BaÅŸbakan ErdoÄŸan’ın sözleÅŸmelileri kadroya alacaklarını açıklamasının ardından bu kapsama girmeyen çalışanlar için mücadelemiz TBMM alt komisyonunda da sürüyor
BaÅŸbakan ErdoÄŸan’ın sözleÅŸmelileri kadroya alacaklarını açıklamasının ardından bu kapsama girmeyen çalışanlar için mücadelemiz TBMM alt komisyonunda da sürüyor.
Türkiye Kamu-Sen heyeti, meclis plan ve bütçe komisyonunda görüÅŸülen torba yasa tasarısına veriln kanun teklifleriyle kadro dışı bırakılan sözleÅŸmelilerin de kadroya alınması için çalışıyor.
Türkiye Kamu-Sen’in Meclis Plan ve Bütçe Komisyonunda dile getirdiÄŸi görüÅŸler ÅŸu ÅŸekildedir:
TBMM’de görüÅŸülmekte olan Torba Kanun tasarısında ilgili maddeye bir hüküm eklenerek “TRT, Et ve Balık Kurumu, Denizcilik MüsteÅŸarlığı, UlaÅŸtırma Bakanlığı, TMO, TÄ°GEM, DHMÄ°, TUREM, TOKÄ° gibi kurumlarda çalışanlar, 309; 2547; 4059; 5258; 209 sayılı kanunlar; 399; 540 ve 181 sayılı KHK’lar gibi farklı mevzuat hükümleri çerçevesinde görev yapan personel ile Gençlik ve Spor uzmanları, Usta öÄŸreticiler, Vekil Ebe ve HemÅŸireler, Kamu görevlisi olmayan aile saÄŸlığı çalışanları ve 657 sayılı Kanunun 4/C maddesi uyarınca çalıştırılan özelleÅŸtirme maÄŸdurlarıyla diÄŸer tüm geçici personelin de isteÄŸe baÄŸlı olarak kadroya geçirilmesi talep ediliyor.
Yıllardır çeÅŸitli siyasi partiler ve sivil toplum örgütleri tarafından kamuda sözleÅŸmeli personel çalıştırılması uygulamasına son verilmesi ve esnek, kısmi zamanlı, geçici, vekil, ücretli, usta öÄŸretici, sözleÅŸmeli gibi deÄŸiÅŸik adlar altında çalışan tüm personelin, kadroya geçirilmesi için mücadele yürütülmektedir.
2011 yılında 657 sayılı Kanunun 4/B maddesi gereÄŸince ve 4924 sayılı Kanuna göre istihdam edilen personelin bir kısmı kadroya geçirilmesine karşın 5393 sayılı Kanununa göre belediyelerde istihdam edilen, 5302 sayılı Kanununa göre Ä°l Özel Ä°darelerinde çalışan, bazı kamu kurumlarında, teÅŸkilat kanunlarına göre sözleÅŸmeli olarak çalışan personel ile 657 sayılı Kanunun 4/c maddesine göre istihdam edilenler kapsam dışında tutulmuÅŸtur.
Bütün bu hususlar incelendiÄŸinde, 2011 yılı itibarı ile sayıları 300 bine dayanan sözleÅŸmeli ve geçici personelden yalnızca 657 sayılı Kanunun 4/B maddesi ve 4924 sayılı kanun uyarınca çalıştırılan yaklaşık 192 bin kiÅŸi memur kadrolarına geçirilmiÅŸ, yüz binin üzerinde sözleÅŸmeli personel ile sayıları 20 bini bulan 657 sayılı Kanunun 4/C maddesi uyarınca çalıştırılan geçici personel maÄŸduriyete mahkûm edilmiÅŸtir.
Åžimdi ise yapılacak düzenleme ile 2011 Haziranından sonra kamuda istihdam edilen 657 sayılı Kanunun 4/B maddesine tabi sözleÅŸmeli personel, 4924 sayılı Kanuna göre çalıştırılan saÄŸlık personeli ve 5393 sayılı Kanun uyarınca çalıştırılan belediye personelinin kadroya geçirileceÄŸi, kurumlarda 309; 2547; 4059; 5258; 209 sayılı kanunlar; 399; 540 ve 181 sayılı KHK’lar gibi farklı mevzuat hükümleri çerçevesinde görev yapan sözleÅŸmeli personel ile 657 sayılı Kanunun 4/C maddesi uyarınca çalıştırılan geçici personelin yine kadro kapsamı dışında tutulacağı görülmektedir.
