Genel BaÅŸkanımız Ä°smail Koncuk, Ulusal Kanal’da katıldığı canlı yayında 3 AÄŸustos Pazartesi günü baÅŸlayacak olan Toplu SözleÅŸme GörüÅŸmeleri öncesinde önemli deÄŸerlendirmelerde bulundu
Genel BaÅŸkanımız Ä°smail Koncuk, Ulusal Kanal’da katıldığı canlı yayında 3 AÄŸustos Pazartesi günü baÅŸlayacak olan Toplu SözleÅŸme GörüÅŸmeleri öncesinde önemli deÄŸerlendirmelerde bulundu.
“2014 ve 2015 yıllarında ki kayıplar istenmeden hangi rakama imza atarlarsa atsınlar ben yine “Memur ve emekli satılmıştır diyeceÄŸim” sözleriyle geçmiÅŸ yıl kayıplarını masaya taşıyacağını ilan eden Genel baÅŸkan Koncuk, “Türkiye Kamu-Sen o masada memur ve emeklinin hakkı için mücadele verecektir” dedi.
KONCUK: DÖRT YILLIK ÇÖZÜM SÜRECÄ°NÄ°N MALÄ°YETÄ°NÄ° BU MÄ°LLET Ä°YÄ° HESAPLAMALIDIR
Programa son günlerde yaÅŸanan terör olaylarını deÄŸerlendirerek baÅŸlayan Genel BaÅŸkanımız Ä°smail Koncuk, tüm ÅŸehitlerimize Allah’tan rahmet diledi. Koncuk, “Yaklaşık 4 yıldır ülkemizi oyalayan çözüm sürecinin bir aldatmaca olduÄŸu, terör örgütünü güçlendirmekten baÅŸka bir iÅŸe yaramadığı ortaya çıkmıştır. Ä°ktidarda artık bu düÅŸünce noktasına gelmiÅŸtir. Åžimdi bugün neredeyse çözüm sürecinden vazgeçiyorlar ama bunun millete maliyeti ne olmuÅŸtur milletimiz bunu iyi düÅŸünmelidir.
Yıllardır “Terörü bitireceÄŸiz, analar aÄŸlamasın, bu kardeÅŸlik projesidir” diyeceksiniz ama bugün tam tersi beyanlarda bulunacaksınız. Terörle mücadelede biz herkese desteÄŸiz, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün dediÄŸi gibi, “Söz konusu vatansa gerisi teferruattır” diyoruz ama geçmiÅŸi unutamayız. Bugün siyasi iktidarın geldiÄŸi durum ibret vericidir. Müzakere anlayışı bitmeli ve terörle mücadele edilmelidir. Askere, polise, vatandaÅŸa saldıranlarla müzakere edilemez.
Ben tüm ÅŸehitlerimize yüce Allah’tan rahmet diliyorum. Tüm insanlarımız bu konuda yumruk gibi olmalı ve kardeÅŸlik yutturmacası, analar aÄŸlamasın sözlerinden kurtularak terörle mücadele etmeliyiz. Bitmek üzere olan terör örgütü ne yazık ki canlandırıldı ve bunu tüm vatandaÅŸlarımız unutmamalıdır. Bir siyasi iktidarın bu konuda hata yapması asla kabul edilemez ve iktidar millete biz özür borçludur bu özrü dilemelidir. TV’lerde çözüm sürecinin faziletlerini anlatan o entellektüellerin de özür dilemeleri gereklidir. Türkiye Kamu-Sen terörle mücadelede her zaman üzerine düÅŸeni yapmakta kararlıdır.” dedi.
KONCUK: MASADA HAKKIMIZI Ä°STEYECEĞİZ, BUNUN Ä°ÇÄ°N MÜCADELE EDECEĞİZ
3 AÄŸustos Pazartesi günü baÅŸlayacak olan Toplu SözleÅŸme GörüÅŸmeleri ve Türkiye Kamu-Sen’in taleplerini deÄŸerlendiren Genel BaÅŸkan Ä°smail Koncuk, “Önce geçmiÅŸ hesabı kapatacağız, sonra da 2016 ve 2017 yıllarının çalınmaması için mücadele edeceÄŸiz” dedi. Koncuk, “Bizim toplu sözleÅŸme görüÅŸmelerinin ertelenmesi teklifini kabul etmemiz için hükümetin ne zaman kurulacağını bilmemiz gerekmektedir ama bu tarihi bilmiyoruz. Hükümet Eylül’de mi kurulur, yoksa erken seçim mi olur bilmiyoruz. DoÄŸal olarak Ocak ayında memur ve emeklinin zam alamaması Türkiye gerçeklerine uygun deÄŸildir. Bu nedenle biz AÄŸustos’ta görüÅŸmelerin baÅŸlaması taraftarıyız. Toplu sözleÅŸme metinleri Hükümete göre uygulanır ya da uygulanmaz metinler deÄŸildir. Kim gelirse gelsin bunu uygulamak durumundadır.
