Cevaba bakın;
“Bu 657 ile bu yapılamaz" />
Pakistan dönüÅŸünde uçakta gazeteciler ErdoÄŸan’a soruyor: “Sayın BaÅŸbakan, bu polis memurları, eÄŸer ÇETE mensubuysa, neden görevden almıyorsunuz da sadece yerlerini deÄŸiÅŸtiriyorsunuz? Cevaba bakın; “Bu 657 ile bu yapılamaz Pakistan dönüÅŸünde uçakta gazeteciler ErdoÄŸan’a soruyor: “Sayın BaÅŸbakan, bu polis memurları, eÄŸer ÇETE mensubuysa, neden görevden almıyorsunuz da sadece yerlerini deÄŸiÅŸtiriyorsunuz? Cevaba bakın; “Bu 657 ile bu yapılamaz. DeÄŸiÅŸirse yapabilirsiniz. Bir anonim ÅŸirkette bunu yaparsın. İhbarı, kıdemini verir KAPININ ÖNÜNE KOYARSIN. Niye devlet diyorlar? Kapağı attın mı bir daha atamazlar. AKÅžAM BEŞİ BEKLE, EMEKLİLİĞİ BEKLE. Bunun üzerinde çalışacağız. Bazı geliÅŸmeler bize ufuk kazandırıyor. Anayasal ve diÄŸer mevzuat deÄŸiÅŸiklikleriyle yapılabilir.” *** Görüyorsunuz deÄŸil mi? Cumhuriyet tarihinin en büyük yolsuzluk iddiasıyla ortalık çalkalanıyor, Bakanlar ve milletve-eri istifa ediyor, Yüksek düzeyli bürokratlar ve siyasilerin yakınları tutuklanmış, Dünyaya rezil olmuÅŸuz… Ama sayın BaÅŸbakanımız, tüm bunları görmezden gelerek, sadece mevzuatın gerektirdiÄŸi ÅŸekilde adli amirleri tarafından kendisine verilen talimatı yerine getiren memurlar üzerinden, yine MEMUR DÜÅžMANLIÄžINI aratmayacak bir yaklaşımla, devlet memurluÄŸunu sorguluyor. *** Aslında Recep Tayyip ErdoÄŸan, iktidara geldiÄŸi günden itibaren kafasının derinliklerinde var olan kanaatini bir kez daha diline döküyor. Nitekim, son bir yıl içerisinde, defaten bu niyetini alenen ifÅŸa etti. Hatta bazen, memurlarımızı ağır ÅŸekilde tahkir eden ifadeleri de kullanmaktan çekinmeyerek, memurun statüsünü tartışma konusu yaptı. BaÅŸbakan yaptığı bu son açıklamayla; Devleti tanımayan, kamu hizmetinin iÅŸleyiÅŸini bilmeyen, memurun ne iÅŸ yaptığı hakkında en ufak bilgisi olmayan kimselerin kahvehane köÅŸelerinde gevelediÄŸi cahilane sohbetlerde söylenebilecek bir üslupla; devlet memurunu, “Tek hedefi saÄŸlam gördüÄŸü devlete kapağı atmak olan, saatin beÅŸi vurmasını ve mesainin bitmesini dört gözle kollayan, hiçbir iÅŸe yaramayan ve tek gailesi emekliliÄŸi doldurmak olan” bir profille ortaya koyuyor. *** Bir BaÅŸbakan böyle mi konuÅŸur? Devletin, hizmetini memurları eliyle vatandaşına ulaÅŸtırdığını bilen bir BaÅŸbakan böyle mi konuÅŸur? Dört kiÅŸilik bir memur ailesinin asgari geçim standartının, ortalama memur maaşının neredeyse iki katı olduÄŸunu bilen bir BaÅŸbakan böyle mi konuÅŸur? Devletin, sadece öÄŸretmeniyle yüzünü gösterdiÄŸi daÄŸ köylerinde, sobasında tezek yakarak öÄŸrencilerini ısıtan memurunun varlığından haberdar olan bir BaÅŸbakan böyle mi konuÅŸur? Gece gündüz demeden, mesai gözetmeden can hıraÅŸ ÅŸekilde vatandaÅŸa saÄŸlık hizmeti veren ve bu kadar fedakarlığa raÄŸmen ÅŸiddete maruz kalan ve hatta canını kaybeden memurlarının fedakarlığını gören bir BaÅŸbakan böyle mi konuÅŸur? *** Evet konuÅŸur! Devlet hizmetinin sunumuyla ancak İstanbul BüyükÅŸehir Belediyesi’nde tanışmış olan bir BaÅŸbakan böyle konuÅŸur! Sadece ideolojik anlamda gömleÄŸini deÄŸil; iÅŸine gelmediÄŸinde mevzuatı, kural ve kaideleri, gelenekleri ve teamülleri de deÄŸiÅŸtirmeyi ilke olarak kabul etmiÅŸ olan bir BaÅŸbakan böyle konuÅŸur! Devlet memurunun, siyasetin ve iktidarın kölesi olması gerektiÄŸine iman etmiÅŸ olan bir BaÅŸbakan böyle konuÅŸur! Bana biat etmiÅŸ olan makbuldür, gerisi teferruattır diye düÅŸünen bir BaÅŸbakan böyle konuÅŸur! TetikçiliÄŸini yaptırdığı yandaÅŸ sendikayı hormonlayarak ÅŸiÅŸiren ve bunun üzerinden memuru kontrol etme azmindeki bir BaÅŸbakan böyle konuÅŸur! Bunlar haftada 15 saat çalışır ama çok maaÅŸ alırlar diyerek öÄŸretmeni dahi tahkir edebilen bir BaÅŸbakan böyle konuÅŸur! Devleti iÅŸporta tezgahı iÅŸletir gibi yönetme arzusundaki bir BaÅŸbakan böyle konuÅŸur! *** Ey Türk memuru artık aç kulaklarını! Bak sayın BaÅŸbakan alenen diyor ki: “KardeÅŸim ufkum açıldı artık! Anayasayı ve memurlarla ilgili mevzuatı deÄŸiÅŸtireceÄŸim. 