İL TEMSİLCİLERİNİN DİKKATİNE 29.08.2019
TÜRKİYE KAMU-SEN
TÜRKİYE KAMU-SEN
TÜRKİYE KAMU-SEN
Türkiye Kamu Çalışanları Sendikaları Konfederasyonu
  • Anasayfa
  • Kurumsal
    • Türkiye Kamu-Sen
    • Yönetim Kurulumuz
    • İl Temsilcilerimiz
  • Haberler
    • Kamu-Sen
    • Ar-Ge
    • Kazanımlarımız
    • Genel Haberler
    • Sendikalardan
    • KVKK
  • Mevzuat
    • Kanunlar
    • Sendikal Mevzuat
    • Uluslararası SözleÅŸmeler
    • Yönetmelikler
    • Tüzük
  • ArÅŸiv
  • Sendikalarımız
    • Türk EÄŸitim Sen
    • Türk SaÄŸlık Sen
    • Türk Büro Sen
    • Türk Haber-Sen
    • Türk Yerel Hizmet Sen
    • Türk Kültür Sanat Sen
    • Türk İmar Sen
    • Türk. Tarım Orman Sen
    • Türk Ulaşım Sen
    • Türk Enerji Sen
    • Türk Diyanet-Vakıf Sen
  • Kamu-Sen TV
  • KVKK
  • İletiÅŸim
İlkeli, Kararlı ve Cesur Sendikacılığın Tek Adresi
İL TEMSİLCİLERİNİN DİKKATİNE 29.08.2019
  1. Duyurular 29-08-2019 1903 TKS Genel Merkez
İL TEMSİLCİLERİNİN DİKKATİNE 29.08.2019
PaylaÅŸ twittle
Kamu Görevlileri Hakem Kurulunun 2020-2021 yıllarını içeren maaş ve özlük haklarına ilişkin verdiği kararla ilgili yapılacak basın açıklamasıdır:

Kamu Görevlileri Hakem Kurulu, milyonlarca kamu görevlisi ve emeklinin umutla beklediği, 2020-2021 yıllarını içeren maaş ve özlük haklarına ilişkin kararını verdi. Karar, kamu çalışanlarında büyük bir hayal kırıklığı yarattı.

Kanunun yürürlüğe girdiÄŸi 2012 yılından beri uyardığımız üzere, 4688 sayılı Kamu Görevlileri Sendikaları ve Toplu SözleÅŸme Kanununun, kamu görevlilerinin ve emeklilerin sorunlarını çözecek nitelikte olmadığı bir kere daha ortaya çıkmış oldu. ÇoÄŸunluÄŸu atanmışlardan oluÅŸan bir Hakem Kurulu’nun objektif bir karar veremeyeceÄŸine iliÅŸkin kaygıların boÅŸuna olmadığı görüldü.   

Nitekim bugün verilen kararla Hakem Kurulu hükümetin teklifini onaylamış oldu. Buna göre, memur ve emeklilere 2020 yılı için yüzde 4+4, 2021 için ise yüzde 3+3 zam yapılması kesinleÅŸti. Hakem kurulunda hükümet tarafından atanan üyelerin çoÄŸunlukta olması Hükümetin teklifi dışında bu kuruldan baÅŸka bir karar çıkamayacağını en başından beri ortaya koymaktaydı. Bu kararla beraber en düşük memur maaşına 120 TL ortalama memur maaşına 160 TL’lik bir artışla altı ayı geçirmek zorunda kalacak olan kamu görevlileri yeni bir ekonomik cendereye sokulmuÅŸ oldu. Hakem Kurulunun verdiÄŸi bu karar ekonomik gerçeklerle karşılaÅŸtırıldığında hem bu karara sebep olanlar hem de toplu sözleÅŸme sürecini sulandıran yetkili konfederasyon kamuoyu vicdanında sorgulanacaktır. 

Zaten memurlar, emekliler ve aileleriyle birlikte sayıları 20 milyona ulaşan bir kesimin geleceğini belirleyen bu önemli sürecin, bir fazla üyeyle dahi yetkili olmuş konfederasyon başkanının iki dudağı arasına terk edilmesi başlı başına bir garabet unsuruydu. Biz, 1 Ağustos’tan beri toplu sözleşme görüşmelerinin tek bir yetkili temsilcinin keyfiyetiyle yürütülmesinin doğru olmadığını, kamu görevlilerini ilgilendiren hayati konuların dahi masada pazarlığa açılmadığını ifade ettik ve gerekli uyarılarımızı yaptık. Milyonlarca çalışanımız sözleşmelilere kadro, 3600 ek gösterge, vergi dilimlerinin adil bir biçimde düzenlenmesi, yardımcı hizmetlilerin sorunlarının çözülmesi, mülakat uygulamasından vazgeçilerek liyakat ilkesine göre hareket edilmesi, emeklilerin maaşlarının yükseltilmesi gibi hayati konuların dahi tartışılmadığı bir toplu sözleşme sürecine tanıklık etti. Haliyle havanda su dövmekten başka bir işe yaramayanlar, iki yılda bir gelen bu ve benzeri sorunların tartışılarak bir sonuca bağlanması fırsatını tepmiş oldu. Bütün bu olumsuzluklar yanında hizmet kollarına ilişkin taleplerin de aynı dönemde gündeme getirilme zorunluluğu, toplu pazarlıkların içinden çıkılamaz bir hale gelmesine ve tam bir keşmekeşe dönmesine yol açtı.

