Türkiye Kamu-Sen Genel Başkanı Önder Kahveci, Gazze’de bir yıldır devam eden İsrail zulmünü bir kez daha lanetledi.
“İsrail zulmü sonucunda Gazze, yıllardır abluka altında, temel insan haklarından mahrum bırakılan masum sivillerin yaşadığı bir açık hava hapishanesine dönüştürülmüştür.” diyen Genel Başkan Kahveci, “Bizler, adil ve kalıcı bir barışın ancak İsrail’in işgaline son verip Filistin halkının bağımsızlık ve özgürlük taleplerine saygı göstermesiyle mümkün olacağına inanıyoruz.” dedi.
Genel Başkan Önder Kahveci açıklamasında şu satırlara yer verdi;
“7 Ekim, Filistin halkının
yıllardır maruz kaldığı baskı, zulüm ve işgalin sembolü haline gelmiş Gazze’de
yaşanan insanlık dramının birinci yıl dönümüdür. Bugünden sonra İsrail’in kan
donduran saldırıları ile hayalet kente dönüşen 2 milyon nüfuslu Gazze’de 16 bin
500’ü çocuk en az 41 bin 165 kişi öldürüldü, 96 bin kişi yaralandı, 10 binden
fazla Filistinli ise kayıp olarak aranıyor. Bu acı dolu günde, Filistinli
kardeşlerimizin yanında olduğumuzu bir kez daha dile getiriyor, haklı mücadelelerine
olan desteğimizi yineliyoruz.
İsrail zulmü sonucunda Gazze,
yıllardır abluka altında, temel insan haklarından mahrum bırakılan masum
sivillerin yaşadığı bir açık hava hapishanesine dönüştürülmüştür. Bu ablukayı
ve işgali kınamak, Filistin halkının bağımsızlık mücadelesini desteklemek her
insanın ahlaki sorumluluğudur. Dünyanın gözü önünde yaşanan bu zulme sessiz
kalmak, insanlık onuruna aykırıdır.
Bizler, adil ve kalıcı bir
barışın ancak İsrail’in işgaline son verip Filistin halkının bağımsızlık ve
özgürlük taleplerine saygı göstermesiyle mümkün olacağına inanıyoruz. Bu
sebeple Birleşmiş Milletleri asli görevlerini yerine getirmeye davet ediyoruz.
Uluslararası çevrelerin
duyarsızlığı İsrail’i iyiden iyiye azdırmış, ülkelerin sessizliği bütün
Ortadoğu’yu kan gölüne çevirmek için cesaretlendirmiştir. İsrail’in bir yıl
önce başlattığı bu hudutsuz savaşı, insanlık adına son derece tehlikeli bir
boyuta taşıyarak bugün Beyrut’u, sonra tüm bölgeyi kan gölüne çevirmemesi ve bu
toprakları yeniden bir savaş alanına döndürmemesi adına uluslararası hukuka ve
insan haklarına saygı çerçevesinde, Filistin halkının maruz kaldığı zulmün son
bulması için tüm dünya devletlerine ve uluslararası topluma çağrıda
bulunuyoruz.
Gazze’de hastaneleri,
ibadethaneleri, insani yardım gönüllüleri ve basın mensuplarını hiçbir kaideye
bağlı kalmadan yok sayan bu zulme karşı sessiz kalmayacağız! Adaletin ve
özgürlüğün yanında saf tutmaya devam edeceğiz!
Bu vesileyle, başta Gazze’de
hayatını kaybeden tüm masumları rahmetle anıyoruz. Doğu Türkistan, Batı Trakya,
Kırım ve daha nice Türk-İslam beldesinde yaşanan zulümleri en yüksek sesle
kınıyor, kardeşlerimizin yanlarında olduğumuzu en güçlü şekilde ifade
ediyoruz. ” dedi.