Masada yetkili konfederasyon, Türkiye Kamu-Sen ve KESK olacak. 2013 yılında yetkili konfederasyon attığı imza ile 123 TL zam aldı. Biz o tarihte bağırdık ve “Böyle bir ÅŸey kabul edilemez” dedik, “Masada memur ve emeklimiz satıldı” dedik ama Yetkili konfederasyonun baÅŸkanı ve Çalışma Bakanı sayın Faruk Çelik bayram öncesi Arefe günü buna imza attılar. “2014 ve 2015 yılları kaybedildi hatta çalındı” dedik. Geçenlerde Memur-Sen baÅŸkanı “Türkiye Kamu-Sen ve Kesk’in masada olmaları doÄŸru deÄŸildir” diyor ve bizim masada olmamızdan rahatsız olduÄŸunu ilan ediyor. Ä°nsanlar konuÅŸurken nezaketle konuÅŸmalıdır. Söz söylemek bir sanattır. O baÅŸkan masada olmamızı hukuki ama meÅŸru görmediÄŸini beyan ediyor. Hukuki olan ÅŸeyler meÅŸrudur ve bizim o masada oturmamız gayet doÄŸaldır. O konfederasyon baÅŸkanının bu sözleri bir cehaletin göstergesidir. Türkiye Kamu-Sen ve Kesk Genel BaÅŸkan düzeyinde orada temsil ediliyor. Siz 2013 yılında o masadan 500 TL alarak kalktınız da biz illa 123 TL verin mi dedik? Bizim o masada olmamız aslında onlarında elini güçlendirmektedir.
Biz taleplerimizi çok iyi deÄŸerlendirdik ve üzerinde çalıştık. 2013 toplu sözleÅŸmesinde memurun iki yılı çalınmıştır. 2014’de memur ve emeklinin 912 TL’lik bir kaybı söz konusu. 2015 yılında da Genel seçim öncesi kamu iÅŸçilerine yüzde 11.3 zam yapıldı ve 500 TL iyileÅŸtirme verildi ama 2015 yılında memura sadece yüzde 6 zam yapıldı, bunun izahı var mı? Elbette iÅŸçilerimiz bunu hak etmiÅŸtir ama memurun günahı nedir, emeklini günahı nedir? Biz diyoruz ki, önce geçmiÅŸ hesabı kapatalım, yanlış toplu sözleÅŸmenin bedelini bize verin diyoruz. Beceriksizce imzalanan toplu sözleÅŸme yüzünden kayıplar var. Alacağımızı verin diyoruz ama hatayı yapanların bunu istemeye yüzleri yok. Türkiye Kamu-Sen masada bunu isteyecektir.
2014 ve 2015 yıllarında ki kayıplar istenmeden hangi rakama imza atarlarsa atsınlar ben yine “Memur ve emekli satılmıştır” diyeceÄŸim. Biz memur ve emekliye geriye dönük kayıplarından doÄŸan 2 bin TL ve bununda dört eÅŸit taksitte ödenmesini istiyoruz. 2016 yılının Ocak ayında 2014 ve 2015 kayıpları için yüzde 10 telafi zammı yapılmasını, ayrıca 2016 yılının Ocak ayı için yüzde 6 zam yapılmasını, 100 TL’de taban aylığa zam yapılmasını istiyoruz. 2016 yılı Temmuz ayı içinde yüzde 6 daha zam istiyoruz. 2016 yılı için toplam yüzde 22 oransal zam 100 TL’de taban aylığa zam ve iki TL’nin dört eÅŸit taksitte ödenmesini istiyoruz. 2017 yılı için ise yüzde 10+10 zam ve 150 TL taban aylığa zam istiyoruz. Bunlar afaki rakamlar deÄŸildir, üzerinde çalışılmış rakamlardır ve tabii bu rakamlar pazarlığa tabi rakamlardır.
Türkiye ekonomisi büyüyorsa çalışanların da alım gücünün büyümesi gerekir. Ülkeyi yönetenler ülkenin büyüdüÄŸünü söylüyorlar, o zaman bu payı bize vermeniz gerekir. Dünya da refah payı denen bir uygulama var. 40 yıl öncesi ile bugün arasında ihtiyaçlar arasında ciddi farklılar var. VatandaÅŸların çağın gereklerine uygun olarak yaÅŸamalarına zemin hazırlamak gerekiyor. Tüm bunları düÅŸünerek bir deÄŸerlendirme yapmak gerekir. Biz bu rakamları bunları hesap ederek talep ediyoruz.
