Türkiye Kamu-Sen’in de aralarında bulunduğu Türkiye-AB Karma İstişare Komitesi üyeleri incelemelerde bulunmak üzere deprem bölgesine gitti.

30 Ekim günü Ege Denizi açıklarında meydana gelen ve İzmir’de 114 vatandaşımızın hayatını kaybetmesine, 1035 vatandaşımızın da yaralanmasına neden olan 6,6 şiddetindeki depremin ardından, Türkiye Kamu-Sen’in de aralarında bulunduğu Türkiye-AB Karma İstişare Komitesi üyeleri incelemelerde bulunmak üzere deprem bölgesine gitti. 

Heyet, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’i ziyaret ederek, geçmiş olsun dileklerinde bulundu, depremle ilgili çalışmalar hakkında bilgi ve görüş alışverişinde bulundu. Tunç Soyer ziyaretinin ardından Pınarbaşı’ndaki Afet Koordinasyon Merkezi’ne geçen Türkiye-AB Karma İstişare Komitesi üyeleri, Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan ile de görüşerek bölgenin durumu hakkında bilgi aldılar. 

Heyet, Afet Koordinasyon Merkezi’nde ziyaretle ilgili olarak basın açıklaması yaptıktan sonra İzmir Ticaret Odası’nda İzmir İl ve İlçeleri Müşterek İstişare Toplantısı’na katıldı ve deprem nedeniyle ortaya çıkan olumsuzluklar ile yaşanan zorlukların aşılması noktasında İzmirli iş insanlarının görüşlerini aldı.    

Kahveci: İzmirli Vatandaşlarımıza En İçten Geçmiş Olsun Dileklerimizi Getirdik 

Ziyarete ilişkin açıklamalarda bulunan Türkiye Kamu-Sen Genel Başkanı Önder Kahveci, “Geçtiğimiz cuma günü yaşadığımız felaket bütün ülkemizi yasa boğmuş, hiç unutmamamız gereken deprem gerçeğini bir kere daha gözler önüne sermiştir. İzmirli vatandaşlarımıza en içten geçmiş olsun dileklerimizi getirdik. Bu vesile ile depremde hayatını kaybedenlere Allah’tan rahmet, yaralananlara acil şifalar diliyorum. Bütün milletimizin başı sağ olsun.  

“Deprem Gerçeği Unutulmamalı”

Elbette deprem, ülkemizin coğrafi ve jeolojik yapısı nedeniyle her an karşı karşıya kalabileceğimiz bir olgu olarak karşımızda duruyor. Bu noktada önemli olan riskli alanlarda yapılaşmaya müsaade edilmemesi ve depreme dayanıklı binalar yapılması. Ne yazık ki yıllardan beri süregelen ihmaller zinciri nedeniyle ülke genelinde çok sayıda riskli bina mevcut. Hal böyle olunca yaşanan depremlerde enkaz altındaki vatandaşlarımıza en kısa sürede ulaşma konusu hayati bir değer kazanıyor. 

“Arama, Kurtarma Çalışanlarımız Bir Can Kurtarmak İçin Kendi Hayatlarını Hiçe Saydı” 

Burada gerçekleştirdiğimiz ziyaretimizde arama, kurtarma çalışmalarında görev alan fedakâr çalışanlarımızın ne büyük işler başardığını yerinde görmüş olduk. Sağlık çalışanlarının, UMKE, AFAD ve itfaiye ekiplerimizin bir vatandaşımızın hatta bir kedinin hayatını kurtarmak için kendi hayatlarını hiçe sayarak ne denli tehlikeleri göze aldıklarına şahit olduk. 

“Tüm Arama, Kurtarma Ekiplerimizle Gurur Duyuyoruz”

Böylesine başarılı ve gözü pek görevlilerimiz sayesinde kısa süre içerisinde yıkılan bütün binalarda arama, kurtarma faaliyetleri tamamlandı. İnci, Buse, Elif, Ayda gibi yavrularımızı ve şu ana kadar toplamda 107 depremzedeyi enkaz altından yaralı olarak kurtarırken kendi evladına gösterdiği hassasiyet ve titizliği gösteren tüm ekiplerimizle gurur duyuyoruz.   

“Çalışanlarımızın Sorunları Unutulmamalı”

Onların fedakarlıkları ve şefkatleri hepimizi göz yaşlarına boğdu. Ancak bu çalışanlarımızın büyük ekonomik güçlüklerle, çeşitli sıkıntılar içinde görev yaptıklarını da hesaba katmak ve sorunlarını çözmek hepimizin borcu olmalıdır. 

“Tüm Arama, Kurtarma Görevlilerine Türk Milleti Adına Minnetlerimi Sunuyorum”

Ben bir kere daha arama, kurtarma ve enkaz kaldırma çalışmalarında insanüstü bir gayret göstererek tüm dünyaya örnek olan görevlilerimize teşekkür ediyor, Tük milleti adına minnetlerimi ifade ediyorum. 

Depremin ancak gerekli tedbirler alınmadığı durumlarda bir felakete dönüştüğünün unutulmadan bundan sonra hem yetkililerimizin hem de vatandaşlarımızın tedbirlere daha fazla riayet ederek hareket etmesi gerektiğinin altını çiziyor; bu yaşananların son olması temennilerimle Allah ülkemizi, milletimizi ve tüm dünyayı her türlü afetten korusun diyorum.” dedi.