1 AÄŸustos’ta baÅŸlayacak olan Toplu SözleÅŸme öncesi Türkiye Kamu-Sen’in talepleri Genel BaÅŸkanımız Ä°smail Koncuk’un düzenlediÄŸi basın toplantısıyla kamuoyuna duyuruldu
1 AÄŸustos’ta baÅŸlayacak olan Toplu SözleÅŸme öncesi Türkiye Kamu-Sen’in talepleri Genel BaÅŸkanımız Ä°smail Koncuk’un düzenlediÄŸi basın toplantısıyla kamuoyuna duyuruldu.
Genel Merkezimizde düzenlenen basın toplantısında konuÅŸan Genel BaÅŸkan Ä°smail Koncuk, 2014 ve 2015 yılları için kamu çalışanlarına 10+10 zam verilmesini talep etti. “Türkiye Kamu-Sen olarak taleplerimizi dört ayrı kategoride deÄŸerlendirdik” diyen Genel BaÅŸkan Ä°smail Koncuk bu kategorileri;
- “Ek ödeme, özel hizmet tazminatı ve ek gösterge uygulamalarında ortaya çıkan adaletsizliklerin giderilmesi ve oranlarının artırılarak gerçek anlamda ücret adaletinin saÄŸlanması,
- Kamu görevlilerinin kendileri ve ailelerinin insanca yaÅŸaması için yetecek düzeyde ücret almalarını saÄŸlamak amacıyla talep edilecek maaÅŸ artışları,
- Sendika üyesi olan kamu görevlileri ile üye olmayanlar arasında fark oluÅŸturmak adına sendika üyesi kamu görevlilerine ödenen Toplu SözleÅŸme Ä°kramiyesinin artırılması,
- Kamu görevlilerinin çalışma ÅŸartlarının düzenlenmesi ve iyileÅŸtirilmesi” olarak açıkladı.
Basın mensuplarının yoÄŸun ilgi gösterdiÄŸi açıklamamıza, Türk SaÄŸlık-Sen Genel BaÅŸkanı Önder Kahveci, Türk Büro-Sen Genel BaÅŸkanı Fahrettin YokuÅŸ, Türk Diyanet Vakıf-Sen Genel BaÅŸkanı Nuri Ünal, Türk Yerel Hizmet-Sen Genel BaÅŸkanı Ä°lhan Koyuncu, Türk Ä°mar-Sen Genel BaÅŸkanı Necati Alsancak, Türk Enerji-Sen Genel BaÅŸkanı Celal Karapınar, Türk Tarım Orman-Sen Genel BaÅŸkanı Ahmet Demirci, Türk Haber-Sen Genel BaÅŸkanı Ä°smail Karadavut, Türk Ulaşım-Sen Genel BaÅŸkanı Nazmi Güzel, Türk Kültür Sanat-Sen Genel BaÅŸkanı Hasan Hüseyin Yılmaz, Türk Emekli-Sen Genel BaÅŸkanı Osman Özdemir ve Genel Merkez Yöneticilerimiz de katıldı.
GENEL BAÅžKAN Ä°SMAÄ°L KONCUK’UN YAPTIÄžI BASIN AÇIKLAMASI AÅžAÄžIDAKÄ° GÄ°BÄ°DÄ°R
Değerli basın mensupları,
Toplantımıza göstermiÅŸ olduÄŸunuz ilgiden dolayı hepinize teÅŸekkür ediyor; saygılar sunuyorum.
BilindiÄŸi gibi Türkiye Kamu-Sen olarak taleplerimizin tamamını bilimsel ve ekonomik gerekçelere dayandırıyoruz.
Bugüne kadar dayanağı olmayan, toplumsal geçerliliÄŸi bulunmayan hiçbir talebi toplumumuzun gündemine taşımadık.
2014 ve 2015 yıllarını içeren toplu sözleÅŸme görüÅŸmeleri için de gerekçeli taleplerimizi hazırlamış bulunuyoruz.
Bu taleplerimizi açıklamadan önce belirtmek istediÄŸim bir konu var ki, Türkiye’de özellikle memur sendikacılığının temelini teÅŸkil etmektedir.
Bugüne kadar ILO tarafından hazırlanarak ülkelerin onayına sunulmuÅŸ 200’e yakın sözleÅŸme arasında yalnızca 7 tanesi insan haklarıyla ilgilidir.
Ä°nsan haklarıyla ilgili 7 sözleÅŸmenin ikisi ise çalışma hayatı, örgütlenme ve toplu pazarlık haklarını içeren 87 ve 98 sayılı sözleÅŸmelerdir.
Buradan anlaşılacağı üzere toplu sözleÅŸme ve grev hakkı yalnızca iÅŸ hayatı ile ilgili bir olgu olmanın ötesinde, insan hakkı olarak tanımlanmıştır.
ILO uzmanlar komitesi de grev hakkının, sendika hakkının ayrılmaz bir parçası olduÄŸunu vurgulamaktadır.
Dolayısı ile grev hakkı olmayan bir uygulama, tam anlamıyla bir sendikal özgürlük deÄŸildir.