2013 yılı toplu sözleÅŸmesi öncesi elimiz çok güçlü idi. 2014 yılında yerel seçimler, ardından CumhurbaÅŸkanlığı seçimi ve devamında 7 Haziran’da yapılan Genel seçimler vardı. Hükümeti ciddi anlamda sıkıştırabilirdik ama bu dönemde hak ettiÄŸimiz rakamları alamadı yetkili konfederasyon. Kafalarında memur ve emekli yok, hükümetin elini rahatlatmak düÅŸüncesi vardı. Dünyada sendikacılık dik duruÅŸla yapılır ama Türkiye’de ne yazık ki bu böyle deÄŸil. Memurlarımızda bu konuda biraz düÅŸünmelidirler. Korku ile endiÅŸe ile sendikal tercihler yapılırsa bu ülkede sendikacılık biter. Mücadele etmeliyiz, tüm dünyada sendikal literatür bellidir. DiÅŸe diÅŸ mücadele vardır.” dedi.
KONCUK: YENÄ° KURULACAK HÜKÜMET KANAYAN YARALARA ÇARE BULMALIDIR
4-C’liler, kamuda yaÅŸanan sıkıntılar, ataması yapılmayan öÄŸretmenler, Ä°.Ä°.B.F. mezunları ve KPSS sınavında yaÅŸanan sıkıntılarda Genel baÅŸkan Ä°smail Koncuk’un gündemindeydi. Koncuk, “4-Cliler bizim için son derece önemlidir. Ä°lk talebimiz onların kadroya alınması yönündedir. Mali taleplerimizin önüne koyduk onları. Biz 4-C uygulamasını millete haksızlık ve kölelik düzeni olarak görüyoruz. 4-C insanlık ayıbıdır diyoruz, bir yüz karasıdır diyoruz. 4-C’lilerin hiçbir hakları yok. 4- C’liye ek ödeme yok, döner sermayeden pay yok, dava açtık kazandık ama hala bir adım atılmadı. Yetkililer yargı kararları uygulanmak zorundadır, SaÄŸlık Bakanlığı Türk SaÄŸlık-Sen’in kazandığı davanın gereÄŸini yerine getirmemektedir. Siz hukuka saygı duymazsanız vatandaÅŸtan buna saygı duymasını bekleyebilir misiniz? 4-C’liler diÄŸer memurlarla aynı haklara sahip olmalıdırlar. Bu insanlar memur kadrosuna geçmeli ve bu konu artık kapanmalıdır. Kadrosuz çalışma sistemi kökten bitirilmelidir. Böyle bir çalışma hayatı olmaz, kadrolu istihdam ÅŸeklini önemsiyor ve bunun gereÄŸinin yerine getirilmesini istiyoruz.
Kamunun iyi yönetildiÄŸini söylemek mümkün deÄŸil. Okullarımızda yaÅŸananlar ortada. AKP iktidarı yıllarını, alın terini eÄŸitime veren insanları bir gecede tırpanladı. AKP’nin deÄŸirmenine su taşımayanlar hep biçildi. Anayasa Mahkemesi verdiÄŸi son kararda maalesef bunu onayladı. Nasıl bir mantıkla bu kararı verdiler anlamak mümkün deÄŸildir. Biz bu müdürlerimiz için AÄ°HM’e baÅŸvurmak üzere dava dilekçeleri hazırladık ve oraya da gideceÄŸiz. Birileri hakkımızı yiyorsa eyvallah demeyeceÄŸiz.
ÖSYM’nin iyi yönetildiÄŸini söylemek mümkün deÄŸildir. ÇeÅŸitli sorularda yanlışlar yapıldığı iddiaları var. Biz dava açmadık, bu davayı KPSS’ye giren bir öÄŸretmen açtı ve biz hukuki destek verdik. Kimse bizi bu konuda suçlamasın Türkiye’de menfaatine uygunsa iyi, yoksa kötü görülüyor, bu olmaz. ÖSYM BaÅŸkanı Ömer Demir’e sesleniyorum, CoÄŸrafya ve Sosyal Bilgiler’de yanlışlığı iddia edilen sorular belli. Bu sorular yanlış mı? ÅŸayet yanlışsa bunları devre dışı bırakın, doÄŸru ise puanları ilan edin. ÖÄŸretmen arkadaÅŸlarımızın atamasının gecikmesinin sorumluluÄŸu ÖSYM’ye aittir.
Yüzbinlerce ataması yapılmayan öÄŸretmenimiz var, 400 bin Ä°.Ä°.B.F. mezunu arkadaşımız iÅŸsiz. OluÅŸacak siyasi iktidar bu konularda adımlar atmalı, kanayan yaralara çare bulunmalıdır.” dedi.
Genel BaÅŸkanın Açıklamaları Ä°çin Tıklayınız.