Türkiye Kamu-Sen Genel TeÅŸklatlandırma Sekreteri ve Türk Büro-Sen Genel BaÅŸkanı Fahrettin YokuÅŸ Türkiye Kamu-Sen Ä°l Ä°stiÅŸare programları kapsamında 24
Türkiye Kamu-Sen Genel TeÅŸklatlandırma Sekreteri ve Türk Büro-Sen Genel BaÅŸkanı Fahrettin YokuÅŸ Türkiye Kamu-Sen Ä°l Ä°stiÅŸare programları kapsamında 24.10.2015 tarihinde Erzurum’da Konfederasyonumuza baÄŸlı Sendikaların Åžube BaÅŸkanları, Åžube Yöneticileri ve Temsilcilerimiz ile bir araya geldi.
KonuÅŸmasına 13 yıllık Ä°ktidarının sonuçlarını deÄŸerlendirerek baÅŸladı. “Türk Milleti’ni ve TürklüÄŸü reddettiler” diyen YokuÅŸ, “Ne Mutlu Türküm Diyene sözünden rahatsız oldular. Andımızı kaldırdılar, Bayrak Åžiirimizi ders kitaplarından çıkarttılar. Bayrağımızı tahrik unsuru olarak gördüler ve Askeri Birliklerimizin önündeki Bayrağımızın gönderden indirilmesini seyrettiler. Cumhuriyetimizin kurucusuna, kurucu iradeye hakaret ettiler. Atatürk’ün ortaya koyduÄŸu Milli Bayramlarımızı sabote ettiler. Devletimizin kurumlarından “T.C” ibaresini çıkardılar. Birçok ilçe ve köyümüzün adını deÄŸiÅŸtirdiler” dedi.
MEMURLARI, “SÄ°ZLERE YENÄ° HAKLAR VERECEĞİZ” DÄ°YE ALDATTILAR
Sözlerine çalışma hayatıyla devam eden YokuÅŸ, “2010 yılında yapılan Anaysa deÄŸiÅŸikliÄŸinde memurları, “sizlere yeni haklar vereceÄŸiz” diye aldattılar. Bağımsız UzlaÅŸma Kurulu’nu kaldırıp, yerine Hükümete bağımlı “Kamu Görevlileri Hakem Kurulunu” ihdas ettiler. Kamuda Liyakat, ehliyet, birikim ve tecrübeyi ayaklar altına aldılar. Memurları “bizden olanlar ve olmayanlar” diye ikiye ayırdılar. Memurlara iktidar yandaşı olan Sendikaya üye olmaları için baskı yaptılar. Sınavlarda her türlü kayırmacılığı yaptılar. Åžube Müdürü, Ä°lçe Müdürü ve Merkez Müdürü gibi kadrolara sözlü sınav ÅŸartı getirerek, bu kadrolara hakkıyla yükselmek isteyen memurların önünü kestiler. Kurumların kanunlarını deÄŸiÅŸtirip, tüm kadroları iptal ederek, kadroları istedikleri ÅŸekilde yeniden oluÅŸturdular. BaÅŸta Milli EÄŸitim Bakanlığı olmak üzere, SaÄŸlık Bakanlığı, Gençlik ve Spor Bakanlığı, Sosyal Güvenlik Kurumu, Ä°ÅžKUR gibi onlarca kurumda yeni yasal düzenlemelerle, ünvanlı kadroları memurların elinden alıp, tamamına yandaÅŸlarını yerleÅŸtirdiler. En büyük tahribatı 87 bin kiÅŸi ile Müdür, Müdür Yardımcısı ve Åžube Müdürü kadrolarını ellerinden aldıkları eÄŸitimde yaptılar. Kamuya “hülle” hilesini soktular. Sınavlı ünvanları hülle ile doldurdular. SGK, Meteoroloji, Sayıştay, Ä°ÅžKUR, SaÄŸlık Bakanlığı gibi kurumlarda hülle yaptılar. Mahkeme kararlarını yok saydılar. Yüzlerce insanın almış olduÄŸu “yürütmeyi durdurma” kararlarını ya uygulamadılar ya da bir gün göreve iade edip, ertesi gün geri aldılar. Bu yolla binlerce kamu görevlisine zulmettiler. Bir kısım kamu kurumlarında kadroları boÅŸaltabilmek ve yandaÅŸlarını atayabilmek için memurları emekliliÄŸe zorladılar. Ä°kna edemediklerini il il görevli göndererek yıldırdılar. Emekli olmalarını saÄŸladılar. Bakanlıklarda ve birçok kamu kurumunda yüzlerce müÅŸavirlik kadrosu ihdas ettiler. Bu kadrolara ya hiç memurluk yapmamış ya da geçmiÅŸte kısa süre memurluk yapıp özel sektöre dönen yandaÅŸlarını yerleÅŸtirdiler.”
