Başbakanlık İnsan Hakları Danışma Kurulu tarafından hazırlanan azınlık raporunu yırtması sonrasında Türk Büro-Sen Genel Başkanı Fahrettin Yokuş ile Prof
Başbakanlık İnsan Hakları Danışma Kurulu tarafından hazırlanan azınlık raporunu yırtması sonrasında Türk Büro-Sen Genel Başkanı Fahrettin Yokuş ile Prof. Dr. İbrahim Kaboğlu arasındaki başlayan davaya Ankara 2. Asliye Ceza Mahkemesi'nde devam edildi.
Yokuş'a destek vermek amacıyla TBMM eski Başkanı Ömer İzgi, Türkiye Kamu-Sen'e bağlı sendikaların Genel Başkanları ve Prof. Dr. Özcan Yeniçeri ile çok sayıda vatandaş da duruşmada hazır bulundu.
Fahrettin Yokuş savunmasında söz konusu raporun basın toplantısı ile tanıtımı sırasında orada kurul üyesi sıfatıyla bulunduğunu hatırlatarak, "Ben orada bu raporun tüzüğe aykırı olarak okunmaması için Sayın Kaboğlu'na uyarıda bulundum. Çünkü raporda değişiklikler yapılmış, bir çok yerin üzeri çizilmiş ve oynanmış. Bu rapor bir kurul raporu olamayacağına göre okunması da doğru olmazdı. Buna rağmen Kaboğlu raporu okumaya başladığı zaman elinden çekip alarak bu raporun yasal olmadığını ve içindeki konuların tamamına yakınının Türkiye'nin üniter yapısına ve milli bütünlüğüne aykırı olduğunu ve en önemlisi Anayasa'nın değişmez 3. maddesine saldırı olduğunu belirttim. Ben Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı ve kamu görevlisi olarak bunun yanında Türkiye'nin en büyük sendikalarından biri olan Türkiye Kamu-Sen yöneticisi olarak tüzüğümüzün 4. Maddesine uyarak benim ve bizim adımıza bu raporun okunamayacağını söyledim. Bu raporun kendisinin şahsi görüşü olduğunu ifade ettim. 78 kişilik kurulda tüzüğün 6. Maddesine göre çoğunluk gerekirken 33 kişinin kalemiyle yazılan rapor başbakanlığa gönderilmesi gerekirken basın toplantısıyla kamuoyuna duyurulmak istenmiş ve bizim itirazımız da buna olmuştur" dedi.
Fahrettin Yokuş'un avukatı Mehmet Nacar da, "Bugün ülkeyi bölmek, bayrağı yakmak, polis, öğretmen öldürmek serbest ve bunlara her türlü destek de söz konusu. Ermeni katliamcıları kahraman, Türk askerleri soykırımcı olarak suçlanıyor. TESEV tarafından hazırlanan bir rapor var. Bu raporun sonunda Açık Toplum Enstitüsü'ne teşekkür ediyorlar yani Avrasya ülkelerinde çiçek isimleriyle yapılmış devrimleri gerçekleştiren Soros Vakfı finansörlüğünde. Biz bunu TESEV'in kitabında gördük. Kitapta ne yazıyorsa açıp baktığınızda azınlıklar raporunda görüyorsunuz. Demek ki, Baskın Oran'ın ve Açık Toplum Enstitüsü'nün yaptırdığı dayatmalar. Mahkemeniz tarafından bu üç raporun istenmesi ve incelenmesini talep ediyoruz" diye konuştu.
Öte yandan, İbrahim Kaboğlu tarafından şahit gösterilen Bülent Atamer ve Kemal Akkurt isimli şahitlerin ifadelerine Yokuş'un avukatları tarafından her iki kişinin de kurul üyesi olması gerekçesiyle itiraz edildi. Mahkeme delillerin incelenmesi ve dosyaların eklenmesi için 14 Eylül saat 10.00'a ertelendi.