OTOYOL ve köprülerin özelleştirileceği yönünde siyasi iktidardan demeçler gelmeye başlayınca Türk İmar-Sen harekete geçti" />

TÜRKİYE KAMU-SEN
TÜRKİYE KAMU-SEN
Türkiye Kamu Çalışanları Sendikaları Konfederasyonu
  • Anasayfa
  • Kurumsal
    • Türkiye Kamu-Sen
    • Yönetim Kurulumuz
    • İl Temsilcilerimiz
  • Haberler
    • Kamu-Sen
    • Ar-Ge
    • Kazanımlarımız
    • Genel Haberler
    • Sendikalardan
  • Mevzuat
    • Kanunlar
    • Sendikal Mevzuat
    • Uluslararası Sözleşmeler
    • Yönetmelikler
    • Tüzük
  • Arşiv
  • Sendikalarımız
    • Türk Eğitim Sen
    • Türk Sağlık Sen
    • Türk Büro Sen
    • Türk Haber-Sen
    • Türk Yerel Hizmet Sen
    • Türk Kültür Sanat Sen
    • Türk İmar Sen
    • Türk. Tarım Orman Sen
    • Türk Ulaşım Sen
    • Türk Enerji Sen
    • Türk Diyanet-Vakıf Sen
  • Kamu-Sen TV
  • İletişim
İlkeli, Kararlı ve Cesur Sendikacılığın Tek Adresi
OTOYOL VE KÖPRÜLERİN ÖZELLEŞTİRMESİNE “DUR” DEMEK İÇİN TÜRK İMAR-SEN EYLEM YAPTI.
  1. Arşiv 31-03-2007 1102 TKS Basın Bürosu
OTOYOL VE KÖPRÜLERİN ÖZELLEŞTİRMESİNE “DUR” DEMEK İÇİN TÜRK İMAR-SEN EYLEM YAPTI.
Paylaş twittle
 

 

OTOYOL ve köprülerin özelleştirileceği yönünde siyasi iktidardan demeçler gelmeye başlayınca Türk İmar-Sen harekete geçti

 

 

OTOYOL ve köprülerin özelleştirileceği yönünde siyasi iktidardan demeçler gelmeye başlayınca Türk İmar-Sen harekete geçti.  Karayolları 17'nci Bölge Müdürlüğü'nün işyeri ve lojman arsasının satılması nedeniyle Fatih, Sultan Mehmet Köprüsü gişelerinde iş yavaşlatma eylemi yapan Türkiye Kamu-Sen'liler "Köprüyü satanı biz de satarız" sloganı atarak hükümeti protesto ettiler. Fatih Sultan Mehmet Köprüsü gişelerinde dün saat 11.00'de başlayan iş yavaşlatma eyleminin ardından Türk İmar-Sen üyeleri saat 15.00'te Karayolları 17'nci Bölge Müdürlüğü İşletme Binası önünde basın açıklaması yaptı. Türk İmar-Sen Genel Başkanı Necati Alsancak, "Gişe memurları devlet kurumları arasında en düşük maaşla her türlü iklimde ve zor şartlar altında çalışmakta" dedi.

 

Alsancak konuşmasını şöyle sürdürdü:

 

            "Türkiye'nin şehit kanlarıyla sulanmış toprakları yol, köprü demeden satılıyor. Türkiye  ülkeyi dar boğaza ve ülkenin bağımsızlığını tehlikeye sokacak bu sürece koşar adım giderken sessizlik hala devam ediyor.

             

Nitekim,  Karayolları Genel Müdürlüğü'ne bağlı 17. Bölge Müdürlüğü işyeri alanı da 5018 sayılı kanuna dayanılarak satılmıştır.

 

Karayolları 17.bölge müdürlüğü ülkemizi yüksek standartlı yollar ve otoyollar ile tanıştıran, Boğaz köprülerini inşa eden ve bakımını yapan iş yerimizdir.

 

Bünyesinde çalıştırdığı nitelikli personel ile dünya standartlarında kaliteyi hedeflemiş ve otoyol çalışanlarıyla devlete trilyonlarca gelir sağlamıştır ve sağlamaya devam etmektedir.

 

Son derece stratejik öneme haiz Asya - Avrupa arasındaki tek karayolu bağlantısını kapsayan yol ağında gece ve gündüz kesintisiz uluslar arası trafiğin güvenli biçimde akışını sağlamak için vardiya usulü çalışmaktadır.