TC Anayasası’nın 10. maddesi “…hiçbir kiÅŸiye, aileye, zümreye veya sınıfa imtiyaz tanınamaz. Devlet organları ve idare makamları bütün iÅŸlemlerinde kanun önünde eÅŸitlik ilkesine uygun olarak hareket etmek zorundadır” hükmünü amirdir. Buradan anlaşılan, eÅŸitlik ilkesinin, sadece idare makamlarına, yani kanunun uygulayıcılarına deÄŸil, aynı zamanda kanun koyucuya, yani yasama organına da hitap ettiÄŸidir.
Bu bakımdan ilgili düzenlemenin tüm sözleÅŸmeli personeli kapsamaması nedeniyle, hukuki statüleri birbiri ile aynı olan sözleÅŸmeli personel arasında ayrımcılık ortaya çıkacak ve benzer ÅŸartlar altında istihdam edilen personelden bir kısmının devlet memuru kadrosuna geçirilmesi, bir kısmının ise kapsam dışında tutulması sonucunda, Anayasal eÅŸitlik ilkesi zedelenecektir.
Uzun yıllar boyunca sözleÅŸmeli personel adına sürdürülen mücadelenin temelinde; sözleÅŸmeli personel çalıştırılması uygulamasının uluslar arası sözleÅŸmelerde tanımlanarak, ülkelere tavsiye edilen düzgün iÅŸ, “decent work” kavramına uygun olmadığı, kamu istihdamına güvencesizliÄŸi yerleÅŸtirdiÄŸi, çok baÅŸlı bir uygulamanın önünü açtığı ve karmaşık bir istihdam yapısı doÄŸurduÄŸu gerekçeleri yatmaktadır. Bu nedenle sözleÅŸmeli istihdamı uygulamasının kaldırılması ve 657 sayılı kanunun 4/c maddesi kapsamında çalıştırılan geçici personel dâhil olmak üzere, kamu istihdamı mantığına uymayan ve esneklik içeren vekil imam, vekil ebe, usta öÄŸretmen gibi tüm çalışanların kadroya geçirilmesi gerekmektedir.
Siyasi iktidar, 10 yıllık icraatı boyunca kamu kesiminde memurluk yerine güvencesiz sözleÅŸmeli personel çalıştırılması uygulamasını hâkim kılmaya; kamu istihdam rejimini, özel kesim istihdam rejimi benzeri bir yapıya çevirmeye çalışmıştır.
SözleÅŸmeli personel, “esneklik” adı altında, her türlü güvenceden mahrum, tayin hakkı olmayan, aile bütünlüÄŸünün korunmadığı, her türlü istismara açık ÅŸekilde, bir zorlama ile karşı karşıya kalmıştır. Siyasi iktidarın, kamuda özel kesime benzer yapı oluÅŸturma hedefi, son 10 yılda sözleÅŸmeli personel sayısının 10 binler dolayından kadroya geçirilenlerle birlikte 300 bine çıkmasına neden olmuÅŸtur.
Bugün gelinen süreçte, sözleÅŸmeli personel çalıştırılması uygulamasının mucidi olan hükümetin, yıllardır kamuya doldurduÄŸu sözleÅŸmeli personeli kadroya geçirmesi, yapılan hataların kabul ettiÄŸinin en açık göstergesidir. Ancak bu noktada, siyasi iradenin büyük bir ikilem içinde olduÄŸunu görmekteyiz. Yapılacak olan düzenleme, kamuda sözleÅŸmeli personel uygulamasını sona erdirmemekte, yalnızca mevcut sözleÅŸmeli personelin bir kısmını kadroya geçirmektedir.