Ä°STÄ°SNAÄ° MEMUR KADROLARINA 13 YILDA 20 BÄ°NÄ°N ÜZERÄ°NDE YANDAÅžI YERLEÅžTÄ°RDÄ°LER
“Kamudaki istisnai memurluk kadrolarına 13 yılda 20 binin üzerindeki yandaÅŸlarını sınavsız yerleÅŸtirdiler. Doldur boÅŸalt sistemi ile tezgahları istedikleri gibi kurdular. Yaptıkları tüm sınavlara ÅŸaibe bulaÅŸtırdılar. YükseköÄŸretime geçecek olanlara, Kamu Personel Seçme sınavına girenlere, polis okulları sınavlarına giren yandaÅŸlarına ayrıcalık tanıdılar. Yaptıkları çirkinliÄŸi de paralel yapıya mal ettiler. Memurlar ve çalışma hayatıyla ilgili olarak, hükümet programlarına koydukları vaatleri unuttular. Kamu personeli reformu adı altında, tüm memurları sözleÅŸmeli köleler yapmaya kalktılar. Memurluk güvencemize göz diktiler. Memurun iÅŸ güvencesi Anayasa engeline takılınca, Anayasayı deÄŸiÅŸtirmeye kalktılar. Kamu personel reformunu tüm kurumlarda yapamayınca da kurum kurum yasal düzenlemeler yapma yoluna girdiler.”
666 SAYILI KHK Ä°LE ÇALIÅžANLARIN ÜCRETLERÄ°NE EL KOYDULAR
“666 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile “ücretleri eÅŸitleyeceÄŸiz” diye bazı kurumlarda binlerce çalışanın ikramiye ve ek ücretlerine el koydular. 4/C’lilerin ek ödemelerini ortalama 450-500 TL’den 150 TL’ye düÅŸüren sözleÅŸmeye, pazarlamacı sendika ile imza attılar. Uluslararası Çalışma Örgütünde, ülkemizdeki çalışma hayatı ile ilgili verdikleri taahhütlere ve attıkları imzalara sadık kalmadılar. Memurlar arasında ayrımcılık yaptıkları ve Ä°LO normlarına uygun düzenlemeleri yerine getirmedikleri için Türkiye’nin 12 yılda Ä°LO tarafından 7 kere “kara listeye” alınmasına sebep oldular. BaÅŸta SaÄŸlık Bakanlığı ve Milli EÄŸitim Bakanlığı, Adliyeler olmak üzere, yüzlerce kamu kurumunda sözleÅŸmeli personel istihdamı yaptılar. SaÄŸlık Bakanlığı’nda 7 çeÅŸit sözleÅŸmeli çalışan oluÅŸturdular. 4/B ve 4/C’li çalışanları uzun süre maÄŸdur ettiler. 2011 yılında doÄŸru bir iÅŸ yaparak 4/B’lileri kadroya geçirdiler. Ancak, bazı kurumlara 4/B’li personel almaya devam ettiler.”