Bir tarafta yetkili konfederasyon ve sendikaların basiretsizliÄŸi ve iÅŸ bilmezliÄŸi diÄŸer tarafta Kanunun eksik ve yanlış hükümleriyle birleÅŸince bundan önceki 4 dönemde olduÄŸu gibi beÅŸinci toplu sözleÅŸme dönemi de büyük bir fiyasko ile sonuçlandı. 20 milyon vatandaÅŸlarımızın umutları, 2021 yılına ertelendi. Zaten tartışmalı olan Hakem Kurulu, bu kararla daha da tartışmalı hale geldi.  

Her ne kadar toplu sözleşme görüşmelerinde anlaşma sağlanamamış olsa da doğru bir pazarlık stratejisinin yürütülmemesi, taleplerin pazarlığa ve tartışmaya açılmaması, memur sorunlarının çözümü yerine yetkili sendikaların kasalarını doldurma peşine düşerek dünyanın hiçbir gelişmiş ülkesinde kabul görmemiş dayanışma aidatı konusuna saplanıp kalmaları, üzerinde anlaşılan ve anlaşılamayan konuların dahi sürüncemede kalması sonucunu doğurdu. Elbette Kamu Görevlileri Hakem Kurulu’nun Hükümet ağırlıklı yapısıyla sendikaların beklentilerine uygun bir karar vermesi beklenemezdi; nitekim beklenen oldu ve dağ fare doğurdu. Kamu Görevlileri Hakem Kurulu’nun kararı çalışanların, emeklilerin ve yakınlarının ekonomik ve özlük haklarına ilişkin sıkıntıları çözmekten uzak kaldı.

2012 yılından beri yaşadığımız tecrübeler, 4688 sayılı Kanun’a ilişkin çekincelerimizde ne denli haklı olduğumuzu bir kere daha ortaya koydu. Bu hali ile ve mevcut yetkili sendikaların bu tutumu ile toplu sözleşme görüşmelerinin kamu çalışanlarına somut kazanımlar sağlayacak bir yapısı bulunmuyor. Yetkili sendikaların dahi kendi hizmet kollarında bulunan memurlara ilişkin ücret pazarlığında söz hakları yok. Maaş zamları, yalnızca konfederasyon başkanının imzası ile karar altına alınabiliyor. Diğer sendika ve konfederasyonların karara itiraz etme hakkı da bulunmuyor. Dolayısıyla bu sistem milyonlarca çalışan, emekli ve yakınlarının kaderini yalnızca Bakan ve yetkili konfederasyon temsilcisi yani iki kişi üzerine kurguluyor.

Öyleyse bundan sonra yapılacak ilk iş toplu sözleşme sürecini katılımcı ve sonuç alıcı bir noktaya taşımak olmalı. Toplu sözleşmede kamu görevlilerinin geniş bir şekilde temsil edilmesi, kamu görevlileri heyetinin çoğunluğuna bağlı bir imza sistemine geçilmesi, itiraz mekanizmalarının yeniden düzenlemesi olmazsa olmaz değişiklikler olarak karşımızda duruyor. Bunun yanında kamu görevlilerinin geneline ilişkin toplu sözleşme ile hizmet kolu toplu sözleşmelerinin birbirinden ayrılması ve Kamu Görevlileri Hakem Kurulu’nun da eşit temsile dayalı olarak yeniden yapılandırılması gerekiyor. Aksi halde bu sistem ve bu yetkili sendikalarla daha çok hayal kırıklıkları ve daha çok fiyaskolar yaşamamız kaçınılmaz görünüyor

hakemkurulukararları tepki
Geri
İleri
  • 1

Önceki Haber / Sonraki Haber
Genel BaÅŸkandan
Misafihanelerimiz
Kamu-Sen TV
Kampanyalar

Genel Haberler

AİLE YILINDA MEMUR AİLELERİNİN YÜZÜNÜ BAYRAM İKRAMİYESİ İLE GÜLDÜRÜN! AİLE YILINDA MEMUR AİLELERİNİN YÜZÜNÜ BAYRAM İKRAMİYESİ İLE GÜLDÜRÃ
12.03.2025
1337
8 MART DÜNYA KADINLAR GÜNÜ KUTLU OLSUN 8 MART DÜNYA KADINLAR GÜNÜ KUTLU OLSUN
07.03.2025
320
ENFLASYON RAKAMLARI MEMUR VE EMEKLİ İÇİN EK ÖNLEM ALINMASINI ZORUNLU KILIYOR ENFLASYON RAKAMLARI MEMUR VE EMEKLİ İÇİN EK ÖNLEM ALINMASINI ZORUNLU KILIYO
03.03.2025
1345
HOCALI KATLİAMI; UNUTMADIK, UNUTMAYACAĞIZ! HOCALI KATLİAMI; UNUTMADIK, UNUTMAYACAĞIZ!
26.02.2025
396
  • Kamu-Sen
  • Ar-Ge
  • Kazanımlarımız
  • Genel Haberler
  • Sendikalardan
  • KVKK

TÜRKİYE KAMU-SEN © 2025 Tüm Hakkı Saklıdır. Sitemizde bulunan içerikler kaynak belirtilmek suretiyle baÅŸka sitelerde yayınlanabilir.

Adres: Erzurum Mahallesi Talatpaşa Bulvarı No : 160 Kat:7 Çankaya-ANKARA
haber@kamusen.org.tr | Tel : +90 312 424 22 00