657 Sayılı Devlet Memurları Kanunu’nu deÄŸiÅŸtireceÄŸim. Politikama, stratejime, öngörülerime uygun/uyumlu olmayan memura, vereceÄŸim ihbar ve kıdem tazminatını koyacağım kapının önüne! Bundan sonra ‘Devlete girdim, devlet memuru oldum’ cakası yok! Benim olacaksınız; siyasi iktidarın memuru olacaksınız. Akıbetiniz, yarınınız benim iki dudağımın kıpırtısıyla ÅŸekil bulacak! Ondan sonra, ya benden yana taraf olacaksınız, ya da sizi bertaraf edeceÄŸim! *** Ey Türk memuru artık aç gözünü! Türkiye Kamu-Sen Genel BaÅŸkanı sayın İsmail Koncuk iki yılı aÅŸkındır bas bas bağırıyor. İş güvencemiz tehlikede diyerek, memurumuzu uyandırmaya çalışıyor. Bunun için eylemler ve basın açıklamaları yapıyor. BaÅŸta sayın BaÅŸbakan ve Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı olmak üzere, ilgili tüm muhataplarla defalarca görüÅŸerek tepkisini dile getiriyor. Onlarca TV programında bu konuyu iÅŸliyor. Ve her fırsatta, “Devlet memurunun, Cumhuriyet tarihi boyunca elde ettiÄŸi en büyük kazanımı iÅŸ güvencesidir. Anayasanın 128 inci maddesinin ve 657 Sayılı DMK’nın deÄŸiÅŸtirilerek iÅŸ güvencemizin elimizden alınmasına asla müsaade etmeyiz. Bilinsin ki, bu noktada her türlü eylemi meÅŸru kabul ederiz” diyerek çok net ve sert ÅŸekilde tavrını ortaya koyuyor. Kamuoyu ÅŸahittir ki, Genel BaÅŸkan Koncuk, muhatabı kim olursa olsun her düzeyde bu duruÅŸunu en yüksek perdeden dillendirmiÅŸ ve bundan asla taviz vermemiÅŸtir. Peki hormonla ÅŸiÅŸirilmiÅŸ ve kendini Hükümetin her icraatını tevil etmekle mesul kabul etmiÅŸ olan Malum-Sen ne yapıyor? Yıllardır, kamu çalışanının hak ve kazanımları için yapılan eylemlere destek vermedikleri gibi, Hükümetin safında yer tutmadılar mı? On yılı aÅŸkın iktidarı süresince defalarca memura bindiren sayın BaÅŸbakana tek bir çift söz söyleyebildiler mi? Bir kez olsun, “Ey BaÅŸbakan seni seviyoruz. Ama iÅŸ baÅŸka, sevgi baÅŸka; iÅŸ güvencemize dokunursan külahları deÄŸiÅŸir, seni buna piÅŸman ederiz” mealinde adamlık gösterebildiler mi? Sayın BaÅŸbakan baÅŸta öÄŸretmenler olmak üzere memurları tahkir eden açıklamalar yaptığında, “Orada dur! BaÅŸbakan da olsan öÄŸretmene, memura hakaret edemezsin. Ya özür dile ya da istifa et’” diyebilme cesaretini gösterebildiler mi? Daha da önemlisi böyle bir kaygıları hiç oldu mu? *** Åžimdi bu sözde sendikacılar çıkarak bu yazımızda dile getirdiÄŸimiz konulara hiç deÄŸinmeden sendikamıza o bildik teraneleriyle saldıracaklar. Yedikleri haltları marifetmiÅŸ gibi gevelemeye devam edecekler. Ama çaÄŸrıda bulunuyorum: Delikanlıca çıkın meydana; kıvırmadan, dolandırmadan, laf kalabalığı yapmadan açık ve net bir ÅŸekilde sayın ErdoÄŸan’a söyleyin ki; “Sayın BaÅŸbakan, onlarca kez memurun iÅŸ güvencesine dokunacağınızı ifade ettiniz. İşçi memur ayrımını ortadan kaldıracağınızı ve çalışan adı altında tek bir istihdam modeli getireceÄŸinizi söylüyorsunuz. Sizi uyarıyoruz; eÄŸer böyle bir giriÅŸiminiz olursa gök kubbeyi başınıza yıkarız. BaÅŸta seçim sandığına gömmek olmak üzere, her türlü meÅŸru platformda bunun hesabını sorar, burnunuzdan fitil fitil getiririz!” İşte bu delikanlılığı görürsem; Topunuzdan sözlerimi geri alacak, helal olsun diyecek ve takdirlerimi sunacağım. Haydi bakalım… Talip GEYLAN twitter: @TalipGeylan http://facebook.com/talip.geylan.7
PaylaÅŸ
twittle