 

Türk Milletine nitelikli hizmet sunmanın kıvancını hissederek özverili bir şekilde gece-gündüz hizmet eden personelin toplu bir şekilde çalıştığı işyeri satılmış ve işyerleri ile birlikte sosyal konutların da 30 Nisan tarihine kadar boşaltılması talep edilmiştir

 

 Devlet kurumları arasında en düşük maaşla her türlü şart ve iklimde zor şartlar altında çalışan Otoyol ve Karayolları çalışanlarının Ek tazminat ve Fiili hizmet zamları için çalışmalar durdurulmuş iken böylesine duyarsız ve oldu-bitti anlayışıyla oluşturulan bu Kaosa "DUR!" demek üzere burada çalışanlarımızla birlikte bir açıklama yapma gereği duyulmuştur.

 

Siyasi irade politikası gereği Bölge müdürlüğünün bulunduğu yeri satmıştır. Bizim çalışanların sendikası olarak siyasi iradeye sorularımız şunlardır:

 

  • 1. Neden yeni bölge Müdürlüğü'nün çalışacağı bina ve tesisler bitmeden işyerinin ve konutların terk edilmesi talep edilmektedir?
  • 2. Henüz okulların devam ettiği bir süreçte niçin konutların boşaltılması istenmektedir? Bu hizmetleri özveri ile yerine getiren çalışanların çocukları para kazanma uğruna okullarına devam etmesin mi? Tüccar siyaset bu mudur?
  • 3. Çalışanların sosyal hayatlarının bozulmasına ve mağdur olmalarına seyirci mi kalınacaktır? Kiraların 1 maaş tutarında olduğu İstanbul'da çalışanlar sosyal konutlardan çıkarılarak dışarıda çadırda mı yatırılacaktır?
  • 4. İdare 17. Bölgedeki çalışanların yanı sıra 1. Bölgedeki Sosyal konutlardan da niçin bazı çalışanların çıkartılarak yer açılmasını istemiştir?
  • 5. Hizmet Kolunda çalışanların ücretleri ve sosyal haklarının iyileştirilmesi yönünde acil yasa çıkartılması gerekirken çalışanların şevkini kıran ve endişeye sevk eden bu uygulamayı sürdürmek İnsan Haklarına ne kadar uygundur?

 

Değerli Basın mensupları,

 

            Ülkemiz son derece kritik bir süreçten geçmektedir. Adalet vaadi ile iktidara gelenler halkımızı ve çalışanları her alanda hayal kırıklığına uğratmıştır. Ülkemizin her yerinde adaletsizlik kol gezmekte, halkımız, arsıza, hırsıza, mafyaya teslim olmaya zorlanmaktadır.

 

            Avrupa Birliğini oluşturan 25 ülke içinde Türk ekonomisi Gelir sıralamasında en büyük 7. ekonomi olarak belirlenmiş ancak iş bu geliri paylaşmaya geldiğinde en son sırada yer almıştır. Çalışanların ücretleri gerçek anlamda erimiş, açlığa ve sefalete mahkûm edilmiştir.

 

            Küresel sömürgecilerin işbirlikçileri alın terimizle, emeğimizle hak ettiğimiz ücretleri vampirler gibi emmiş ve efendilerine taşımış, halkımız fakir fukara ve garip gurabaya dönüştürülerek üç torba yiyeceğe muhtaç hale getirilmiştir.

 

            Belediyeler her gün ne kadar çok kişiye torbayla yiyecek, içecek ve yakacak götürdüklerini açıklamaktadırlar. Duyumlarımız Türkiye'de önemli bir kesimin muhtaç hale düştüğü yolundadır.

 

            Dün merkez bankasının yaptırdığı tüketici anketinde halkımızın % 95'ine yakını konut almak için hiçbir ümidinin kalmadığını ve % 85'ievine beyaz eşya almayacağını açıklamıştır. % 39 kadarı hiçbir şekilde iş bulma ümidinin kalmadığını belirtmiş ama hükümet ortamı güllük gülistanlık göstermeye devam etmiştir.

