Memur DüÅŸmanlığı Halk DüÅŸmanlığıdır! Enflasyonun erittiÄŸi satın alma gücünü onarmak ve bunun üzerine bir miktar da ücretlilerin yaÅŸam standartlarını iyileÅŸtirmek için ilave yapmak; sosyal vicdanı olan her iktidarın görevidir
Memur DüÅŸmanlığı Halk DüÅŸmanlığıdır! Enflasyonun erittiÄŸi satın alma gücünü onarmak ve bunun üzerine bir miktar da ücretlilerin yaÅŸam standartlarını iyileÅŸtirmek için ilave yapmak; sosyal vicdanı olan her iktidarın görevidir.
Gücünün yettiÄŸinden ya da kayıt altına alabildiÄŸinden vergi alabilen bir iktidarda sosyal adalet diye bir bilinç geliÅŸmemiÅŸ demektir. Bütün yükümlülüÄŸü her ÅŸeyi kayıt altına alınmış olan memura yüklemek; iÅŸçiye ve memura diÅŸini göstermek halkçı bir iktidarın yapacağı iÅŸ deÄŸildir.
Memurun durumunu iyileÅŸtirmek bir yana bir de "memur çalışmadan para alıyor", "ÅŸu kadar memur bankamatik memurudur" diyerek onları zan altında bırakmak ise en hafif tabirle insafsızlıktır. EÄŸer böyle bir olgu söz konusu ise konuÅŸmak yerine bunun gereÄŸini yapmak da onların temel görevidir.
Hükümetle Memur Sendikaları arasında anlaÅŸmazlıkla sona eren toplu pazarlık görüÅŸmeleri sırasında ilgili bakanın basına; "memurların yarısının otomobili var. Memurun durumu iyidir" anlamına gelen bir deÄŸerlendirme yapmış olması da hükümetin memurun kırık dökük arabasına gözünü diktiÄŸini gösterir. Ä°ktidar partisinin iÅŸbirliÄŸi yaptığı, helikopterleri ile seçim çalışmasına gittiÄŸi, özel yatlarıyla da tatil gezintisi yaptığı iÅŸ adamlarıyla uÄŸraÅŸacak deÄŸil ya!
Hükümet yetkililerinin memurun durumunu iyinin de ötesinde olarak vurgulaması halkın yaÅŸadığı gerçeklerden ne denli uzak olduÄŸunu göstermektedir.
Kapkaç, rüÅŸvet, mafya, fuhuÅŸ, uyuÅŸturucu, intihar ve boÅŸanma gibi kriminal vakaları besleyen ana damarın gelir dağılımı dengesizliÄŸinin olduÄŸunu yetkililerin anlamamış olmaları da ilginçtir.
Hemen her gün "geçinemediÄŸi için intihar eden", "boÅŸanan", "istifa eden" memurlarla ilgili onca haber basına yansırken, "memurun durumu iyi" demek, doÄŸruyu söylememektir.
Ä°lgili Bakanın görüÅŸmelerin anlaÅŸmazlıkla sonuçlanması üzerin "çoluÄŸunuz çocuÄŸunuz var!" ÅŸeklinde aba altında sopa göstermesi de halk sever bir tavır deÄŸildir.
Hükümet yetkilileri yakışıksız, baskıcı ve vebal altında bırakan konuÅŸmalarla memura açlık sınırının altında yaÅŸamaya razı olun! Yoksa size terörist muamelesi yaparız! demeye getiriyorlar.
DiÄŸer yandan AKP iktidarı kendi zenginler sınıfını yaratmak üzere gece gündüz, durmadan dinlenmeden mesai yapıyorlar. Ekonomik kaynakları yandaÅŸ müteahhitlerle rant baronlarına peÅŸkeÅŸ çekmektedirler. Seksen yıllık kamu birikimleri özelleÅŸtirme adı altında kirli iliÅŸkileri olan yabancılara yok pahasına satılmaktadır. Ülke toprakları da dahil satışta hiçbir sınır tanımayan bir hükümetle Türkiye karşı karşıyadır. AKP iktidarı satışta ve pazarlamada sınır tanımamaktadır.
Ä°ktidarı ülke toprakları dahil satıştaki baÅŸarısını da görmezlikten gelmemek gerekir. Lenin'in dediÄŸi gibi "kendilerini asacak olan ipi de düÅŸmanlarına satan" sınırsız bir kapitalist anlayış sergilemekteler.
Yabancı karşısında güvercin, yerli karşısında ÅŸahin kesilen bir iktidar vardır. Gücü yalnızca kendi memuruna yeten bir iktidar!
Bu, her ÅŸeyi yerli ve yabancı yandaÅŸlarına "babalar gibi satan", vergiyi de garip memurdan "çatır çatır" alan bir iktidardır.
Bu iktidar memura gelince "vermek isteriz ama bütçe izin vermiyor!", "elimizden ancak bu kadar geliyor" vb. yanıltmalara baÅŸvurması da ilginçtir. Hükümet yetkilileri zam yapmak, memurdan/iÅŸçiden keserek kaynak yaratmak ve Ä°MF'ye aktarmak gibi bir görevlerinin olduÄŸunu sanıyorlar. Bugün Ä°MF'ye duyduÄŸu saygıyı iÅŸçisinden memurundan esirgeyen bir iktidarla Türkiye karşı karşıyadır.
Türkiye, akaryakıtın dünyada en yüksek fiyatla satıldığı bir ülkedir. Daha memuruna üç kuruÅŸ zam yapmadan iktidar köprü ve otoyol ücretlerine yüzde 20 ila 50 arasında deÄŸiÅŸen oranlarda zam yaparak uygulamaya sokmuÅŸtur. Memura yüzde beÅŸlik bir zam teklifi yüz kızartıcı ve utanç vericidir. Bu tam "al zammını çal başına hükümet" dedirtecek bir tekliftir.
Uzlaştırma kurulunun belirlediği rakamın iktidarın teklifinin tam iki katı olan %12,4 olması da iktidarın memuruna ne denli adil (!) davrandığının kanıtıdır.