır” dedi.
KONCUK: 657 Ä°LE KÄ°MSE UÄžRAÅžMASIN
“Kurgulanan yeni sistem çalışma hayatını bozacak bir sistemdir. Neden? Çünkü yetkililerin yaptıkları açıklamaların satır aralarını iyi okuyun.” diyen Genel BaÅŸkan Ä°smail Koncuk sözlerini ÅŸöyle devam ettirdi, “ Maliye Bakanı diyor ki, “Kamu artık personel ihtiyacını bu oluÅŸturacağımız yeni sistem üzerinden saÄŸlayabilir” diyor. Yani “Hastaneye eleman lazım 4-E dediÄŸimiz bu ucube sistem üzerinden eleman alın” diyor. Yani KPSS ÅŸarttı vardı bir anlamda bunu da sulandırıyorlar.
Memurların iÅŸ güvencesi tartışılıyor, GeçtiÄŸimiz günlerde sayın baÅŸbakan baÅŸkanlığında bir toplantıya katıldım ve orada da “Ä°ÅŸ güvencemizle oynamayın” dedim. Ä°ÅŸ adamlarından oluÅŸan bir derneÄŸin baÅŸkanı orada kendisiyle hiç ilgisi ve alakası olmayan bu konuda çıkıp, “657 deÄŸiÅŸsin” dedi. Ben hemen kendisine müdahale ederek, “hayatında hiç 657’yi okudun mu?” diye sordum, tabii cevap veremedi ve kendisine, “Hayatında kapağını açmadığın 657’ye iliÅŸkin görüÅŸ bildiriyorsun, memurlarla ilgili ahkam kesiyorsun, 657’nin neresi deÄŸiÅŸsin desem bilmiyorsun, oturmuÅŸ burada 2 milyon 600 bin memurun geleceÄŸiyle, kaderiyle oynayabilecek ÅŸeyler konuÅŸuyorsun” diyerek cevabını verdim. Kimse memurlarla ilgili konuda ahkam kesemez.
Bir köÅŸe yazarı da çıkmış, “657 deÄŸiÅŸmeli, hem de anayasadan önce” diyor. Bakın bu “Anayasa deÄŸiÅŸmeli” diyenlere “Hangi madde deÄŸiÅŸsin” diye sorun bir ÅŸey diyemez. Dertleri baÅŸkanlık ve 66. Maddedeki “Türklük” tanımıdır. Bu köÅŸe yazarı yazısında, “657 kral biz marabayız” diyor. Bu adamlar kraldan fazla kralcıdır, dertleri CumhurbaÅŸkanına yaranmaktır. Bunu söyleyenler yanlış yapıyor, neresi deÄŸiÅŸsin desen bir madde söyleyemezler. “657’li olanlar ne yaparsa yapsın iÅŸten atılmazlar” gibi bir algı var ama böyle bir ÅŸey yok. Bizim iÅŸ güvencemiz yok, sadece yargı hakkımız var. Çiftçinin ne kadar varsa ise bizimde o kadar yargı hakkımız var. Bu anayasanın 125. Maddesiyle herkese verilen bir haktır. Bu madde deÄŸiÅŸtirilebilir mi? En azından sulandırmaya çalışabilirler.
CumhurbaÅŸkanlığı seçimleri öncesinde bir torba yasa tasarısı ile yargı hakkımızı sulandıran bir düzenleme yaptılar, Anayasa mahkemesinden döndü. O konuda yaÅŸanan bir olayı da sizlerle paylaÅŸmak isterim. CumhurbaÅŸkanlığı seçimi öncesinde sayın CumhurbaÅŸkanı henüz adaylığını açıklamamış ve Türkiye Kamu-Sen’inde üye olduÄŸu Türkiye-AB Karma Ä°stiÅŸare Komitesi STK’larla bir araya geldi ve görüÅŸlerimizi alıyor. Sıra bana geldiÄŸinde kendisine, “17-25 Aralık’tan sonra çıkarılan kanun, mevzuat, yönetmelikler milyonlarca kamu çalışanını sizlere kızgın hale getiriyor” dedim.