YANDAÅž SENDÄ°KA ARACILIÄžIYLA ÇALIÅžANLARA ZULÜM ETTÄ°LER
“Çalışanlar arasında ayrımcılığı, yandaÅŸ sendikaları vasıtasıyla dayanılmaz bir noktaya getirdiler. Ä°llerde ve ilçelerde iÅŸe yeni baÅŸlayan memurlara iÅŸe baÅŸlama yazısının yanına zorla sendika üyeliÄŸini dayattılar. Sendikacılığı yandaÅŸlıkla karıştırdılar. Sarı sendikacılığın en alasını yapan bir yapıya siyasi iktidar ve atadığı bürokratları büyük destek verdiler. Onlar da şımardıkça şımardılar. Ä°ÅŸi, idarecileri atatmaya ve görevden almaya kadar götürdüler. Devlette gerçek bir paralel yapıyı hayata geçirdiler. Atadıkları kamu yöneticileri ile besleyip palazlandırdıkları sendika yöneticileri ile atadıkları idareciler ile paralel paralel devleti yönetiyorlar. Hakimlere, Savcılara, Valilere, Kaymakamlara ve Üniversite ÖÄŸretim Üyelerine ayrıcalıklı zamlar yaptılar. Daire BaÅŸkanı ve üstü kadrolarda çalışanların ekonomik durumu ve emekliliklerini düzelttiler. Toplu SözleÅŸmelerde yandaÅŸ Konfederasyonla bir olup, memurun hakkını yediler. Enflasyon hesaplarını yanlış yaptılar. Vergi dilimleri ile verdikleri artışların yarısını geri aldılar. Paralel bahanesiyle, “paralele operasyon yapıyoruz” diyerek, kurunun yanında yaşı da yaktılar. Binlerce masum, yetiÅŸmiÅŸ kamu görevlisini iÅŸten attılar, sürdüler ve resen emekli ettiler. BaÅŸta MÄ°T olmak üzere, Askeri Ä°stihbarat ve Emniyet Ä°stihbaratlarında yaptıkları operasyonlarla, Devletin istihbaratını felç ettiler. Liyakat sahibi devlet yöneticilerini görevden uzaklaÅŸtırdılar. YaÅŸadığımız terörün sorumlusu, istihbaratımızı felç eden siyasi iktidardır. Devlet bürokrasisi özellikle yargı çalışanları korku içinde, görevlerini yapamaz hale geldiler. Devlet erki, paralel suçlaması endiÅŸesi içine girdi. Kendilerine hizmet etmeyen, onurlu devlet yöneticilerine paralel yaftası yapıştırılarak, tasfiye yolunu seçtiler.”
3Y Ä°LE MÜCADELE EDECEĞİZ DEDÄ°LER
“17-25 Aralık Yolsuzluk ve RüÅŸvet iddialarının aydınlatılmasına izin vermediler. Sayıştay, TBMM adına kamu kurumlarının bütçe harcamalarını denetleyen bir kurumdur. Ancak, bu kurumun denetleme raporları, hükümet tarafından yasalar çiÄŸnenerek TBMM’ye getirilmiyor. Sayıştay'ın 2014 yılına ait raporu devletin açıklanamayan, tahsil edilemeyen, mali tablolara yansıtılmayan toplam 48 milyar lirasının olduÄŸunu ortaya koydu. Ä°hale yasası bu güne kadar 144 defa deÄŸiÅŸtirildi ve yolsuzluklar yasal düzenlemelerle kapatılmaya çalışıldı. Uluslararası Åžeffaflık Örgütü Türkiye’nin 2014 yılında “Yolsuzluk algısında” rekor puan kaybederek, 175 ülke içinde 2013 yılında 50 puan ile 53. Sıradayken, 2014 yılında 45 puanla 64. Sıraya düÅŸerek bir yılda 11 basamak geriledi. Tüm ülkeler içinde 2014 yılında yolsuzluk endeksinde en fazla puan kaybeden ülke Türkiye oldu. TÜSÄ°AD’ın anketinden ise; Türkiye’de yolsuzluk var ve yolsuzluk algısı artma eÄŸiliminde sonucu çıktı.”