Türkiye Kamu-Sen olarak, bugüne kadar olduÄŸu gibi bundan sonra da en önemli talebimiz, kamu görevlilerinin hakkı olan toplu sözleÅŸmenin, grev ve siyasete katılma ile birlikte kullanılabilmesi yönündedir.
Bu bakımdan bu yıl gerçekleÅŸtirilecek olan toplu sözleÅŸme görüÅŸmeleri de bundan önceki dönemlerde olduÄŸu gibi memurlarımızın en temel insani hakkı olan gerçek sendikal özgürlüklerden mahrum bir ÅŸekilde gerçekleÅŸtirilecektir.
Örgütlenme hakkını kullanmaları dolayısıyla görevlerinden el çektirilen, ekmekleriyle oynanan polis memurlarının olduÄŸu bir ülkede, gerçekleÅŸtirilecek pazarlıklara bütün baskıların ve kısıtlamaların gölgesi düÅŸecektir.
Demokrasilerde sivil toplum örgütleri hayati önem taşımaktadır.
Ülkemizde demokrasinin mümkün olan en geniÅŸ anlamıyla yerleÅŸmesi için, toplumun karar alma sürecine dâhil edilmesi zorunludur.
Sivil toplum örgütlerinin varlık nedeni budur.
Daha fazla demokrasi diyerek yola çıkanlar; baÅŸta sendikalar olmak üzere tüm sivil toplum kuruluÅŸlarının etkinliÄŸinin artırılması, karar alma sürecine dâhil edilmesi ve yönetiÅŸim anlayışının geliÅŸtirilmesi için daha fazla gayret göstermeli, temel insani deÄŸer ve hakları ayakları altına alarak siyaseten yükselme sevdasından vazgeçmelidir.
Değerli basın mensupları,
Türkiye Kamu-Sen, 2014 ve 2015 yıllarını kapsayan 2. Dönem Toplu SözleÅŸme süreciyle ilgili olarak çalışmalarını tamamlamıştır.
Ancak bilinmelidir ki her ÅŸeyden önce memurlarımız yaklaşık 800 bin kilometrekarelik alana sahip vatanımızın en ücra köÅŸelerine kadar hizmet götüren yegâne çalışanlardır ve ülkemizin her noktası, büyük ÅŸehirler kadar geliÅŸmiÅŸ imkânlara sahip deÄŸildir.
Birçok kamu kurum ve kuruluÅŸunun özellikle taÅŸra teÅŸkilatlarında, elveriÅŸsiz çalışma ortamlarında, yetersiz araç gereç ve kısıtlı kaynaklarla, görevini en iyi ÅŸekilde yerine getirmek için canını diÅŸine takıp çalışan memurlar adeta unutulmuÅŸ durumdadır.
Bu durumdaki birçok memurumuzun sorunu ekonomik olmanın da ötesinde insanlık dramı boyutuna ulaÅŸmıştır.
Bu masa, bu tür sorunların çözülebileceÄŸi tek yerdir. Ancak 4688 sayılı Kanunun yasakçı mantığı toplu sözleÅŸme görüÅŸmelerini yalnızca mali ve sosyal haklarla sınırlayarak memurlarımızın yer deÄŸiÅŸtirme, atama, yükselme, disiplin, unvan deÄŸiÅŸikliÄŸi gibi sorunlarını yok saymakta; memurların sorunlarını adeta masadan kaçırmaktadır.
Türkiye Kamu-Sen, her ÅŸeye raÄŸmen kamu görevlilerimizin sorunlarının yalnızca mali ve sosyal haklarla sınırlandırılmasının önüne geçmek için toplu sözleÅŸme görüÅŸmelerinde bulunacak ve var gücüyle mücadele edecektir.
Toplu sözleÅŸme masasında bizlerin sesini kısma, memurlarımızın geniÅŸ anlamda temsil edilmesini engelleme arzusunda olanlara raÄŸmen Türkiye Kamu-Sen, üzerine düÅŸen görevi yerine getirecek ve kamu görevlilerinin haklarını bütün imkânlarıyla korumaya ve geliÅŸtirmeye çalışacaktır.
Çok kıymetli basın mensupları,
Ülkelerin önlerini daha iyi görebilmek için enflasyon hedeflemesi yapması doÄŸaldır.
Belirli konjonktürel dalgalanmalara baÄŸlı olarak bu hedeflerin tutmaması da doÄŸaldır.
Ancak; tüm çalışanlara enflasyon hedefi doÄŸrultusunda ücret artışı yapıldıktan sonra çalışanların ve vatandaÅŸların gerçek enflasyon karşısında kaderiyle baÅŸ baÅŸa bırakılması kabul edilemez.
VatandaÅŸlarımızın zorunlu olarak tükettiÄŸi mal ve hizmet fiyatlarındaki artışlar, memur maaÅŸları için temel kabul edilen enflasyon oranının üzerinde gerçekleÅŸmektedir.
Bu nedenle kamu çalışanlarının ücretleri mal ve hizmet fiyatlarında yaÅŸanan artışlar karşısında her yıl erimektedir.