Bu ÅŸekilde, kamuda sözleÅŸmeli sorunu çözülmemektedir. Aynı anlayış devam ederse önümüzdeki aylarda, kamuya alınacak personel yine sözleÅŸmeli esaslara göre istihdam edilecek, deÄŸiÅŸen bir ÅŸey olmayacaktır. Dolayısı ile sözleÅŸmelilerin kadroya geçirilmesi, yalnızca mevcut sözleÅŸmeli personel açısından bir anlam ifade etmektedir. Kamuda sözleÅŸmeli, geçici ve güvencesiz istihdam uygulaması, aynı ÅŸekilde devam etmekte ve mantık deÄŸiÅŸmemektedir.
Oysa gerçekleÅŸtirilecek düzenleme ile kayıtsız ÅŸartsız tüm sözleÅŸmeli çalışanlar, kadroya alınıp, bu uygulamaya son verilmek suretiyle, yüzbinlerce sözleÅŸmeli çalışanın sorunlarının bir kalemde çözülmesi mümkündür.
Türkiye Kamu-Sen olarak mücadelemiz, kamu kesimi baÅŸta olmak üzere, tüm ülkede istihdam mantığının güvenceli, sürekli ve uluslar arası sözleÅŸmelerde tanımlanan “düzgün iÅŸ” kavramına uygun hale getirilmesidir. Günübirlik uygulamalarla yapılan iyileÅŸtirmeler, sorunun geneline yönelik bir çözüm getirmeyecektir. Bu noktada hükümet, yaptığı hatayı kabul etmesine raÄŸmen, sözleÅŸmeli personel uygulamasına son vermeyerek baÅŸka bir yanlışa daha imza atmıştır.
Bugün gelinen süreçte, sözleÅŸmeli personelimizin bir kısmının kadroya geçirilmesinde kuÅŸkusuz ki en büyük pay, sözleÅŸmeli personelin sendikal haklara kavuÅŸturulmasıyla baÅŸlayan ve yaptığı iÅŸ bırakma eylemleriyle, basın açıklamalarıyla, kampanyalarla, mitinglerle ve hukuki giriÅŸimleriyle Türkiye Kamu-Sen ve baÄŸlı sendikalarımıza aittir. EÄŸer Türkiye Kamu-Sen’in sözleÅŸmeli personel adına yaptığı bu etkili eylemler olmasaydı yetkililerin sözleÅŸmeli personelin varlığından dahi haberi olmayacaktı. Bu dönemde birçok üyemiz, sözleÅŸmeli personelimizin hakları için yaptıkları eylemler sonrasında soruÅŸturmalara maruz kaldılar. Bir kısmı, bu eylemler nedeniyle iÅŸten el çektirildi ve mahkeme kararıyla iÅŸlerine döndü. Bir bölümü sürgüne gönderildi. Türkiye Kamu-Sen üyeleri çalışanlarımızın hakları için mücadele ederken bazı sözde sendikalar ise, idareye ihbar mektupları yazarak, muhbirlik yapıyor, çalışanları içten vuruyor, siyasi iradeyle çay içme törenleri yaparak sendikacılık yaptıklarını zannediyorlardı. Bu nedenle sözleÅŸmeli personelimizin elde ettiÄŸi bu hakta, yaÅŸanan zorlukları, yapılan fedakârlıkları ve çekilen acıları unutmamak gerekmektedir.
Türkiye Kamu-Sen olarak, sözleÅŸmeli personelin bir kısmının kadroya geçirilmesini, olumlu bir geliÅŸme olarak görmekle birlikte, sorunun tam anlamıyla çözülmediÄŸini kamuoyuna bildirmeyi bir gereklilik olarak görmekteyiz. Bu alandaki mücadelemiz, kamuda güvencesiz, sözleÅŸmeli, geçici, vekil ve kısmi zamanlı personel çalıştırılması uygulaması son buluncaya kadar sürecektir.
Meclis bütçe Komisyonundaki çalışmalara Türk Ä°mar-Sen Genel BaÅŸkanı Necati Alsancak ve Türk Haber-Sen Genel BaÅŸkanı Ä°smail Karadavut katılıyor.