30 gün içinde uygulanan yargı kararları o tasarıyla birlikte “idare tarafından 2 yıl içinde uygulanabilir eÄŸer uygulamazsa ceza davası açılamaz, idari soruÅŸturma yapılabilir” ÅŸeklinde düzenleniyordu. Bunu örnek göstererek kendisine, “Böyle bir kanun olur mu?” dedim. O tasarıyla yargı hakkımızı ortadan kaldırarak bizi güvencesiz hale getiriyorlardı.
Bizim bu giriÅŸimimizin ardından tasarıda sadece Daire BaÅŸkanı ve üstü kamu çalışanları ile emniyet mensupları kaldı. Yani bu tartışma yaÅŸanmasa tüm memurlar kalacaktı o torba yasa düzenlemesi içinde ama sonrasında zaten AYM bunu iptal etti. Aslında yargı hakkımızı ortadan kaldırmaları da bir ÅŸey ifade etmiyor, Türkiye Cumhuriyeti Devletinin imzaladığı uluslararası anlaÅŸmalar var. Kopenhag kriterleri, Avrupa Sosyal Åžartı gibi anlaÅŸmalar var. Bu anlaÅŸmalarla uluslararası alanda verilen taahhütlerimi çiÄŸneyecekler, bu mümkün deÄŸildir” dedi.
KONCUK: KAMUDA PERFORMANS SÄ°STEMÄ° FELAKET OLUR
“Performans sitemi” tartışmalarını da deÄŸerlendiren Genel BaÅŸkan Ä°smail Koncuk, “YaÅŸama hakkımızı mutlaka koruruz” dedi. Koncuk, “Kamuda performans sistemi diye bir ÅŸey var. PTT’de uygulanıyor. Postacının günde 25 km. yol yürümesi lazım, bu mümkün mü? SaÄŸlık’ta uygulanıyor tam bir uyduruk sistem. Kamuda performans objektif kriterler ölçülebilir bir ÅŸey deÄŸil. 5 Nisan’da devlet Personel BaÅŸkanlığı’nda yapılacak toplantıda görüÅŸlerimizi ifade edeceÄŸiz.
Performans sistemi mevcut maaşımızı düÅŸürecekse bunu yapmak kolay deÄŸil, bunu yaptırmayız. YaÅŸama hakkımızı mutlaka koruruz. Kamudaki barışı bozabilecek uygulamalardır bunlar. Türkiye Kamu-Sen olarak konuyu yakından takip ediyoruz.
Çalışma hayatına sahip çıkmamız lazım hem kendimiz hem evlatlarımız, hem de torunlarımızın geleceÄŸi için. Böylesine dizayn edilmesine izin vermememiz lazım. Sendikal mücadele bunun temel ÅŸartıdır. Yürekli adamlarla sendikal mücadele yapılır. YandaÅŸlık büyüdükçe kaybeden hep memur oluyor. Memur, ekonomik, sosyal ve insan hakları kayıpları bakımından küçülüyor, buna göz yummamalıyız. Beraberce mücadele edeceÄŸiz. Herkes elini taşın altına koyacak, sorgulayacak. Türkiye Kamu-Sen’in iddialarını, ortaya koyduÄŸu çekinceleri muhataplarınıza lütfen iyi anlatın. Montesqueiu’nun güzel bir sözü var, “Bir ülkede yalakalığın getirisi, dürüstlüÄŸün getirisinden daha fazla ise o ülke batar” diyor.
Daha dün on vatan evladımızı ÅŸehit verdik. Ben tüm ÅŸehitlerimize yüce Allah’tan rahmet diliyorum, ailelerine ve Türk milletine baÅŸ saÄŸlığı diliyorum. Evlatlarımızın katilleri belli ama bunları palazlandıranlarda bellidir, bunu görüp anlamamız lazım. Türkiye Kamu-Sen elbette Türk Silahlı Kuvvetlerimizin, emniyet güçlerimizin yanında taraftır. Bizler vatansever insanlarız. Tekrar tüm ÅŸehitlerimize yüce Allah’tan rahmet diliyorum. Toplantınızın hayırlı ve uÄŸurlu olmasını temenni ediyorum” diyerek sözlerini noktaladı.
