Türkiye Kamu-Sen Ar-Ge merkezinin yaptığı araÅŸtırmada 2002 – 2017 yılları arasında gerçekleÅŸen evlenme ve boÅŸanma rakamları ilginç sonuçlar ortaya koydu
Türkiye Kamu-Sen Ar-Ge merkezinin yaptığı araÅŸtırmada 2002 – 2017 yılları arasında gerçekleÅŸen evlenme ve boÅŸanma rakamları ilginç sonuçlar ortaya koydu. AraÅŸtırma; özellikle ekonomik kriz dönemlerinde ve ekonomik olumsuzluklarda yeni evlenenlerin sayısında düÅŸüÅŸ, boÅŸanma rakamlarında ise ciddi artışlar olduÄŸunu gözler önüne serdi.
TÜİK verilerine dayanılarak yapılan çalışmada, 2001 ekonomik krizinin ardından evlenme sayısının düÅŸtüÄŸü, boÅŸanmaların ise arttığı görülürken, ekonomik krizin etkilerinin ortadan kalkmaya baÅŸladığı 2003 yılı ile birlikte evlenme sayısında artış, boÅŸanmalarda ise düÅŸüÅŸ olduÄŸu rakamlara yansıdı. Buna göre son 16 yılda evlilik rakamları 2008 yılında en yüksek seviyesi olan 641 bin 973’e ulaşırken, boÅŸanma rakamları ise 2004 yılında 91 bin 22 ile en düÅŸük seviyesine ulaÅŸtı. BoÅŸanma sayısındaki en yüksek rakam ise 2015 yılında olmuÅŸ ve 131 bin 830 çift boÅŸanmıştı.
2008’de yaÅŸanan küresel ekonomik krizin etkisiyle birlikte evlenen çift sayısı, 2009 yılında 591 bin 742’ye gerilerken, boÅŸanan çift sayısı 114 bin 162’ye yükseldi. 2016 yılına gelindiÄŸinde evlilikler 594 bin 493, boÅŸanma sayısı 126 bin 164 oldu. 2017 yılında evlenme sayısı düÅŸerken boÅŸanan çiftlerde artış görüldü. 2002 yılına göre nüfusun artmış olmasına karşın evlenme sayısı nüfus artış hızına yetiÅŸemedi.
2002 yılında boÅŸanan bir çifte karşılık 5,3 çift evlenirken; bu oran 2006’da 6,8’e kadar yükseldi. Ancak, 2017 yılında her bir boÅŸanan çifte karşılık yalnızca 4,4 evlilik gerçekleÅŸti. Bu bilgilerden hareketle, günümüz rakamları 2002 yılı ile karşılaÅŸtırıldığında evlenen sayısı %11,6 oranında artarken, boÅŸanan çift sayısı ise %34,7 oranında artış gösterdi.
Evliliklerin en yüksek olduÄŸu 2008 yılında her 5 dakikada 6,1 çift evlenip 0,94 çift boÅŸanırken 2017 yılında her beÅŸ dakikada evlenen çift 5,4’e düÅŸtü; boÅŸanan çift sayısı ise her beÅŸ dakikada 1,2’ye yükseldi.
Evlenme ve boÅŸanma rakamları, ülkemizdeki ekonomik geliÅŸmelerle birlikte deÄŸerlendirildiÄŸinde ekonominin yolunda olduÄŸu yıllarda evlenme sayısının arttığı, boÅŸanmaların azaldığı; kriz dönemlerinde ise tersi bir biçimde boÅŸanma sıklığının arttığı, evliliklerin azaldığı gözlemlendi. Buna göre son 16 yıl deÄŸerlendirildiÄŸinde evlenme ve boÅŸanma rakamlarındaki en olumsuz dönemin 2017 yılı olduÄŸu ortaya çıktı. 2017 yılında çift haneli rakamlara ulaÅŸan enflasyon, maaÅŸlardaki reel erime, döviz kurlarında ve altın fiyatlarındaki yükseliÅŸ, kapanan ÅŸirket sayısı ve artan iÅŸsizliÄŸin getirdiÄŸi olumsuzlukların doÄŸrudan evlilikleri etkilediÄŸi ve evlenen çift sayısı bir önceki yıla göre %4,2 azalırken, boÅŸanmaların %1,78 arttığı görüldü.
Türkiye Kamu-Sen Genel BaÅŸkanı Önder Kahveci: “Toplumumuzun Temel Taşı Olan Aileler Ekonomik Destek Bekliyor”
AraÅŸtırma hakkında deÄŸerlendirmelerde bulunan Türkiye Kamu-Sen Genel BaÅŸkanı Önder Kahveci, “Bu rakamlar ülkedeki ekonomik geliÅŸmelerin, toplumun temel taşı olan aile ve evlilik kurumunu doÄŸrudan etkilediÄŸini; ekonominin yalnızca maddi deÄŸil sosyal ve psikolojik olarak da ele alınması gereken bir alan olduÄŸunu açık bir ÅŸekilde gösteriyor. Her ne kadar ülkemiz ekonomisi yaÅŸanan türbülanslara raÄŸmen istikrarlı bir ÅŸekilde büyüse de tabana yansımayan ekonomik geniÅŸleme gelir dağılımında bozulmalara yol açarken, artan iÅŸsizlik ve geçim sıkıntısı aile kurmak isteyen gençlerin önünü tıkıyor, evlilikleri de temelinden sarsıyor.
Bu bakımdan ülkemizi idare edenler, alınan her ekonomik kararın sosyal bir yansıması olduÄŸu gerçeÄŸini göz ardı etmeden hareket etmelidir. Dar ve sabit gelirlilerin ekonomik durumlarını iyileÅŸtirici tedbirleri hayata geçirmeli, gelir dağılımında adaletin saÄŸlanması için adil bir ücret, vergi ve sosyal politika uygulamalarına öncelik vermelidir. Rakamlar ülkemizin hızla parçalanmış aileler, nikahsız yaÅŸayan çiftler, kimsesiz çocuklar ve bozulmuÅŸ toplumsal yapı hastalığına yakalanmaya doÄŸru gittiÄŸini göstermektedir. Hükümetimiz bu duruma mutlak surette bir çözüm üretmelidir.” dedi.