MÄ°LLÄ° GELÄ°RDEN EN ÇOK PAY ALAN %20’LÄ°K NÜFUS Ä°LE EN AZ PAY ALAN %20’LÄ°K NÜFUS ARASINDAKÄ° MAKAS Ä°YÄ°CE AÇILDI
“Türkiye Avrupa ülkeleri içinde gelir dağılımı en bozuk ülke olarak birinci sırada. Dünya’da ise Åžili ve Meksika’nın ardından 3. Sırada. Milli gelirden en çok pay alan %20’lik Nüfus ile en az pay alan %20’lik nüfus arasındaki gelir 2002 yılında 6,2 kat iken, 2014 yılında bu oran 8,1 kata yükseldi. Gelir adaletsizliÄŸinde zengin ve fakir arasındaki makas daha da açılmıştır. Bugün ülke nüfusunun %30’u fakirdir. Devletin yardımlarına muhtaçtır. Ülkemizde aylık geliri 370 TL olan 6,5 milyon insanımız var. Aylık geliri 648 TL’den aÅŸağı olan nüfusumuz ise 22 milyondur. Türkiye’de 2002 yılında dolar milyarderi sayısı 6 iken, 2013 yılında bu sayı 43’e yükselmiÅŸtir. Ülkemizde iÅŸsizliÄŸin arttığı, resmi rakamlarda %10, gayri resmi rakamlarda ise %17 olduÄŸu biliniyor. Genç iÅŸsiz oranımız ise %25’lerde…”
HUKUK YAZ BOZ TAHTASINA DÖNÜÅžTÜ
“Hukuk bağımsız olmaktan çıktı. Ä°ktidar sahipleri, kendi üstünler hukukunu oluÅŸturdu. 13 yılda TBMM, en çok hukukla ilgili düzenleme yapdı ve 150’nin üzerinde kanun deÄŸiÅŸikliÄŸi gerçekleÅŸtirildi. “Bana Yasal, Sana Yasak” anlayışını benimsediler. Facebook, twitter gibi sosyal paylaşım aÄŸlarını yasakladılar. YandaÅŸ olmayan gazete ve televizyonları susturmak için operasyonlar düzenlediler.”
ZALÄ°MDEN, HAKSIZLIK YAPANDAN CUMHURBAÅžKANI, BAÅžBAKAN OLUR MU?
YokuÅŸ, "Kurunun yanında yaşı da yaktık, diyor sayın CumhurbaÅŸkanı. DüÅŸünebiliyor musunuz, polisleri toplamış sarayına 'Ey emniyet çalışanları bu paralel var ya bu paralel, onun yüzünden kurunun yanında yaÅŸ da yandı’ diyor. Polisleri, hakimleri, savcıları, herkesi yaktık demeye getiriyor. Neden herkesi yaktınız? Suçlu varsa cezasını görsün. Açık açık itiraf ediyor. Sizin istihbaratınız yok mu? MÄ°T, askeri istihbarat ve polis istihbaratı ne iÅŸe yarar? Siz kamudaki memurların istihbaratını yapamıyorsanız, haksız yere mazlumların canını yaktığınızı söylüyorsanız, ben size nasıl CumhurbaÅŸkanı, BaÅŸbakan, hükümetim diyeyim? Demiyorum, tanımıyorum. Zalimden haksızlık yapandan, devlet yöneticisi, CumhurbaÅŸkanı, BaÅŸbakan olur mu?"
ÜLKEMÄ°Z KAOSA SÜRÜKLENÄ°YOR
KonuÅŸmasının son bölümünde ülkemizin bir ateÅŸ çemberinden geçtiÄŸini söyleyen YokuÅŸ, “Ä°çeriden ve dışarıdan terör saldırılarıyla karşı karşıyayız. Bir yanda PKK diÄŸer yanda IŞİD. Etrafımız ateÅŸ çemberine dönüÅŸtürüldü. Sınırlarımız kontrolden çıktı, girenin çıkanın bilinmediÄŸi bir göçmenler ülkesi haline geldik. Habur, OSLO ve Dolmabahçe’de bölücü PKK’ya tavizler verilmiÅŸtir. YetmemiÅŸ ÅŸimdi de IŞİD belası musallat olmuÅŸtur. Türk memuruna ve Türk vatanseverlerine büyük sorumluluklar düÅŸüyor. Ya Türkiye Cumhuriyeti mevcut kazanımlarıyla, ilkeleriyle ve demokrasisi ile devam edecek, ya da diktatörlüÄŸe ve eyalet sistemine doÄŸru yol alacak. Ne pahasına olursa olsun, Cumhuriyetimizi sonsuza kadar yaÅŸatacağız. Bu yol ayrımına müsaade etmeyeceÄŸiz. Hem kendimiz, hem çocuklarımızın geleceÄŸi, hem de son Türk yurdu Anadolu’nun sonsuza kadar var olması için yılmadan mücadele edeceÄŸiz” dedi.
Ä°stiÅŸare toplantısına Türk Ä°mar-Sen Genel BaÅŸkanı Necati Alsancak, Türk Enerji-Sen Genel BaÅŸkanı Mehmet Özer, Türk Haber-Sen Genel BaÅŸkanı Sedat Yılmaz Konfederasyonumuza baÄŸlı Sendikaların Åžube BaÅŸkanları, Åžube Yöneticileri ve Temsilcilerimiz katıldı.