Öyle ki 2013 yılının tamamı için enflasyon hedefi %6 iken; ilk 6 aylık gerçekleÅŸme %4’ü bulmuÅŸ ve yıllık enflasyon hedefinin yine aşılacağı ÅŸimdiden kesinleÅŸmiÅŸtir.
Yıllardır Avrupa BirliÄŸi’ne göre daha ucuz olmasıyla avunduÄŸumuz ülkemizde gıda fiyatları son 10 yılda Avrupa’ya göre %20 daha fazla pahalanmış ve aramızdaki fark kapanma noktasına gelmiÅŸ ama Avrupa’daki memurlarla Türk memur arasındaki 2,5 katlık maaÅŸ farkı kapatılmamıştır.
2003 yılında vazgeçilen refah payı uygulaması nedeniyle kamu görevlilerimizin kaybı aylık 484 TL’ye ulaÅŸmıştır.
Türkiye ekonomisi 2002 yılından beri reel olarak %77 büyürken memur maaÅŸlarındaki erime %24’e ulaÅŸmış; gelir dağılımı daha da bozulmuÅŸtur.
Bizler hakça bir paylaşım, adil bir gelir dağılımı istiyoruz.
Amacımız kamu çalışanlarını açlık sınırından kurtarmak ve insanca yaÅŸayabileceÄŸi bir ücrete kavuÅŸturmaktır.
OECD ülkeleri içinde en zengin kesimle en yoksul kesim arasındaki uçurumun en büyük olduÄŸu, gelir dağılımının en bozuk olduÄŸu, yoksulluk oranının en yüksek olduÄŸu ülke konumundan kurtulmak istiyoruz.
Görülüyor ki; kamu görevlilerinin maaÅŸlarına yapılacak artışlarda hedeflenen enflasyon yerine açlık ve yoksulluk sınırının dikkate alınması, yapılan maaÅŸ artışlarına refah payı eklenmesi ve maaÅŸ artışlarında açlık ve yoksulluk sınırındaki geliÅŸmelerin de göz önünde bulundurulması bir zorunluluk haline gelmiÅŸtir.
Bu geliÅŸmeler ışığında, bu yıl yetkililerden iyi niyetli yaklaşımlar bekliyor ve mazeret üretmek yerine çözüm üretmelerini diliyoruz.
Bu noktada Türkiye Kamu-Sen olarak taleplerimizi dört ayrı kategoride deÄŸerlendirdik.
Bunlardan birincisi; ek ödeme, özel hizmet tazminatı ve ek gösterge uygulamalarında ortaya çıkan adaletsizliklerin giderilmesi ve oranlarının artırılarak gerçek anlamda ücret adaletinin saÄŸlanması,
Ä°kincisi; kamu görevlilerinin kendileri ve ailelerinin insanca yaÅŸaması için yetecek düzeyde ücret almalarını saÄŸlamak amacıyla talep edilecek maaÅŸ artışları,
Üçüncüsü; sendika üyesi olan kamu görevlileri ile üye olmayanlar arasında fark oluÅŸturmak adına sendika üyesi kamu görevlilerine ödenen Toplu SözleÅŸme Ä°kramiyesinin artırılması,
Dördüncüsü ise kamu görevlilerinin çalışma ÅŸartlarının düzenlenmesi ve iyileÅŸtirilmesidir.
Buna göre;
Bu talepler ışığında Türkiye Kamu-Sen’in 2014 yılı için kamu görevlilerine uygulanacak zam ve tazminatlar konusundaki mali talebi; ikramiyeler ve ücret adaletinin saÄŸlanması için talep ettiÄŸimiz kısmi artışlar ve sosyal yardımlar hariç, en düÅŸük dereceli memur maaşı için 325,73 TL; ortalama memur maaşı için 420,31 TL’dir.
Değerli basın mensupları,
Kısaca genel bir deÄŸerlendirme yaparak, özetlemeye çalıştığım taleplerimizin karşılanması, memurlarımızın yıllardır biriken sorunlarının çözülmesi için büyük bir adım olacaktır.
Taleplerimiz, geçerli temellere dayanan, son derece makul ve karşılanabilir bir ÅŸekilde hazırlanmıştır.
Gereken ciddiyet ve azim gösterildiÄŸinde, tüm taleplerimizin karşılanacağından eminiz.
Taleplerimizin karşılanmaması için tek engel, siyasetçilerin ekonomik tercihi olacaktır.
Kamu görevlilerini mutlu etmek, siyasetçilerin göstereceÄŸi iradeye baÄŸlıdır.
Ekonomik tercihler, vatandaÅŸlarımızı mutlu etme ve geliri adil paylaÅŸma yönünde kullanılırsa kamu görevlilerinin yüzü bir nebze olsun gülecek ve zedelenmiÅŸ olan itibarı iade edilecektir.
Tüm kamu çalışanlarının beklentilerine cevap vermesi umuduyla, toplu pazarlık sürecinin hayırlara vesile olmasını diliyor, hepinize saygılarımı sunuyorum.
Genel BaÅŸkanın Açıklaması Ä°çin Tıklayınız