 

            Zamlar dört buçuk yılda birkaç kez katlamış, hayat dayanılmaz hale gelmiştir. Örnek olarak ısınmak için kullanılan bin metre küp doğalgaz 5 Kasım 2002 tarihinde 100 dolara satın alınırken 2006 yılı 3 Temmuz tarihinde 264 dolar, şimdilerde 320 dolar civarındadır. Üstelik 2002 de kur daha yüksekti. Halka satışı da iki üç kat daha zamlı olan doğal gazla ısınmak normal bir Türk ailesi için imkânsız hale gelmiştir. Keza ulaşımda kullanılan benzin ve mazot da dolar bazında iki -iki buçuk kat zamlanmıştır. Öğrenci servisleri, kiralar, konutlar üç dört kat atmıştır. Yoksulluk sınırı çoktan 2 bin lirayı açmıştır.

 

   Değerli Basın mensupları

 

Bütün bu soruların yanı sıra Bayındırlık ve İskân Bakanı Sayın Faruk Nafiz ÖZAK'a Otoyol işletmelerinin özelleştirileceği açıklamasını hatırlatarak işyerlerinden ve lojmanlardan çıkartılan personele ne olacağı, Yoksa personelin Karayollarındaki işinden de mi çıkartılacağını soruyoruz?

 

Sayın bakan ülkeyi sıkıntılı sürece sokacak otoyol ve köprülerin özelleştirilmesinden sonra vereceği hesabı göz önüne almış mıdır? Devletin asli görevini yok etmeye yönelik bu özelleştirmeler sonucunda işsiz kalacaklara nasıl hesap verecektir ?

 

Kendine bağlı kurumlara sahip çıkmayan,  ve kurumlarını savunamayan bir bakan konumuna düşen Sayın Bayındırlık ve İskan bakanı Faruk Özak'a son kez hatırlatıyoruz;  kanunlarla kamu çalışanlarını adeta nefes alamaz duruma getirdiniz, sesimizi kıstınız ama bizim konuşacağımız günler yakındır. 2007 seçim yılında sandıklar önümüze gelecektir. Kamu çalışanları orda çok kısa ve öz konuşacaktır. İşte o zaman bütün bu yapılanların hesabı birer birer sorulacaktır.

 

Her gecenin bir sabahı mutlaka vardır. Kamu çalışanları için de artık sabah olmanın vakti gelmiştir. Kamu çalışanları kendilerine yapılan bu eziyeti unutmayacak, hesap günü geldiğinde kendini görmeyen iktidara kendini göstermesini bilecektir."

 

  

 

Geri
İleri
  • 1

Önceki Haber / Sonraki Haber
Kamu-Sen TV
Kampanyalar

Genel Haberler

MEMUR VE EMEKLİLERİMİZİN ZARARLARI BİR AN ÖNCE KARŞILANMALIDIR MEMUR VE EMEKLİLERİMİZİN ZARARLARI BİR AN ÖNCE KARŞILANMALIDIR
09.05.2023
4169
TÜRKİYE KAMU-SEN’LİLERİN DİLİNDE HER ZAMAN TÜRKİYE VAR. YÜREĞİMİZ TÜRKİYE İÇİN ÇARPIYOR. TÜRKİYE KAMU-SEN’LİLERİN DİLİNDE HER ZAMAN TÜRKİYE VAR. YÜREĞİMİZ
09.05.2023
667
MEMUR VE EMEKLİLERİMİZ SAYIN CUMHURBAŞKANINDAN EK ZAM MÜJDESİ BEKLİYOR MEMUR VE EMEKLİLERİMİZ SAYIN CUMHURBAŞKANINDAN EK ZAM MÜJDESİ BEKLİYOR
08.05.2023
24360
Kamu Çalışanlarını Sendikal Esaretten Kurtaracağız! Kamu Çalışanlarını Sendikal Esaretten Kurtaracağız!
03.05.2023
471
  • Kamu-Sen
  • Ar-Ge
  • Kazanımlarımız
  • Genel Haberler
  • Sendikalardan

TÜRKİYE KAMU-SEN © 2023 Tüm Hakkı Saklıdır. Sitemizde bulunan içerikler kaynak belirtilmek suretiyle başka sitelerde yayınlanabilir.

Adres: Erzurum Mahallesi Talatpaşa Bulvarı No : 160 Kat:7 Çankaya-ANKARA
haber@kamusen.org.tr | Tel : +90 312 424 22 00